Ana Sayfa / Yazarlar / Ahmed Kalkan’a Cevaplar! / M. Numan ÖZEL

Ahmed Kalkan’a Cevaplar! / M. Numan ÖZEL

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Ahmet Kalkan’a Cevaplar

Nurculuk ve Gülen Hareketinin Din Anlayışı/Ahmed Kalkan isminde ki videoda Selefi ve Tekfirci anlayış ve İslamoğlu ve Bayındır ağzı ile konuşan videoya cevaptır.

Bu vatandaş ezbere ve Mustafa İslamoğlu’nun ve A. Bayındır’ın ve selefi/vehhabi/harici ve tekfirci ağızla ve bunun önüne koyulan metni papağan gibi okumaktadır.

1 – Kendi karman çorman hatıraları ile bir şeyler anlatıyor.

2 – 25. dk’da dediği yeri “risalelerin her harfine 20 sevap verilir”

3 – Imanla kabre girmek meselesi ise okuduğumuz iman hakikatleri insanın manevi âleminde perçinleşip şeytanın insanın imanını çalamamasıdır.

4 – F. Gülen ile nurculuk arasında bir bağ ve bağlantı yok.

5 – 25.48’de Kur’an ayetlerinin sayıları yanlış vurgulanmış demekte ama, önüne koyulan metinde kaç tane olduğu yazmadığı için bu Sakallı M. İslamoğlu ve varyentalleri gibi mesnedsiz konuşmaktadır.

6 – 26.00 dk da Kur’an’da adı geçiyor mesele ise: Bu sakallı arkadaş ne diyor, ebced hesabı ile diyor. Yani ebced hesabı denk geliyor. Yani bu ebced hesabı bir realitedir.

7 – 27’de dediği “kendisine vahy geliyor..” Bediüzzaman hayata iken kendisine bu yaftayı Chp zihniyeti yapmıştı. bu sakallı arkadaş da chp’nin yolunda yürüyerek böyle bir dâhiyi – AKLINCA ÇÜRÜTMEYE VE YERİNE KENDİSİNİ KOYMAYA ÇALIŞMAKTA-

Bediüzzaman asla sahte peygamberlik iddiasında bulunmamıştır.

İhtar edildi, hatırlatıldı manasındadır. Daha ihtar ile ilhamı veya vahyi ayırt edemeyip geçip öyle artistlik olsun diye konuşması kendisini gülünç duruma düşürmekten öte bir şey değildir.

8 –  F. GÜLEN’İN RÜYA MESELESİ İSE: bizce de bu üfürüktür.

9 – 29.16’da: KALKAN DİYOR Kİ “Cehennem’de vücudumu büyüt kafirlere yer kalmasın diyor” demiş Bediüzzaman için.

BEDİÜZZAMIN ESERİNE BAKALIM: “Cehennem’de vücudum o kadar büyüsün ki, ehl-i imana yer kalmasın. Sözler SH: (757)”

Burada gene KALKAN’ın müfteri olup, iftira ettiği ve kitapları okumadan İslamoğlu gibilerin iftira, zırva, düzmece açıklamalarını tekrar ettiği ortadadır.

Bu iftiralar da ona kul hakkı olarak ahirette yeter zaten.

Cehennemle alakadar :   https://www.youtube.com/watch?v=I8YBSYIUbN8

30.42: KALKAN: “cehenneme atılmaya hazırlar.” demekte cehenenmin 7 mertebesinin özelliklerini bilmemesinin ifade edilmiş bir halidir. Bu kadar fedakarım manası da çıkmaktadır buradan.

10 – 29.45’te insanları kurtarmak için, iftira, yalan gibi şeyler söyleyelim kısmı gene KALKAN’ın iftira ve hezeyanıdır.

BEDİÜZZAMAN BİR ESERİNDE YALAN (KİZB) HAKKINDA DİYOR Kİ:

Kizbin şiddet-i kubh ve çirkinliğine işarettir. Bu işaret dahi, kizbin ne kadar tesirli bir zehir olduğuna bir şahid-i sadıktır.

