Ana Sayfa / 2024 (Sayfa 12)

Yıllık Arşivler: 2024

Kitap

KİTAP “Ey Habibim! de ki: Rabbim, benim ilmimi artır.” K. Kerim, Taha: 114 “İlim öğrenmek için evinden çıkan hiç kimse yoktur ki melekler -istedikleri şeyden- memnuniyetleri sebebiyle ona kanatlarını sermiş olmasın…” Hz. Muhammed “Kitaplar da dost gibi az, fakat iyi seçilmiş olmalıdır.” Joineriana “Kitaplar beynin çocuklarıdır” Swift “Mumlar tükenir, güneş …

Devamını Oku »

Oruç ve Teşhis

Oruç ve Teşhis Ramazan ayı getirdiği bereket, nur ve rahmetle birlikte bedenlerin ve ruhların şifasına da vesile olur. Bu mübarek ayın girdiği ilk günlerden itibaren oruç tutanlar arasında hastalananlar olur. Bunun da oruçluya faydası olduğu görülür. Oruç, insan vücudunda sinsice ilerleyen hastalıkların nüksetmesini sağlar. İnsan vücudu normal seyrinde devam ederken …

Devamını Oku »

Bilim Tarihinin En Büyük Yalanı: Sebeplerin, sonuçları yaptığına İnandırılmışız!

Bilim Tarihinin En Büyük Yalanı: Sebeplerin, sonuçları yaptığına İnandırılmışız!   “Modern – Seküler – Lâik Bilim/selliğe hâkim olan Materyalist – Natüralist – Determinist Epistemolojinin, telkin ve tekrara dayalı, zihnimize dayattığı subliminâl altmesaj ve endoktrinasyonları neticesinde; zihnimiz formatlanıp, yeniden programlanarak; bu virüslü mesaj ve kodlar neticesinde; sebeplerin, sonuçları yaptığına / yapabileceğine …

Devamını Oku »

Risale-i Nur Kur’ânî ve Hikemîdir – 7

RİSALE-İ NUR, KUR’ÂNÎ VE HİKEMÎDİR – 7   Risale-i Nur eserlerinde Kur’ân-ı Kerîm’deki âyetlere atıf yapıp mânâ ifade edilmiştir. Mesela şu metinde “şu hakikate iki âyetiyle işaret eder” denilmiștir; “O seyahat ise kabre, haşre, ebede gidecek beşer yolculuğudur. Amele göre, takva kuvvetine göre, o uzun yolu mütefavit derecede kat’ ederler. …

Devamını Oku »

Tekâsür Sûresi (Meal Tefsir)

102 / TEKÂSÜR SÛRESİ -MEAL TEFSİR- Mekkî veya Medenî oluşu ihtilaflıdır. 8 âyettir. Sûre ilk ayetteki malla, evlat ve yandaşlarla övünme sizi meşgul etti anlamına gelen “Elhâkümü’t-Tekâsür” sözünden dolayı Tekâsür Suresi olarak anılmıştır. Cahiliye Arapları, mal, evlât ve akrabalarının çokluğunu bir gurur ve şeref sebebi sayarlar, hatta bu hususta yaşayanlarla yetinmeyip …

Devamını Oku »

Risale-i Nur Kur’ânî ve Hikemîdir – 6

RİSALE-İ NUR, KUR’ÂNÎ VE HİKEMÎDİR – 6   Risale-i Nurlar “dâvâ değil, dâvâ içinde bürhandır.” (Barla Lâhikası, s. 19) Dâvâ; Edille-i Șer’iyye yani Kur’ân-ı Kerîm, Sünnet/Hadîs, İcma, Kıyas’tır. Dâvâ, Ehl-i Sünnet Ve’l-Cemaattır. Madem Risale-i Nurlar, “dâvâ değil, dâvâ içinde bürhandır.” O hâlde “bürhan” olduğu dâvâ hakkında da çalışmalar yapılmasının iktiza …

Devamını Oku »

“Hayır Vardır” Deriz

“Hayır Vardır” Deriz   Yaşadığımız tüm olaylar hayır ve güzellikle yaratılır. Ancak insanların büyük kısmı geleceğe dair endişe hisseder, yaşadıkları zorlukları üzüntüyle karşılar ve sürekli karamsar bir bakış açısı içinde yaşar. Allah’ın büyüklüğünü ve gücünü gereği gibi takdir edemediklerinden, olayların hayırlı yönlerinin farkında olmaz. Müminin diğer insanlardan farkı ise bu …

Devamını Oku »

Neden Olmuyor? Nasıl Olmalı?

