Ana Sayfa / Yazarlar / Allah Her Şeyi Nasıl Biliyor? / Yusuf ALTINIŞIK

Allah Her Şeyi Nasıl Biliyor? / Yusuf ALTINIŞIK

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Allah Her Şeyi Nasıl Biliyor?

 

1. BÖLÜM

Bu kainata baksak,        

Bilinen ve bilinmeyen

Sayısız bütün işlerde,

Rab Allah’ın gücü var…

bonus veren

Hem o güçle beraber,

Her taraflara uzanan

Hem de sonsuz ilmi var…

bayspin
Rabb’imizin bilici oluşu,

Kendisine tam layık,

Kudsi özelliğidir…

 

Bir Rab yaratıcı olsa,

Hem herkese ilâh olsa,

Herkesin, her şeyin

Bütün ihtiyaçlarını karşılasa;

Onların her birisini,

Ayrı ayrı bilmesi,

Rablığının gereğidir…

 

Allah’ın her bir şeyi

Bilici olması,

Ondan ayrılmaz sıfattır…

Eğer böyle bilmese,

O vakit Rab olmaz!

 

Allah’ın her bir şeyi,

Bilmesi, en evvel

Bize pek gereklidir…

 

Allah bizi bilmese,

İhtiyaçları karşılayacak,

Ondan başka kim olabilir?

 

Bütün varlıkların tamamı,

Allah’ın bilmesinden

Uzak kalarak unutulmaz…

 

Güneş varsa, ışığı var;

Işıksız Güneş olmaz.

Aynen bu misal gibi   

Rab olanın ilmi var;

İlimsiz Rab olmaz.

 

Dünyadaki varlıklar,

Arada perde olmaksızın,

Güneş’i görmeden kalmadığı gibi;

Bu Celalli Rabb’imizin

İlminin nurundan,

Hiç kimse gizlenemez…

 

Çünkü “huzur” var…

Huzur sözünden anlaşılan:

Allah’ın her bir şeyi,

Her halinde, her işinde,

Daima bilerek

Görüp durmasıdır…

 

“Şu mana nasıl

Akla yatacak?” denilse,

Şu misallerle açıklanmış:

Güneş bir olduğu halde,

Her bir şeyi ne varsa,

Karşısına kim gelse,

Az veya çok olsa da,

Hepsini aydınlatır…

 

Her taraf ayna dolsa,

Hepsine ulaşır.

Çünkü Güneş ışığı,

Madde değil nurdur…

 

İkinci bir misal:

Alim olan adamın

Bildikleri nerelere varıyor?

Bildiklerini söylese,

Nice günde bitiremez… 

 

Hem bilgili bir usta,

Nasıl evler yapıyor!

Onları gören insan,

Hayran hayran bakıp kalıyor.

 

Bir üçüncü misal ise,

Röntgen denilen bir ışın, 

İnsanların içine,

Kolayca girip çıkıyor…

 

Bu misallerle düşünsek,

Güneş nur olması sebebiyle,

Her bir şeyi aydınlatsa;

Az çok farkı olmadan

Bütün aynalara girse;

 

Bir taraftan aciz insan,

Yüzlerce kitaplarda,

Bir türlü nur olan

Yazılmış manaların

Nicesini biliyorsa;

 

Ayrıca röntgen ışını,

İnsanın içine de girse;

 

O nurları yaratan

Nurlar Nuru Hak Rahman,

Ezeldeki ilmiyle

Yarattığı mahlukların

İçlerini, dışlarını,

Hem bütün hallerini,

Bilmeden kalsa olur mu?

 

Allah’ın, kendisiyle birlikte,

İlmi de nur olduğu için,

Yarattığı bütün şeyler,

Rab Allah’ın ilminin

Dışında kalamaz…

Çünkü nur özelliği,

Rabbimizde sonsuzdur…

 

Allah’ın ilmi için,

Çok hakikat dile getirilmiştir;

Onlardan birisi de

Aşağıdaki manadır:

 

Varlıklarda görülen

Faydalar ve gayeler,

Gördüğümüz nice hikmet,

Allah’daki ilme,

Büyük işaret olmakta…

 

“Nasıl oluyor?” desek;

Bir şey faydalı ise,

Ve bir maksatla yapılsa,

Ancak bilgiyle yapılır…

Fayda, maksad dediğimiz,

Hikmetin özüdür…

Hikmetli iş yapanlar,

Bilmeleri sebebiyle yaparlar…

 

Şimdi başka bir mana daha;

Büyük olsun, küçük olsun,

Canlı olsun, cansız olsun;

Varlıklar birbirine,

Daima yardım ediyorlar.

 

Akılsız şu mahluklar,

Kendi kendilerine o yardımı,

Nereden bilip nasıl yapsın?

Demek bütün yardımları,

Bu mahluklar arkasında,

İlmi sonsuz Hak yapıyor…

 

Bildiğimiz bir gerçek,

Yardım eden bilerek yapar…

 

Bizim için şu Güneş’i

Yaratan kim ise,

Bizi de o yaratmıştır.