Zira kizb küfrün esasıdır.

Kizb nifakın birinci alâmetidir.

Kizb kudret-i İlahiyeye bir iftiradır.

Kizb hikmet-i Rabbaniyeye zıddır.

Ahlâk-ı âliyeyi tahrib eden kizbdir.

Âlem-i İslâmı zehirlendiren ancak kizbdir.

Âlem-i beşerin ahvalini fesada veren kizbdir.

Nev’-i beşeri kemalâttan geri bırakan kizbdir.

Müseylime-i Kezzab ile emsalini âlemde rezil ü rüsvay eden kizbdir.

İşte bu sebeblerden dolayıdır ki; bütün cinayetler içinde tel’ine, tehdide tahsis edilen kizbdir.

                       İşarat-ül İ’caz ( 82)

11- 30.53: KALKAN: Bi sürü hurafeler söz konusudur. demekte. Vehhabiliği reddettiği; şefaat, vesile kılmak.. gibi şeyleri kastediyor.

Şefaat ve vesile kılmak ehl-i sünnet itikadında vardır. Kendisi sanırım vehhabi/harici olduğu için bu kavramdan yoksundur.

ŞEFAATİ REDDEDEN MAHŞERDE ŞEFAATTEN MAHRUM KALSIN.

12 – 31’DE KALKAN DİYOR Kİ: “LÂ’SIZ İSLAM” yani kelime-i tevhiddeki MUHAMMEDURRASULULLAH’sız demek istiyor.

BEDİÜZZAMAN’A BU MEVZUDA YAPILAN SUALDE İSE:

“Peygamber’i işiten ve davasını bilen adamlar onu tasdik etmezse, Cenab-ı Hakk’ı tanımaz. Onun hakkında, yalnız Lâ İlâhe illallah kelâmı, sebeb-i necat olan tevhidi ifade edemez.

Kâinatın medar-ı fahri ve nev’-i beşerin medar-ı şerefi olan Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm’ı inkâr eden adam, elbette hiçbir cihette hiçbir nura mazhar olamaz ve Allah’ı tanımaz. Her ne ise, şimdilik bu kadar yeter.

Mektubat ( 336 )

“13 – Gülen’in Gemi mevzuu gibi şeylerde İsrail yanlısı beyanda bulunması bizlerin de hoşuna gitmeyip, yanlış bulmaktayız.

14 – Ecevit için şefaat ise bir Gülen’in bir safsatasıdır.

15 – 4.35′te: kendi şahsına münhasır bir yapısı var.  demekte. evet, nurculuk bir tasavvufi veya harici anlayış değildir.

16 –5.40’ta anlatırken F. Gülen’den anlatırken sanki kendisini nurcu gibi taktim edip, Gülen üzerinden nurculara yüklenmek manası gizli olarak bulunmaktadır. Gülen nurcu değil ve hareketide nurculuk değildir.

17 – 6.40’ta ise: F. Gülen nurculuğu modernize ederek ileri götürdü, demekte Kalkan. Lakin nurculuğun asliyetini ve tarzını bozmak ve Risaleleri üzerinde tahrifat yaparak veya elemanlarının yapmasına sessiz kalarak nurculuğa en çok darbe vuran kişi veya grup başkanıdır.

18 – 7. dk’larda Gülen’i medhederek şişirip sanki nurculuğun Bediüzzaman’dan sonra üstadı, hocası gibi göstermek istemektedir. Taki Gülene tâbi olan Gülenistlerin ve içlerine giren ajanların oyunları ile olan hataların hepsini NURCULARA YIKMAK İÇİN GÜLENİ ŞİŞİRMEKTEDİR.

19 – 7.00-7.08 arası Kalkan diyor ki: Kur’an ve Sünnete çok zıt anlayışlar vardır” deyip neler olduğunu söylememekte sadece ben bir şeyler söyleyim de ya tutturursam anlayışı hâkimdir.

