Şaban-ı Velî Şiirleri

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

EVLİYÂ VE KAHRAMAN

Bu Şa’bân-ı Velîdir ki
Muktedâ-yı feyz ü irfânın
Huzûr-ı Pîre yüz sür
İ’tilâ ister ise vicdânın

Süleyman Nazif

☆☆☆

ŞA’BAN DEDE

Anladım bir bahr-i bî-pâyân imiş Şa’ban Dede
Küntü kenzün gevherine kân imiş Şa’ban Dede

Mürde-diller bulur enfâs-ı Mesîhinden hayat
Cân-ı âlem iss-i devrân imiş Şa’ban Dede

Hak marîz-i cehl olana şerbet-i irfân virür
Çâresizler derdine dermân imiş Şa’ban Dede

Hak Teâlâ dâim eyler kalb-i pâkine nazar
Her nazarda manzar-ı Rahmân imiş Şa’ban Dede

Hükm ider gayb u şehâdet kişverine serteser
Her dü-âlem mülküne sultân imiş Şa’ban Dede

Zâil eylerse şeb-i kesret-i zalâmın ta’n mıdur
Burc-ı vahdette meh-i tâbân imiş Şa’ban Dede

Âlem-i ulvîde her dem Mahviyâ seyrân ider
Himmeti a’lâ aliyyü’ş-şân imiş Şa’ban Dede

Mahvî Efendi (Abdülkerim Abdülkadiroğlu, Halvetîlik’in Şa’baniyye Kolu, Şeyh Şa’ban-ı Velî ve Külliyesi)

☆☆☆

Seher Vaktinin Yeliyiz

Seher vaktinin yeliyiz
Sırr-ı hakikat diliyiz
Mecnûn’a Leyla eliyiz
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Bize gelen irfan olur
Hayvan iken insân olur
Sırr-ı cana canan olur
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Yaktık aşka can u teni
Komadık dilde gümânı
Hakk’tır bugün dil mihmânı
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Varlığımız yoktur bizim
Meydânımız pâkdır bizim
Didârımız Hakk’tır bizim
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Şerîatsız yol değiliz
Ma’rifetsiz kul değiliz
Hakîkatden dür değiliz
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Kırklarla halvete girdik
Yedilerle sohbet ettik
Üçlerle birliğe yettik
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Halveti’dir şöhretimiz
Vahdet kıldık kesretimiz
Mahviyettir maksadımız
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Döneriz biz yane yane
Aşk meyine kane kane
Mestlikte erdik bu deme
Biz Şa’ bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Sanmasınlar biz mülhidiz
Hem müminiz hem müslimiz
Mucid değil muvahhidiz
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Pîrimizdir Şeyh-i Şa’bân
Erkânıdır mağz-ı Kur’ân
Yolunda canımız kurbân
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Sayılmayız parmak ile
Tükenmeyiz kırmak ile
Bir acayip dilhanemiz
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

Derviş Sâdık harabattır
Özü Hakk’a müstağraktır
Zikri fikri zât-ı Hakk’tır
Biz Şa’bânî bülbülüyüz
Vahdet bağının gülüyüz

eş Şeyh Sâdık
el Halveti eş Şa’bânî

☆☆☆

Hazreti Şa’bân – ı Velî

Server-i ehl-i tarik Hazreti Şa’bân – ı Velî
Sâlik-i râha hakîk Hazreti Şa’ban-ı Veli .

Hâl-ü kâlinde onun bûy-ı hakîkat vardır
Cümle uşşâka şefîk Hazreti Şa’bân-ı Veli.

Misl-i hurşid tulû etti cihâna ol Pîr
Bahr-i envâra garîk Hazreti Şa’bân-ı Veli .

