Ana Sayfa / Hasan ERDOĞAN (Sayfa 3)

Hasan ERDOĞAN

1957 Kastamonu doğumlu. İlk orta lise öğrenimini Kastamonu'da, yüksek öğrenimini Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Tv Bl.1975-1981'de tamamladı. 1979'da sıkıyönetim ve Ecevit zamanında tutuklandı. 12 gün Kastamonu Cezaevinde, 60 gün Mamak Askeri Cezaevinde zahiren suçsuz yattı. Ve siyaseti bırakıp bir tarikata bağlanma kararı aldı. 1979 sonbaharında M.FEYZI Efendi r.aleyh'i ve dolayısıyla Risale-i Nur'u ve dershaneleri tanıdı. 12 eylül darbesinde sonra NURCU'LUKTAN tutuklandı. İnayet-i İlahi ile 4.gün tahliye edildi, 6.6.1981'de o dönemdeki ilk beraat ve eserlerin iade kararını aldı. Askerlik görevini Kıbrıs'ta sakıncalı Asteğmen olarak tamamladı. Yongapan. A.Ş muhasebede işe başladı. Askerde evlendi 3 kızı 1 oğlu oldu.1989-1990 arası 3 donem Kastamonu Meslek Yüksek Okulu'nda işletme finansmanı ve borçlar hukuku dersi verdi. 1991'de gazeteciliğe başladı, sarı basın kartı aldı. 1994-1996 yıllarında İstanbul'da Samanyolu Tv'de çalıştı. Uyuşamayıp ayrıldı. Ve cep telefonu bayiliği yaptı. Biricik oğlu M.FEYZI'nin 13.5 yaşında vefatıyla 2003'te ticareti bırakıp bir nevi inzivaya çekildi. Kısa süreli bazı gazetelerde çalıştı. Çeşitli makaleleri yayınlandı. "Hür adam" filminde fahri danışmanlık yaptı. Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Tv Sinema dalinda Yüksek lisans yapıyor. M.FEYZI Efendi r.aleyh'den duyduklarını kitap ve belgesel, Bediüzzaman Said Nursi hazretleri r.a film ve dizi yapma gayretinde.

Aile: Yangın Var!

Dün akşam Müsiad bünyesindeki UTESAV’da İstanbul emekli başvaizi Mustafa Akgül hocamızın “Mutlu Aile ” konulu konferansını  dinledim. 2 saat çok güzel tesbitler ve çareler anlattı. Çok istifade ettim. Konu İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanuna gelince: -“Facia! Ne olursa olsun, neye mal olursa olsun bundan vazgeçilmeli. Bunu emekli olduğum için …

Devamını Oku »

Atasözleri ve Kelâm-ı Kibar

Ata Sözleri ve Kibâr-ı Kelam  Ata sözleri ve ibretlik hadiseler hiç kaale alınmıyor yeni nesilce.  İbret alınsaydı tarih tekerrür eder miydi.?  Alınmıyor.  Peki alınmayınca ne oluyor? Daha mı iyi oluyor? Reisicumhurumuz “seçimlerden ikazı ve mesajı aldık” dedi.  Aldı mı?  Geçen sürede bunun tezahürü görülmedi. Ayasofya’yı cami olarak açmak meselesi ve …

Devamını Oku »

İhtilaf, ittihad ve uhuvvet

Yirmibirinci Lem’a İhlâs hakkında  Bu Lem’a lâekall her onbeş günde bir defa okunmalı. (Ve yaşanmalı. “İhlas Risalesi okumakla ihlaslı olunmaz.” M. Feyzi Efendi, r.aleyh) ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤٰﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ ﻭَﻟﺎَ ﺗَﻨَﺎﺯَﻋُﻮﺍ ﻓَﺘَﻔْﺸَﻠُﻮﺍ ﻭَﺗَﺬْﻫَﺐَ ﺭِﻳﺤُﻜُﻢْ ٭ ﻭَ ﻗُﻮﻣُﻮﺍ ﻟِﻠّٰﻪِ ﻗَﺎﻧِﺘِﻴﻦَ ٭ ﻗَﺪْ ﺍَﻓْﻠَﺢَ ﻣَﻦْ ﺯَﻛّٰﻴﻬَﺎ ﻭَ ﻗَﺪْ ﺧَﺎﺏَ ﻣَﻦْ ﺩَﺳّٰﻴﻬَﺎ ٭ ﻭَﻟﺎَ …

Devamını Oku »

Ölüm Yok Oluş mu?

Bu hafta birkaç Risale-i Nur talebesi vefat etti. Allah c.c. rahmet eylesin. Amin. Evet dünya iki kapılı bir handır. Dolar boşalır. Tâ kıyamete kadar. Ve yeni bir hayat başlar.  Ebedî. Ya cennet ya cehennem. Bu ebedî hayat bu kısa dünya hayatında kazanılıyor. Cuma günü hutbelerde (ki ülke genelinde aynı hutbe) …

Devamını Oku »

Yaklaşan Son

Bu son 5.8’lik deprem bana 20 yıl önce yaşadığım 17 Ağustos depremini hatırlattı. Benim gibi çoklara da.  Namaz için hazırlanırken başladı. Tekbir getirdim. Neyse ki kısa sürdü. Sokağa baktım komşular dışarı atmış kendini. Sanki ecelden kaçış var. Telefonlar çalışmıyor. Whatsapdan ancak haberleşme oldu. Saniyeler içinde teknoloji pert.  Böyle hallerde herkes …

Devamını Oku »

