Ana Sayfa / İLİM - KÜLTÜR – SANAT – FİKRİYAT / Kelimeler & Kavramlar / Ashâb-ı Meş’eme – Ashâb-ı Şimal

Ashâb-ı Meş’eme – Ashâb-ı Şimal

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

ASHÂBU’L-MEŞ’EME

Şeamet ve uğursuzluk getiren değersiz, meymenetsiz, kendilerine ve başkalarına uğursuzluğu dokunan kimseler. Kur’anî anlamına gelince Kur’an’da ashabu’l-meş’eme hayırsız, imansız ve kâfir kimseler için kullanılmıştır. el-Vakıa, 56/9’da bunlardan söz edilmektedir. Burada iman edip birbirlerine sabır ve merhamet duygularını anlatan ve hakkı tavsiye eden müminlerden söz edildikten sonra:

“Bizim ayetlerimize küfreden, inanmayarak nankörlük eden kâfirlere gelince, onlar kitapları sol yanlarından verilecek olan, kendilerine de başkalarına da faydaları olmayan ashabu’l meş’eme olup bunlar uğursuz kimselerdir. ” denilmektedir.

Bunların ahiretteki durumlarının da şöyle anlatıldığını görüyoruz: “Üzerlerine bir ateş bastırılıp kapıları kapanacaktır. ” (el-Beled 90/19). Bu tabirler Allah’a isyan etmiş ahirete inanmayan ashabu’l-Meş’eme’nin ebediyyen Cehennem’de kalacaklarını ifade etmektedir. Ashabü’ş-Şimal, hemen hemen aynı anlamı taşıyan diğer bir Kur’anî tabirdir. (bk. Ashâbü’ş-Şimal).

Şâmil İA

ASHÂBU’Ş-ŞİMÂL

Sol; sol el, sol taraf, uğursuz, bedbaht kimselerdir. Bu tabir Kur’an-ı Kerîm’de Vâkıa suresinin kırk birinci ayetinde geçmektedir. Devamındaki ayetlerin ifade ettiğine göre, ashabu’ş-şimâl, Allah’ı ve ahiret gününü inkâr eden, zevk ve sefalarına düşkün olan kimselerdir. (el-Vakıa, 56/45-47)

Bunların ahirette çekecekleri feci azap şekilleri de aynı surede belirtilmektedir. (el-Vakıa, 56/41-56). Kıyamet gününde amel defterleri sol taraflarından verilir. Bunlara ashab-ı meş’eme de denir. (bk. Ashab-ı meş’eme)

Durak PUSMAZ

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Hisbe, İhtisab – Hisbe Teşkilâtı ve Muhtesib

Hisbe ( الحسبة ) Arapça’da “hesap etmek, saymak; yeterli olmak” anlamlarındaki hasb (hisâb) kökünden türeyen ihtisâb …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
O Ka­dar Yok­luk İçin­dey­di Ağa­bey­ler…

Muzaffer ER­DEM Ağabey Anlatıyor AĞA­BEY­LER O KA­DAR YOK­LUK İÇİN­DEY­Dİ Kİ… “Ön­ce­le­ri yi­ne bir as­ker olan …

Kapat