Ana Sayfa / Yazarlar / 23 Mart Münasebetiyle

23 Mart Münasebetiyle

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

“Bu Vatan Size Borcunu Ödeyemez.”

-Üstad Bediüzzaman’ın vefat yıldönümü münasebetiyle-

Sizi anlatma değil, hatırlatma  gayreti içindeki bu satırlara, talebe ve müştaklarınızdan birinin şahsınıza yazdığı bu mektubu almak  -eminim ki- ruhaniyatınızı mesrur edecektir.

İki “haşiye” ile “tâdil” ettiğiniz (ifratkâr ifadeleri hakikat ve vasata getirdiğiniz) mektuba, sizin de büyük ehemmiyet verdiğinizi anlayan idrâk kuvvetim, o “haşiye”lerde izah buyurduğunuz hakikatlar ile de kanatlıdır. Haşiyelerin ilki çalışma ve hizmet tarzınızı, tevazu çerçevesindeki “hakikatperest”liğinizi ortaya koymaktadır.

      “Bu hizmet-i kudsiyedeki  sevap ve şerefte benim gibi bir biçarenin hissesi, tasavvur ettiğiniz miktardan  binde bir düşse yine şükrederim. Ehl-i hüner, almas kalemleriyle imdadıma yetişen sizin gibi Kur’an’ın halis  (ihlaslı) şakirdleridir.

        “Her cihetle kemâlde ve devamda bulunan bir vazife”nin (Mehdiyet vazifesinin) “pişdâr”ı olmakla iktifa eden gönlünüzün genişliği daha nasıl anlatılır, bilemiyorum.

“Bu kardeşimin bu hissine iştirak etmiyorum. Rıza-yı İlâhî kâfidir. Eğer o yâr ise, herşey yârdır. Eğer o yâr değilse, bütün dünya alkışlasa beş paraya değmez. İnsanların takdir ve istihsanı, eğer böyle işte, böyle âmel-i uhrevîde illet ise o ameli ibtal eder. Eğer müreccih ise, o âmeldeki ihlası kırar. Eğer müşevvik ise saffetini izâle eder. Eğer sırf alâmet-i makbuliyet olarak, istenmeyerek Cenab-ı Hak ihsan etse, o âmelin ve ilmin insanlarda hüsn-ü te’siri nâmına kabul etmek güzeldir ki (Bana arkamdan hayırla yâd edilmeyi nasip eyle) buna işarettir.”

Mektubun orijinal metninde tashih edilmeden (düzeltilmeden) gönderilen ve ufuklar kadar derin bir hissiyat ifâdesi olan satırlara dokunmayı –mektubu tashih ederek eserinize aldığınızdan size hürmetle-  uygun bulmadım. Şahsınıza gönderilen mektupların içinde çok daha fazla “hassasiyet” taşıyanları da var, ama “Hakikat-ı Risale-i Nur” dediğiniz meseleyi, bugünün idrakine daha güzel anlatan –bence– böylesi “hakikatperestlik sıddıkıyeti” (Kastamonu Lahikası, 137) dairesindeki mektuplardır.

“Ey Üstad,

Kur’an’ın bir ma’kesi olan yazdığın Risaleler, Senin ne büyük üstad olduğunu kabul ve teslime kâfidir. Sen ki, ey aziz Üstad, İslâmiyet üzerine çöken zulmet ve gaflet perdelerini Risalelerinle yırttın. O mülevves perdeler altındaki en nurlu hakikatleri meydana çıkardın. Senin sarsılmaz azmin, kahraman metânetin, ârâmsız sa’yin (rahatsızlık veren mücadelen) semeresiz kalmadı. Anadolu’nun ortasına öyle bir âb-ı hayat çeşmesi açtın ki bu çeşmenin muslukları yazdığınız risalelerinizin, neşrettiğiniz eserlerinizin hakaikıdır (eserlerinizde ortaya konan iman hakikatlarıdır). Menbâ ve mâdeni, bâki olan Kur’an-ı Hakîm’in bahridir .

      Bir gün olup bu dâr-ı imtihandan saâdet alemlerine göçtüğünüz zaman, kıymetdâr eserlerin Seni nâmınla beraber yaşatacaktır. Ne mutlu, Senin açtığın çeşmenin kıymetini takdir ile  ona muhafız ve müdafi’ olan ve icabında eserlerinin ahkâmını ilan ve telkin uğrunda bin can ile hayatını fedâya müheyya olan, candan sevdiğin talebelerin var.

Uhreviler (ahiret) diyarında olduğunuz zamanlarda dahi sizin ruhunuzu muazzeb edecek hareketlerde bulunmayacaklarına emin olunuz. Birçok esrar-ı Kur’aniyenin  anahtarlarını şimdiden talebenize tevdi ettiğinize , onlar canla ve başla Size minnetdar ve müteşekkirdirler. Bugün saçmakta olduğunuz feyizli nurlar, beşeriyetin hakiki insan olanlarını pâyânsız sürurlara istiğrak ederek, mükellef oldukları vezâifi bildiriyor. Hizmetiniz inkâr edilmez ve senin fedakârlığın azîmdir.