Hüseyin VASSAF

☆☆☆

“Limaallah” sırrının sultânı Şa’bân-ı Velî

Semme vech” in gevher-i bürhânı  Şa’bân-ı Velî

 

Lâmekân-ı bî-nişânın rahının hem rehberi

Bahr-ı lâhuta beka ummanı Şa’bân-ı Velî

 

Levhâ-i dil mücellâ nûr-ı irşadı bugün

Mekteb-i kenz-i maarif irfanı Şa’bân-ı Velî 

 

Âlem-i kudsî hakikât rahının seyrângehi

Arş u ferş u kürsinin seyrânı Şa’bân-ı Velî

 

Menbâ-ı nûr-ı hüviyyet mahzen-i esrâr-ı Hû

Merci’-i erbâb-ı aşkın hânı Şa’bân-ı Velî

 

Meşhed-i nûr-ı velayet mehdi-i Hakk’dır bi’l yakîn

Bahr-ı imkân-ı vücûdun devrânı Şa’bân-ı Velî

 

Şevkıyâ vahdet-nişîn zâhir-i kesrete

Evliyâ-i kümmelin insânı Şa’bân-ı Velî

*

Ey muhibb-i bâ-safâ

Gel Şa’ban-ı Velî’ye

Ey mahbûb-ı asfiyâ

Gel Şa’bân-ı Velî’ye

 

Cümle halkın mir’âtı

Çok durur kemâlâtı

Hep vücûdun halâtı

Gel Şa’bân-ı Velî’ye

 

Her kim intisâb eder

Hak râha doğru gider

Hakîkati seyr eder

Gel Şa’bân-ı Velî’ye

 

Tarîkat esrârını

Hakîkat etvârını

Al cevherin dadını

Gel Şa’bân-ı Velî’ye

 

Bu görünen Hak yüzü

Uyar sırrında özü

Dinler isen bu sözü

Gel Şa’ban-ı Velî’ye

 

Gâfil olma çek âhı

Bulagör dilde mâhı

Cümle sultânlar şâhı

Gel Şa’bân-ı Velî’ye

 

Gel ey kemter Şevkîyâ

Olma huzûrdan cûdâ

İster isen reh-nümâ

Gel Şa’bân-ı Velî’ye

Bolulu İbrahim Şevkî Efendi

☆☆☆

HAZRET-İ ŞABAN DEDE7

Menba-ı fahr-i risâlet Hazret-i Şa’ban Dede
Melce-i izz ü saadet Hazret-i Şa’ban Dede

Kutb-i aktâb-ı cihandır hem velîler hâtimi
Mazhar-ı lütf-i şefaat Hazret-i Şa’ban Dede

Hem muhibb-i ehl-i beyti hânedan nâm Ali
Bende-i şâh-ı velâyet Hazret-i Şa’ban Dede

Eylesin gelsin ziyaret âşıkânın Kâbesi
Muciz-i bahr-ı hidâyet Hazret-i Şa’ban Dede

Vasfını tavsifte âciz ger bu kemter Hakkıyâ
Mürşid-i sâhib-kerâmet Hazret-i Şa’ban Dede

Hakkı Bayraktar (Âşık Yorgansız Hakkı)

☆☆☆

Pîr Şa’bân kutb-ı feyz-efzâ
Pertev-i aşkı âfitâb-âsâ
Gönül âyinesin o kılmış pâk
Mâsivâ jengi kalmamış aslâ
Cünbiş etdikde cezb-i ruhânî
Etdi efsürde dilleri ihyâ
Yek nazarda olurdu irşâdı
Dilde a’mâları eder bînâ
Kuvvet-i evliyâ cihânı tutar
Böyledir şüphe etme ey cânâ
Keştî-i âlemin hemân dümeni
Dest-i merdân-ı Hak’da subh u mesâ
Şerîat gülsitânının gülüdür
O güle bülbül oldu nağme-serhâ
Bâğ-ı aşka odur yegâne safâ
Hakîkat dürrüne odur deryâ
Âşıkın cânı erdi ma’şûka
İrciî gûş-ı câna verdi sadâ
İki mısra’la cevherîn târîh
Söyledi İlmî bendesî a’lâ
Pîr-i Şa’bân Velî o merd-i İlâh (H. 976)
Gönlüdür vâsıl-ı cemâl-i Hudâ (H. 976)