 

Demek Güneş’le beraber,

Beni bilen birisi var…

Beni bilen kim ise,

O her bir şeyi de biliyor…

 

Sağlıcakla kalınız!

Bu bölümü Nogayca / Tatarca dinlemek ve okumak için lütfen tıklayınız 

 

 

2. BÖLÜM 

Geçen hafta Allah’ın

İlmi hakkında

Alimlerin yazdığı,

Pek değerli manaların

Bir kısmını ifade etmiştik.

 

Allah nasip etse bize,

Bu hafta kalanlardan

Bazısını ifade edeceğiz:

 

Mahluklarda görülen

Süslemeler ve sanatlar,

Allah’taki ilme,

Nice işaretler olmakta…

 

Bir şey süslü olsa,

Hem sanatlı yapılsa,

Anca ilimle yapılır.

 

Yaptığını süsleyen,

Hem sanatlı yapan,

İlmi olduğu için yapar.

 

Çok tanınmış bir zat,

Merhum Mimar Sinan’ın

Yüzlerce camilerde,

Ve binalarda gösterdiği

Süslemelerle sanatlar,

Kendindeki ilme,

Her biri bir delil oluyor…

 

Aynen bu misal gibi,

Bu kainatı dolduran

Her biri mucize,

Sanatlı ve süslü

Nice mahluk, Allah’ın

İlminin derecesini

Gösteren delildir!

 

Hem her biri ölçüyle

Düzen verilen varlıklar,

Bütün herşeyi içine alan

Allah’ın ilmine,

Nice işaretler oluyor…

 

Çünkü bildiğimiz,

İntizamla iş gören,

Ancak bildiği için yapar…

 

Ölçerek, tartarak

Kim sanatlı iş yapsa,

Yaptığının tamamı,

İlmin gücüyle olur…

 

Yine bütün yaratılmışlarda,

İntizamlı miktarlar,

Hikmet dolu gayelerle

Düzen verilen bütün haller,

Ve de ölçülü şekiller,

Faydalı vaziyetler,

Aklımıza “Bu işleri,

Allah yapıyor!” diye bildiriyor…

Çünkü o işler,

Sonsuz ilim gerektiriyor…

 

Varlıklara ayrı ayrı,

Düzenli şekil veriş,

Her şeyin hayatına

Gerekli olan faydalarla

Tam layık vücud verme,

Her tarafları kaplayan

İlahi ilimle olur…

 

Canlı olan varlığa,

Her birine layık,

Gereken bir vakitte,

Hepsine rızkını,

Umulmayan yerden verme,

Her şeyleri kuşatan

Sonsuz ilimle olur…

 

Çünkü rızkı

Onlara gönderen,

Rızka muhtaç olanı,

Bilip tanırsa verir…

 

Vakitlerini gözeterek,

Gerekeni getirip

Uygun şekilde veren,

Bütünüyle ilimle verir.

 

Hakk’ın sonsuz ilmine,

Başka ayrı bir delil,

Bütün hayvanların

Ayrı ayrı ecelle

Yaşamalarıdır.

 

Onların bu hali,

Her birini, hiç unutmadan

Tamamını tanıyan

İlimli bir Rabb’ın

Var olduğunu gösterir…

 

Bütün canlı mahlukların,

Birbirine yakın duran

Ortalama ömürleri,

Bir vakte bağlı olarak 

Doğmaları ölmeleri,

Ol Allah’ın ilmini,

Akıllılara gösteriyor…

 

Hem bitkilere baksak,

Ömürleri bitip

Ecelleri geldiğinde,

Hepsi arkalarında

Tohumları bırakıyor.

O tohumdan yeniden

Taze fidan çıkıyor!

 

Şu mucize haller,

Bitkilerin her birini

Ayrı ayrı tanıyan,

Hepsini bütünüyle bilen,

Sonsuz ilimli Rabb’ı,

Akla Güneş gibi gösteriyor…

 

Çünkü bitkilerin

Binlerce türü var.

Her birinin özelliği,

Birbirinden ayrıdır!

 

Her birinin başka başka,

Bütün hallerini karıştırmadan,

Birbirine katmadan,

Her birine rızık verip

Hayatını devamlı kılan;

 

Hem hepsine ayrı ayrı

Ecellerini tayin eden

Bir Allah’tan başkası,

Bitkilere karışamaz!

 

İnsan olsun, hayvan olsun;

Hem bitkilerin her hali,

Hak Allah’ın ilmine,

Sonsuz delil olur…

 

Başka, kalan manaları,

Nasip olsa inşallah,

Gelecek hafta söyletsin

Bize Rahman Rab Allah…

 

Sağlıcakla kalınız!

Yusuf ALTINIŞIK

Nogayca/Tatarca dinlemek için lütfen tıklayınız. 

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Mevlid Kandili Hakkında

Mevlid Gecesi / Kandili Hakkında ! Bu yazıdan sonra alttaki başlıkları tıklayarak diğer yazılara da …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Sünnet İtikadımız

Sünnet İtikadımız   Ehl-i Sünnet İtikâdı Nedir?  Hadis-i şerifte, ümmetin 73 fırkaya ayrılacağı, birisi hariç …

Kapat