Ana Sayfa / Yazarlar / Aile Okulu

Aile Okulu

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

AİLE OKULU

“Her şeysen çift çift yarattık, tâ ki düşünesiniz.”

K. Kerim: Ezzâriyât, 49

“Herkesin hanesi, küçük bir dünyasıdır.”

Bediüzzaman Hz.leri

“Sağır bir koca ile kör bir kadın, mutlu bir çifttir.”

Danimarka Atasözü

“Evin direği erkek, duvarı kadındır.”

Atasözü

“Sadece katır, ailesini inkâr edebilir.”

Tunus Atasözü

“Ne pahasına olursa olsun evlenin. Karınız iyi çıkarsa mutlu, fena çıkarsa filozof olursunuz!”

Socrates

GENÇLİK
Adam, hanımı ile hiç geçinemez, gece gündüz kavga edermiş.
Bir ahbabı:
– Yahu, demiş. Aranızı bulacak kimse yok mu?
Adam, boynu bükük cevap vermiş:
– Vardı, fakat öldü.
– Kimdi o?
– Gençlik!

GEZGİN
Hoca’nın hanımı çok gezermiş. Düğün dernek, bayram seyran… dolaşırmış.
Hoca’nın dostları:
– Hocam, demişler. Yenge biraz fazla dolaşmıyor mu?
Ne de olsa hatunu. Hiç laf söyletir mi Hoca…
– Hiç sanmıyorum der ve ekler:
– O kadar dolaşsaydı, bazen bize de uğrardı…

ALTINCIYA…
Mekke kadısı, daha önce dört adamla evlenmiş; kocalarının dördü de ölmüş bir kadınla evlendi.
5. koca olan kadı, bir gün hastalandı. Hanımının başucunda oturup: “Beni kime bırakıp da gidiyorsun?” diye ağlaması üzerine kadı şöyle dedi:
– Zavallı altıncıya!

ÇOK GEÇ
Annesi, Tales’i evlendirmek istiyordu. Fakat her defasında:
– Anne, henüz çok erken, cevabını alıyordu.
Aradan yıllar geçti. Annesi, evlenmesi için diretince filozof şu cevabı verdi:
– Anne, artık çok geç!

EVLİLİĞİN BÖYLESİ
Hoca’nın evlenmesi de garip olur. Eş dost bir hatuncağızı öve öve göklere çıkarırlar.
– Şöyle huylu! Böyle soylu! Dünyalar güzeli…
Hoca’nın gönlünü çelerler.
Evlenirler. Zifaf gecesi yüz görümlüğünü veren Hoca, gelinin duvağını kaldırır. Aman Allah’ım! taze gelin çirkin mi çirkin…
Gelin hanım sadakatini göstermek için:
– Hoca Efendi, der. Akrabalarından kime görüneyim, kime görünmeyeyim?
Hoca şaşkın:
– Aman hatun, bana görünme de kime görünürsen görün…

SULTANLIK
Bir taraftan bulaşık yıkıyor, bir taraftan da:
– Bekârlık sultanlıktır, bekârlığın tadını çıkaracaksın dostum, diyordu.
Arkadaşı şöyle karşılık verdi:
– Sultanların bulaşık, çamaşır yıkadığı ne zaman görülmüş?

EVLİLİK
Bacon’a sormuşlar:
– İnsan hangi yaşta evlenmeli?
Şu cevabı vermiş:
– Her yaş uygundur. Kadın, genç bir erkek için sevgili, orta yaşlı için arkadaş; ihtiyar içinse hasta bakıcıdır.

DERE VE DERYA
Bir bilgeye sormuşlar:
– Erkek ve kadın neye benzer?
Cevap vermiş:
– Erkek dereye; suları, damlaları denize taşıyan çaya, ırmağa…
Kadın ise denize; akıp akıp gelen damlaları zayi etmeyen deryaya…
Öyle değil mi?
Erkek elinde paketle, parayla… eve gelir. Kadın da bu emeği talan etmez; etmemeli.