Nurs Mevlidi ve Şark Gezisi

Ölmeden evvel Üstad Bediüzzaman Said Nursi (r.a) hazretlerinin doğduğu nurlu beldeyi görmeği çok istiyordum. Çok şükür nasib oldu. Hâzâ min fadlı Rabbî. Vesile olan üstadın akrabası Hayrullah Okur oldu. Onun arabası ile gittik, 5 kişi idik. Ve ilk defa tanışıyorduk. Hele Almanya’dan izinli gelen oğlu vasıtasıyla Nurları tanıyan İmdat Bey …

Devamını Oku »

Helâket ve Felâket Asrı

İhtilâf u tefrika endişesi Kûşe-i kabrimde hattâ bîkarar eyler beni. İttihadken savlet-i a’dayı def’e çaremiz İttihad etmezse millet, dağdar eyler beni… Sultan Selim Bedîüzzaman Said Nursi r.a. Hazretlerinin acib bir halinin beyanı.  Dikkat ve teenni ile okuyup anlayalım inşaallah. Ve yıllar önceki teşhis ve tedavi yolları bu zamana da nasıl …

Devamını Oku »

İslâm Davasında Savrulmalar

Asrın imamı Bediuzzaman Hazretleri 13. asrın başında Şam’da Cami-i Emevi’de verdiği hutbede (ki mühim âlimler de var) âlemi İslâmın hastalıklarını teşhis ile sunduğu reçete hâlâ geçerli. Elbette bir hastalığın teşhisi kadar tedavisi de mühim. Risale-i Nur’u tanıdığım 1979 yılında okuduğumda beni etkileyen ve o zaman hem okuyup hem çalıştığım Şeker …

Devamını Oku »

Abdullah Yeğin (rha): Bir nur, sadakat ve tevazu kahramanı

Bir kardeş, vefatının 7 Temmuz 2016 olduğunu bilmeden bir ilhamla yazıp paylaştığı ve benim de iştirak edip müşahede ettiğim hakikatı paylaştım. Buyurun… “Hasan Kardeş, gönderdiğin fotoğraftaki o mübarek şahsiyeti (Abdullah Yeğin ağabeyi) 55 senelik bir mazîiyyetle tanıdığım kadarıyla anlatmağa çalışacağım. Belki cemaatimiz içindeki özellikle son zamanlarda nükseden sıkıntı ve fitnelerin …

Devamını Oku »

İstanbul Seçimi

Siyaset yazmak içimden gelmiyor.  Lakin bu istanbul Büyükşehir Belediye seçimi enteresan bir hal aldı.  Şaibeli bir hal aldı.  Ne kazanan sevindi ne de kaybeden.  Bazı hükümete ayar vermek isteyenler; (ki ben de bazan buna katılıyorum)  “-Eyvah ne yaptık. Kantarın topuzunu kaçırdık” diyenler oldu. Bir de hayatında CHP’ye oy vermeyen, fakat …

Devamını Oku »

Ramazan Halleri

Receb, Şaban derken geldi RAMAZAN.  Bir de seçim girdi araya.  Yazmak gelmedi içimden.  Sanki oruç tutsun kalemim dedim.  Lakin ne mümkün.   Burada yazmasam da günümüzde çoğumuzun mübtelası olduğu sosyal medyada yazdım paylaştım. Allah (c.c.) affetsin. Amin.  Serde az da olsa gazetecilik-yazarlık var. “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan” olmak tehlikesi var. …

Devamını Oku »

Mi’rac Hakîkati

Mi’rac-ı Nebeviyeye dairdir     İHTAR: Mi’rac mes’elesi, erkân-ı imaniyenin usûlünden sonra terettüb eden bir neticedir. Ve erkân-ı imaniyenin nurlarından meded alan bir nurdur. Erkân-ı imaniyeyi kabul etmeyen dinsiz mülhidlere karşı elbette bizzât isbat edilmez. Çünki Allah’ı bilmeyen, Peygamberi tanımayan ve melaikeyi kabul etmeyen veya semavatın vücudunu inkâr eden adamlara Mi’racdan …

Devamını Oku »

Mehmed Feyzi Efendi’nin 30. Vefat Yıldönümü

M.FEYZİ Efendi’nin (r.aleyh) 30.Vefat Yıl Dönümü  Bugün 30 yıl oldu vuslata ereli.  10 yıl sohbetlerinde bulundum.  Hâlâ kulaklarımda.   “Sahabe efendilerimiz kulaktan sıvarıldı. Sohbette insibağ vardır” derlerdi.  Çok şükür ve hamdü senalar olsun Rabbime. İstifade etmek nasib oldu.  Risale-i Nur’u ve üstad Bediüzzaman Said Nursi (r.a.) Hazretlerini tanımama vesile oldular. Haza …

Devamını Oku »

Ölüm Hakikati – 2

Ölüm en büyük nasihatçı. Bu hususta bir çok Âyet-i Kerime ve Hadis-iŞeriflerde zikrediliyor. Kabir ziyareti de bunun için. Ecdadımız bunun için kabirleri camilere yani hayatın merkezine koymuş. Şimdi ise ölümün zahirî yüzünü görmemek için şehir dışında mezarlıklar. Ecel gizli olmasıyla her an gelebilir. Bundan kaçış yok. Ölüme korku ile değil …

Devamını Oku »

Ölüm Hakîkati

İnsan bir yakını hele evladı vefat edince ölüm hakikatı ile yüzyüze geliyor.  Dünyanın fani yüzünü görüp yüzünü âhirete çeviriyor. İman sahibi için daha geçerli olsa da herkes “ölüm” karşısında çaresiz elim bir elem duyuyor. Ehl-i iman ebedî bir hayata inandığı ve bir gün kendi de öleceğini bilerek daha metanetli oluyor. …

Devamını Oku »