15 TEMMUZ, CIA’NIN DARBE GİRİŞİMİ
Bugün 15 Temmuz. 251 şehit ve 3000 küsur yaralıyı netice veren, hatta “semere” veren “kalkışma”yı yapanların kimlikleri hakkında bir şüphe yok. Başlarında Fetullah Gülen’in bulunduğu menfi hareketi şiar edinmiş, sevgisinin iman alameti olduğu buyurulmuş olan vatan haini Fetö.
Şehit ve gazilere “Semere” diyerek “kazananlar” şeklinde bakıyorum. Çünkü Bediüzzaman Hazretleri’nin şu ifadeleri hadiseye eksiksiz ayna tutuyor.
” Tekrar biri sordu:
– Musibet cinayetin neticesi, mükafatın mukaddemesidir. Hangi fiiliniz ile kadere fetva verdiniz ki, şu musibetle hükmetti. Musibet-i amme ekseriyetin hatasına terettüp eder. Hazırda mükafatınız nedir?
Dedim:
…..
Mükafat-ı hazıramız ise : Fasık, günahkar bir milletten humsu olan dört milyonu VELAYET derecesine çıkardı; gazilik, şehadetlik verdi. Müşterek hatadan neş’et eden müşterek musibet, mazi günahını sildi.” (Asar-ı Bediiye,s.149,150)
Risale’nin devamı ise, tuti kuşu gibi malum kalkışmada bu örgütü büyütenlerin de hatası var diyen “dar düşünceli” insanlara tam bir cevap vasfında…
” – Bir amir hata ile felakete atmış ise?!
Dedim:
-Musibetzede mükafat ister. Ya amir-i hatadarın hasenatı verilecektir. ( O ise hiç hükmünde) veya hazine-i gayb verecektir.Hazine-i gaybda böyle işlerdeki mükafat ise, derece-i şehadet ve gaziliktir.” ( Age, s:150)
***
Milletin din ve hak hususunda yıllarca cahil bırakılması neticesinde büyüyen bu örgüt, Türkiye’deki finans kaynaklarını kaybettiğini ve devlete artık sızamayacağı tedbirlerin alındığını görünce harekete geçti.
Başlarında rüyalarla “bağlı”larını yönlendiren bir “vatan kaçkını” ve Mossad’ça eğitilmiş bir mücerbiz, 16 Temmuz’da “Akıncı” üssüne indikten sonra Vatikan’a ve Cia’ya bağlı bir – Damat Ferit Paşa misali- halifelik ilanıyla ülkeyi teslim alabileceğini sanan bir “çılgın”dı.
Çılgın bir “harakiri” manasındaki “hain darbe girişimi”ni duyunca asıl düşüncem, bu “kalkışma” tam bastırılamasa da milletin ve devletine muti emniyet güçlerinin teslim olmayıp, zafere kadar direnmeye devam edecekleriydi.
Tesbit edilebilen ve meydanlara akan hamiyet ehli insan sayısı yaklaşık 5 milyondu. Bunların hepsinin şehitlik ya da gaziliği göze alarak, o niyetin ebemkuşağına sarınarak evinden çıktığına emindim ki sonraki günlerde TV’lerdeki canlı yayınlarda konuşan gaziler hep bu niyet içinde olduklarını beyan ediyorlardı.
Eminim ki sadece yaralananlar değil, o niyetle tankların ve darbecilerin karşısına dikilen, meydanlarda siviller arasına sızmış ama sonraki günlerde “derdest” edilen Fetö’cüleri caydırmak için Temmuz sıcağına bir ay nöbet tutan insanların çoğu gazidir.
“Ümmetimin niyeti amelinden hayırlıdır.” Hadis-i Şerifi, o niyeti taşıyanların üstünlük ve faziletini göstermiyor mu?
Mehmet Nuri BİNGÖL
- Cemaat Değil Cemaattan Yana Olmak - 19 Eylül 2024
- Müzeden Ayasofya-yı Kebir’e… - 12 Eylül 2024
- Romancı Olmak – Olmamak – Olamamak - 25 Ağustos 2024
- Vâizler Neden “Etkisiz Eleman”? - 22 Ağustos 2024
- Nur Üstad ve Abdülhamid Meselesi - 11 Ağustos 2024
- Bahardan Sonra Yaz (Öykü) - 5 Ağustos 2024
- Sahabe Bir Sıfat; Hataları İse Ferdidir. - 4 Ağustos 2024
- İsmail Tohumu Fidana, Ardından Ağaca Duracaktır. - 31 Temmuz 2024
- Bazı Dikkatler-2 - 30 Temmuz 2024
- Adem-i Îtimat Meselesi - 29 Temmuz 2024