Aziz Üstad! Hizmetin göklerde gezsin ve siz destanlarda geziniz.

Fedâkâr Üstad! Diyanetten meded almayan, ehl-i gafletin (gafil insanların) gafletini ziyadeleştiren edebiyat denilen müthiş sarhoşluk, ancak ve ancak sizin âsâr ve telkinleriniz sâyesinde mündefi’ oluyor (ortadan kalkıyor). Dinsiz milletler pâyidar olamayacağı ve hatta insaniyeti bile öğrenemeden dünyadan gelip geçeceklerini pek mâkul ve mantıkî delillerle isbat ettin. Eserlerin ruhun gibi ulvî ve ihatalı.

Sevgili Üstadım! Müsterih olmalısınız ki, Sizin sa’yiniz (mücadeleniz) beyhûde değildir. Lâyemut (Yani Kıyamet’e kadar iman hizmetini sürdürecek) Risalelerin ilelebet (Kıyamet’e dek) kıymetli ellerde gezecek… Emeliniz, gayeniz, iman dairesinde îkaz ve irşad hedeflerine yetişmek değil mi? Felsefe mezbelelerine nâlân, sürünen edebsizler elbette hakikî edebi ve edebiyatı Sizin eserlerinizde bulacaklarına asla şüphe yoktur ki, böyle olacak.

Siz de artık Muhterem Üstad, muhtaç olan koca bir millete  târif ve mikyas kabul etmez bir hizmeti îfa etmiş bulunuyorsunuz. Bu millet, bu toprak, bu vatan hiçbir zaman Size olan borçlarını ödeyemezler. Dilerim ki bu azim, kudsî hizmetinizin mükâfatını Cenab-ı Hak size pek lâyık bir tarzda ihsan etsin. Dünya ve ahirette sizden ve biz gibi âciz ve kusurlu hizmetçilerinden râzı olsun, amin.

Lütfi’nin Arkadaşı Zeki”

Yazar : Mehmet Nuri BİNGÖL

BİYOGRAFİ
1961’de Şanlıurfa/Birecik’te doğdu. İlkokul ve ortaokulu aynı ilçede okudu. 1982’de İstanbul Edebiyat Fakültesinden mezun oldu. Anadolu’nun çok yöresinde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenliği yaptı.
Yazgı, Köprü, Bizim Külliye dergilerinde hikâye, deneme ve makaleleri yer aldı. Gap Gündemi, Tasvir, Yeni Nesil gazetelerinde yazıları yayımlandı. Birecik yıllıklarına alınmış şiirleri, yaptığı derlemeleri ve değişik site ve kitaplara alınmış makale, mülakat ve köşe yazıları bulunuyor.
Kitaplaşan iki eseri ve tefrika romanları Mehmet Nuri EMİNLER mahlasıyla yayımlanmıştır. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliğine devam ediyor. Birecik’te temsilciliği açıldığı ilk günden beri Eğitim-Bir-Sen üyesi. Dört kızı ve üç torunu bulunuyor. Şanlıurfa/ Birecik’te ikâmet ediyor.

Tarık Buğra ile yaptığı mülakatın iktibas edildiği eserler:
Politika Dışı (Tarık Buğra)
Tarık Buğra’yla Söyleşiler (Mehmet Tekin)

Hikâyelerinin İktibas Edildiği Eserler:
Kedinâme (M. Nuri Yardım, 2019)
Dergizan Yıllığı (Ramazan Seydaoğlu, 2020)

İktibas edilen mahalli derlemeleri:
Cumhuriyetin 50. Yılında Birecik Yıllığı
Cumhuriyetin 70. Yılında Birecik Yıllığı

Tefrika Romanları:
Yokuşta ( 1986)
Yokuşta Tırmanış-1 (1984)
Yokuşta Tırmanış- 2 (1988)
Kafkasya’da Sarp Ufuklar (1981)

Kitapları:
Sürgündeki Çeçenya (1. Baskı: 1996; 2. Baskı: 2000) Gençlik Yayınevi
Nur Üstad (Biyografi- Deneme; 2002) Erguvan Yayınevi
Siyahtan Turkuaza (15 Temmuz) [Hikâyeler] 2021. KDY yayıncılık
Ver Elini Türkmeneli [Gönül Sayhası-1] (Roman) 2021, KDY Yayıncılık
Azada Yürüyüş [Gönül Sayhası-2] (Roman), 2021, KDY Yayıncılık, "Bir Başka Çeşme" (2022- KDY- Öyküler)

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Abdullah Yeğin Ağabey, Üstad Bediüzzaman’ın Vefatını ve Sonrasını Anlatıyor

Vefatının sene-i devriyesinde, âhir zaman müminlerinin aldatmaz mürşidi Üstad Bediüzzaman Said Nursî (r.a) Hazretlerini rahmetle …

Kapat