NEDEN OLMUYOR? NASIL OLMALI?   Savaştayken “Namazı sonra kılalım” diyenlere Hz. Ali’nin (r.a) cevabı: “Uğruna savaştığımız değerleri ihmal ederek savaşmanın hiçbir anlamı yoktur.”   Bu sözü okuduğumda bir kez daha gördüm ki, esas olan zahiren ilerlemek değil, öz ve esaslarda derinleşip hakikatte terakki etmektir.   Madem hakikat budur öyleyse;   –Çok okumaya …

Devamını Oku »

Risâle-i Nur Kur’ânî ve Hikemîdir – 5

RİSALE-İ NUR, KUR’ÂNÎ VE HİKEMÎDİR – 5   Münâzarât eserinde geçen şu ifadeler ile meseleye başlayalım; “Hiçbir müfsid ben müfsidim demez. Daima suret-i haktan görünür. Yahut bâtılı hak görür. Evet kimse demez ayranım ekşidir. Fakat siz mihenge vurmadan almayınız. Zira çok silik söz ticarette geziyor. Hattâ benim sözümü de, ben …

Devamını Oku »

Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI

SAATLER VE MANZARALAR Yahya Kemal BEYATLI   Sütunların Dibinde Duâ Edenler Ayasofya’da, ikindiden sonra, yerle berâber ve yüksek merdivenli kürsülerden vaazeden dört vâizi kalbimin bütün samimiyetiyle ayrı ayrı dinledim. Fakat kalbimin bütün samimiyetiyle îtirâf ederim ki bu vâizlerin sözleri, İslâm’ı neşreden ilk âlimlerin sözleri gibi, âteşin olmaktan uzak, çok uzak, …

Devamını Oku »

Kur’an-ı Kerim’i Dinlerken

“KUR’ÂN-I KERİM OKUNURKEN,  İSTİMÂINDA BULUNDUĞUN ZAMAN MUHTELİF ŞEKİLLERDE DİNLEYEBİLİRSİN…”   Birincisi;. Resul-i Ekrem (ﷺ), nübüvvet kürsüsüne çıkıp nev-i beşere hitaben  Kur’ân’ın âyetlerini tebliğ ederken,  kıraatini kalben ve hayalen dinlemek için kulağını o zamana gönder.  O fem-i mübarekinden çıkar gibi dinlemiş olursun!... …Öncelikle ülfet denilen hastalıktan sıyrılmak gerek.  Bunun için kuvvetli teffekkürî bir amaliyat-ı cerrahiye şarttır.” (Mesnevi-i Nuriye) Eğer istersen, …

Devamını Oku »

Nur Talebelerinin İmtihanı

Nur Talebelerinin İmtihanı   “Din bir imtihan bir tecrübedir.” ve bu imtihan herkes için geçerli olup çeşit çeşittir.. Yani, şu dünya hayatında herkes derecesine göre bir imtihana tâbidir. İstisnası kimse yoktur imtihanın. İnsana birtakım sorumluluklar yükleyen Allah, her insanın mesuliyetinin kendisini bağladığını, kendisine ancak salih amellerinin yarar sağlayacağını, hesap gününde …

Devamını Oku »

Peygamberimizin (asm) İtikâfı

Peygamberimizin İtikâfı   Hz. Âişe Radiyallâhu Anhâ anlatıyor:   “Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem Ramazan’ın son on gününde itikâf ederdi. Bunu vefat edinceye kadar böylece devam ettirdi.” (Buhari, İtikâf: 1; Müslim, İtikâf: 2) “Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Ramazan ayının son on günü girince elini eteğini toplar, geceyi ihya eder …

Devamını Oku »

Risale-i Nur, Kur’ânî ve Hikemîdir – 4

RİSALE-İ NUR, KUR’ÂNÎ VE HİKEMÎDİR – 4   Risale-i Nur eserlerindeki cümleler âyet-i kerîmelere ve hadîs-i şerîflere dayandığı gibi Kütüb-ü İslâmiyeye ve ehl-i sünnet ulemâsının müteferrik mevzûlarda kaleme aldıkları eserlere isnad eder/dayanır. Üstâd Bediüzzaman’ın sır ve ser kâtibi Mehmed Feyzi Efendi’nin de dediği gibi; “Üstâd Hazretleri, Risale-i Nur’ları Ehl-i Sünnet …

Devamını Oku »

Zehra Medresesi Kurulsun da Fakülte Dense de…

Zehra MEDRESESİ Kurulsun da Fakülte Dense de…   On dokuzuncu yüz yılın sonlarında ve yirminci asrın başlarında bütün Anadolu’yu adım adım gezen Bediüzzaman, Türkiye ve Doğu Anadolu’daki geri kalmışlığın asıl sebebinin cehalet olduğunu görmüştü. Bu sebeple yollara düşerek İstanbul’a kadar gelmiş, padişahla görüşerek Doğu Anadolu’nun çeşitli  yerlerinde üniversite açmalarını istemişti. …

Devamını Oku »