20 – 7.30 ve 8.15’lerde insanları cahillik ve korkaklıkla itham etmektedir. Kimse tarikat ve nurculuğa eleştiri getirmemekte demekte. Burada Kalkan GÜLEN ile NURCULUĞU AYNI GÖSTERMEK ÇABASINDAN ÖTE BİR ŞEY YAPMAMAKTA.

21 – 8.40’larda Risaleleri eleştiren kimseler yok deyip basılmamış ve var mı yok mu belli olmayan kimse ve kitapları öne sürmektedir. HALBU Kİ O KAYAK GÖSTERDİĞİ KİTAPLARIN İÇERİSİNDEKİ YERLERİN HEMEN HEPSİ UYDURMA METİNLERDEN OLUŞMAKTA OLUP, RİSALELERLE ALAKASI YOTUR.

22 – 9.30’larda halen Gülen’i nurcuların hocası, abisi veya mümessili göstermeye çalışıp gazeteler de şöyle böyle demektedir. Hâlbuki nurcular değil Gülen ve tarzı gazetelerde eleştirilmektedir.

Nurcuların siyaset prensipleri bellidir.

23 – 11.10’larda KALKAN’ın dediği Türkçe İstiklâl Marşı.. vs söylemeleri hizmet olarak anlaşılmakta, demekte. HALBUKi biz nurcularca bunların bir ehemmiyeti yok, Gülen ve adamları için ise bilemem, o onların anlayışı.

24 – 11.40’larda Gülen için RiSALELERE BAĞLI DEMEKTE. Bunun böyle olmadığını RiSALELERİN TARZINA TERS HAREKETLERLE GüLEN KENDİSİ GÖSTERMEKTEDİR.

25 – 12.50’lerde Bediüzzamanın keramet göstermesi vs.. mesellerde ise Bediüzzaman bu tip şeylerden kesinlikle kaçınmış ve bunlar fani ve geçici şeyler olduğunu söylediğini Baediüzzaman’ı okuyanlar görecektir.

Netice-i Kelam ise: Ahmet KALKAN bu videoda selefi/vehhabi/harici ve tekfirci anlayışla F. Gülen’i NURCULARIN YENİ ÜSTADI, HOCASI GİBİ GÖSTERMEYE ÇALIŞIP, GÜLEN VE ADAMLARININ HATALARI İLE NURCULARI VURMAK VE NAZARLARDAN, KIYMETTEN DÜŞÜNMEK İSTEMEKTEDİR.

ELİNDE OKUDUĞU METİN İSE, BAYINDIR VE İSLAMOĞLU GİBİ selefi/vehhabi/harici ve tekfirci anlayışa sahip kimselerin baştan sona iftiralarla düzmecesi olan sözüm ona kitaplardandır. önüne konan metni okuyan Ahmet KALKAN ise hakikatle alakası olmayan bir silik şahsiyettir.

Bu reddiyeyi yapmayı Risale-i Nur talebesi olarak kendime vazife addettim.

Selam  ve dua ile

Muhammed Numan ÖZEL

Yazar : Muhammed Numan ÖZEL

Muhammed Numan özel, 1987 Yozgat Doğumlu olup mesaisini Risale-i Nur''un tahkiki gayesiyle, Külliyattan derlemeler, tashihler ve makaleler yazarak geçirmektedir. Bu gayesinde ise Üstad Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin meslek ve meşrebinden sapmadan ve vâris-i Bediüzzaman (r.a.) ile sıkı irtibat içerisinde yapmaktadır.

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Önceki yazıyı okuyun:
Allah’ın Güzel İsimleri: Esmâ-i Hüsnâ / Vehbi KARA

Allah’ın Güzel İsimleri: Esma-i Hüsna   Mustafa İslamoğlu bir televizyon programında yine saygı ve edep …

Kapat