Abdullah Yeğin ağabeyden önemli tavsiyeler

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Abdullah Yeğin ağabeyden önemli tavsiyelerÜstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin talebelerinden Abdullah Yeğin ağabey önemli tavsiyelerde bulundu.

Haddim olmayarak kardeşlerim dinlerse onlardan ricalarım var. Dersanelerde duran kardeşlerime rica ve istirhamımı, dikkat edilecek hususları bildiğim kadar yazacağım” diyen Abdullah ağabeyin tavsiyeleri şöyle:

1-Risale-i Nur’a talebe olan ondaki hakikatleri öğrenir. Ve elinden gelse tatbike çalışır. Birinci derecede onun alâkadar olduğu îmana kuvvet veren hakikatlerdir. 

2-Kendini beğendirmeye, insanlar içinde nüfuz sahibi olmağa çalışmaz. 

3-Nur talebelerinin hepsini kendisinden üstün ve temiz bilir, riyakârlık edenleri bilse bile onların hatalarını teşhir etmez. 

4-Risale-i Nurda bahsi geçmeyen şeylerle uğraşmaz, başka mevzûlarla alâka peyda edip onlara vaktini sarfetmez. İlk tanıdıklarına imanî bahisler okuyabilir. 

5-Kimseye tahakkümvâri hareket ederek kendisini merci yapmaya çalışmaz. 

6-Zahmetli işlere göğüs gerer, kendisi yapmak ister, yardım eden olursa kendi menfaatine değil umumun menfaatine aid ise kabül edebilir. 

7-Hodfuruşluk, kendini beğenmişlik, gelenlere karşı üstünlük tavrını, bilgiçlik tavrını takınmaz, böyle yapanlardan da hoşlanmaz, sadece Allah rızasını düşünerek, kimsenin amelini beğenmesini değil, Allah’ın beğenmesini esas tutar. 

8-Beraber kaldığı kimselere daima yardımcı, her hususta onların dert ortağı olmaya çalışır. Şahısları değil nurdaki düsturları öğretmeye gayret eder. 

9-Sözü dönüp dolaştırıp iman hakikatlerine getirir. Yüzde seksen insanlar afakî hâdisat ile uğraştığından, gafleti arttıran mevzuları keserek, işi tatlılıkla iman hakikatlerine getirir. Daima dünyanın âhirete bakan vechesini esas tutar. 

10-Beraber kaldığı kimselerden ayrılırken nereye gittiği bildirilir. 

11-Kusur görse onu tahakkümle değil lûtufla ıslahına çalışır. Gelen misafir talebe ve sair kardeşler daima güler yüz ve hüsn-ü istikbâl ile karşılanır. Sorulmayan dünyevî işlerden bahsedilmez, bahsedenler olursa hatır kırmadan dinlenerek kimse gücendirilmeden ağırlanır. Menfi şeylerden bahseden olsa kibarlıkla, gücendirmeden susturulur veya ders okunmaya başlanır. Daha iyi okuyan varsa dinlemek tercih edilir.

 

Kaynak: HavadisiNuriye

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

28 Şubat Mağduru Prof.Dr. Adem Tatlı: “Bu konunun temelinde evrim meselesi vardır.”

Prof. Dr. Adem Tatlı, 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını Habervakti.com sitesine anlattı.   28 Şubat Postmodern …

Önceki yazıyı okuyun:
Şuur mu, Şiar mı, Şeair mi? / M. Nuri BİNGÖL

M. Nuri BİNGÖL ŞUUR MU, ŞİAR MI, ŞEAİR Mİ? İnsan “en câmi” bir fıtratta yaratıldığından …

Kapat