Muammer Erdoğan, Erzurum nur fabrikasından mezun olmuş, boş durmak, koşturmaktan Vahdet Abi gibi zevk ve enerji alan bir insandı. kafasına koyduğu şeyi gerçekleştirmek için engel tanımaz, ezer geçer istediğini yapardı. Bediüzzaman Ankarada dört yüz talebem var, ben dört kişi ile çalışıyorum demiş. O o dört kişiden biriri. Birdi ama karakterdi, kendi kanunları ile çalışır kimsenin uygulamasına karışmaz kendi bildiğini makul olmak şatıyla okurdu. Muammer Abi, ömür yetse yüz yaşında yine aynı hızla koşardı. Digergam bir insandı, kendi için değil memleket, millet, dava için yaşardı. Dava kelimesi onun dünyasının benzini idi,davanın ülkenin selametinin peşinde idi, tıpkı Vahdet Abi gibi hızlı araba sürer, her gittiği yere manevi bir yardım ünitesi kurmak için özel gayret sarfederdi. En sevmediği şey menfaat için kendini dünyanın alayişine kaptırmış insanlardı, onun değer felsefesi memleketi milleti ve davası idi. Dava dedin mi akan su durur, her türlü maniayı ilâhî bir hızla aşardı. Diyarbakır’da o tipi gibi iklimde o etrafına birçok insan topladı onları etrafınla topladı, onlara gayret ve hizmet aşkı aşıladı. Tenbellik, tenperestlik onun nefret ettiği şeylerdi. İnsanları davaya sadakatları ile ölçerdi.ideal bir adamdı, onun gibi çok insan yok kendi kabuğunu bile dolduramayan insanlarla birlikte yaşamak istemez, etrafındaki insanları da kendi gayretine ve hızına göre alıştırırdı. En hantal tipler onun yanında gayretli insanlara dönüşürdü.
- On Dokuzuncu Söz Üzerine - 26 Eylül 2023
- Bir Gece Şiiri - 22 Eylül 2023
- Bülbül Şiiri / Mehmet Akif ERSOY - 11 Eylül 2023
- Hizmet Rehberinden – 2 - 3 Eylül 2023
- Malazgirt Savaşı ve Türk – Kürt Kardeşliği - 26 Ağustos 2023
- Hizmet Rehberinden - 24 Ağustos 2023
- Hikmet-i Amme, Umumî Hikmet - 17 Ağustos 2023
- Güzellik ve Peygamber - 13 Ağustos 2023
- Güzel ve Estetik Yorumlar - 11 Ağustos 2023
- Bakmak, Görmek ve Göstermek - 9 Ağustos 2023