Abdürrezzak İlmî Efendi

***

Hak yoluna âşık olup inleyen
Girsin Şâbân Efendi’nin yoluna
Hakk’ın dîdârını görmek isteyen
Girsin Şâbân Efendi’nin yoluna

Erkâna girenler âkil olmasın
Mevlâ’nın zikrinden gâfil olmasın
Hak’dan gayrı yere gönül vermesin
Girsin Şâbân Efendi’nin yoluna

Cennet yolu şeriatla bulunur
Hakk’ın yolu tarikatla bulunur
Vuslat yolu hakikatla bulunur
Girsin Şâbân Efendi’nin yoluna

Âşık Ömer Hakk’ı candan sevenler
Tecelli-i âlem görsem diyenler
Erenler yoluna girsem diyenler
Girsin Şâbân Efendi’nin yoluna

Ömer Fuâdî

***

Vâris-i ilm-i Muhammed, mahzen-i sırr-ı Alî
Vâsıl-i hatm-i velâyet, rehber-i ins ü perî
Ráşid ve mürşid olurlar sükkânın her biri
Feyz-i irfânınla ihyâ eyledin bahr ve berri
El’amân ey kân-i şefkat ey sehâvet mahzeni
El’amân Sultân-ı pîrân Hazreti Şa’bân-ı Velî

Růz ü şeb râhında feryâd etmede bülbüllerin
Bâğ-ı lâhutta açılmıştır irfân güllerin
Men arefe dersin okurlar her nefes menûtların
Mülk-ü ma’nâ tahtına sultân olur kulların
El’amân ey kân-i şefkat ey sehâvet mahzeni
El’amân Sultân-ı pîrân Hazreti Şa’bân-ı Velî

Zerreden şemse şümûlun var kıyâmet haşra dek
Neşr olur âfâka ilmin garb ile tâ şarka dek
Hükm-ü re’yin cârîdir arz ü semâ hem arşa dek
Sırrını buldu kamu ehl-i kemâl son seyre dek
El’amân ey kân-ı şefkat ey sehávet mahzeni
El’amân Sultân-ı pirân Hazreti Şa’bân-ı Veli

Hakipâyin tûtiyâdır âşık ve sâdıklara
Mesleğin mahz-ı hidâyet feyzine tâliplere
Nimetin bîhad demâdem lütfuna lâyıklara
Şerbet-i vaslın erer derûn ile yanıklara
El’amân ey kân-i şefkat ey sehâvet mahzeni
El’amân Sultân-ı pîrân Hazreti Şa’bân-ı Veli

Ey şehinşâh-ı velâyet ey imâmü’l müttakîn
Ey cemâl-i vech-i mutlâk ey muînü’l-âcizín
Cânneşşâr hâk-i pâyindir bu Bahrî kitmîrin
İltifâtına ilticâ eyler nehkâr ahkarın
El’amân ey kân-i şefkat ey sehâvet mahzeni
El’amân Sultân-ı pîrân Hazreti Şa’bân-ı Velî

Harputlu Bahreddin Efendi

***

Tâ elest bezmindeki peymâna başım bağlıdır
Ol zamanda ittiğim îmâna başım bağlıdır

Hak Teâlâ emrine bir boynu bağlu bendeyim
Her cihetle âyât-ı Kur’âna başım bağlıdır

Çâr-yârına resûl-i Ekremin cânım fedâ
Ol şerîat sâhibi Sultâna başım bağlıdır

İ’tikâdda mezhebim ancak Ebû Mansûr olup
Ebû Hanîfedir amelde Nu’mân’a başım bağlıdır

Halvetîyim intisâb itdim tarîk-i esleme
Dir Feride Hazreti Şa’bân’a başım bağlidır

Baharzâde Feride Hanım

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Tefviz Nâme / Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz.

HAK ŞERLERİ HAYREYLER Altta açıklama eklenmiştir Hak, şerleri hayr eyler, Zannetme ki ğayr eyler, Ârif …

Önceki yazıyı okuyun:
KASTAMONU HAVA DURUMU

KASTAMONU HAVA DURUMU İSTANBUL HAVA DURUMU ANKARA  

Kapat