HUZUR
Bir tartışma sonucu kadın, kocasına dedi ki:
– Unutma, evdeki eşyaların tümünü ben getirdim. Senin hiçbir şeyin yoktu.
Kocası, derin bir iç geçirdi ve şöyle dedi:
– Vardı, vardı. Bir tek huzurum vardı.

UÇAN TABAKLAR
Gökyüzünde birtakım uçan cisimlerin görüldüğü iddia edildiğinde, bunlara ilk önce “uçan tabak” adı veriliyormuş.
Nizamettin Nazif, bu esrarengiz olay hakkında Prof. Salih Murad’ın fikrini sorarak:
– Ne dersiniz, hocam? demiş. Bu uçan tabaklar sizce gerçek midir? Daha önce görülmüş müdür?
Profesör:
– Elbette gerçektir, diye gülümsemiş. Karı koca arasında sık sık görülür.

MAYMUN
Din dersi öğretmeni öğrencilere bütün insanların dem ve Havva’dan geldiğini söyledi. Bir öğrenci söz aldı:
– Bu doğru değil.
– Nasıl yani? dedi öğretmen.
– Babam, bize maymundan geldiğimizi söyledi.
– Sevgili çocuğum, dedi öğretmen. Sizin özel aile tarihiniz bizi hiç ilgilendirmiyor.

ALLAH’TAN KORKMAK
Biri, Hasan-ı Basrî Hazretlerine şöyle sormuş:
– Kızımı isteyen çok, hangisine vereceğimi bilemiyorum?
Hasan-ı Basrî:
– Allah’tan korkanına ver, demiş. Birbirleriyle anlaşabilirlerse iyi olur. Anlaşamazlarsa, Allah’tan korktuğu için kızına zulmetmez.

DÖNÜŞ
Arap bedevilerinden Ebu Hamza’nın eşi, kız çocuğu doğurdu. Kocası, hanımının çadırını terk etti. Bunun üzerine kadın şu dizeleri okudu:
“Ebu Hamza, bizim yanımıza niçin gelmiyor?
Hâlbuki ben, bize verileni doğurdum.”
Bunu duyan Ebu Hamza, duygulandı ve eşinin çadırına döndü.

(Kınalızâde Ali Efendi, Devlet ve Aile Hayatı: 61)

Mahir Duman 

Yazar : Mahir DUMAN

1955’te Ankara, Kızılcahamam Hıdırlar köyünde doğdu. İlkokulu doğduğu köyde, orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamladı. 1979’da Bursa Eğitim Enstitüsü'nden mezun oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde çalışmaları neşredildi. İstanbul'da yayımlanan bir gazetede Şamil İmamoğlu müstearı ile günlük yazıları yayınlandı. Köprü, Zafer, Sur, Diyanet Çocuk, Kültür Dünyası, Moral Dünyası, Kültür Edebiyat, Tepe Edebiyat, Üslup… gibi dergilerde denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. Bir gazetenin düzenlediği makale yarışmasında birincilik ödülü aldı. Edebiyat ve Türkçe öğretmeni olarak Anadolu’nun çeşitli yerlerinde çalıştı. 2008 yılında emekli oldu. Evli ve üç çocuk babasıdır.
Yayınlanmış eserleri: 1. Çocukluktan Gençliğe (Çocuk Eğitimi) 2. Harman (Osman Suroğlu ile) 3. Espri Dükkânı 4. Moral Saati 5. Güller ve Dikenler (Osman Suroğlu ile) 6. Sevgi Zaferdir 7. Tebessüm Saati 8. Onların Penceresinden 9. Bizim Köyün Öyküsü 10. Söz Güzeli 11. Gülümseyen Sözler 12. Bahar Bestesi 13. Gönüller Sultanına 14. Güldüren Düşünceler

Web Sitesi
Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Manasını Bilmeden Kuran Okumanın Sevabı Var Mıdır?

Manasını Bilmeden Kuran Okumanın Sevabı Var Mıdır? Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: …

Kapat