Ana Sayfa / Yazarlar / Biraz da Şiir (Hamiyet ve irade, gayret şiir ve cümleleri)

Biraz da Şiir (Hamiyet ve irade, gayret şiir ve cümleleri)

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Hamiyet ve irade, gayret şiir ve cümleleri 

Başıboş

Vatanımda sular akar, başıboş
Herkes, birbirini kakar, başıboş.

Bozkırlardan topal bir tren geçer;
Çocuk, merkep, öküz bakar, başıboş.

Yanmaz da yürekler, güneşe atsan;
Bir kibrit, bir orman yakar, başıboş.

Tarih, kutuplara kaçmış bir fener,
Buz denizlerinde çakar başıboş.

Yirmi dokuz harflik sözde aydınlar,
Yafta yazar, isim takar, başıboş.

Allahım sen acı bu saf millete!
Akşam yatar, sabah kalkar, başıboş…

Necip Fazıl Kısakürek

***

Murabba

Değişmez fen mi vardır müstakar eşyâ mı kalmıştır

Değişmez fen mi vardır müstakar eşyâ mı kalmıştır

Delili sâbit olmuş binde bir da’vâ mı kalmıştır

Deme insâna ma’lûm olmadık ma’nâ mı kalmıştır

Eğer meçhûl ararsan her işin encâmı kalmıştır

 

Memâtı görmedim ömrümde bir inkâr eder mezheb

Fenâdır bir fenâ dünyâdayız intâc-ı her matleb

Firaak u haps ü nefyi kadr ü nâmûsumla gördüm hep

Cihânın bin belâsından bana pervâ mı kalmıştır

 

Sipihrin bahtını ikbâlini hep pây-mâl ettim

Hamiyyet mesleğinde terk-i evlâd ü iyâl ettim                       

Hayâtımdan muazzezken vatandan infisâl ettim

Sebât ü azme hâil bir denî dünyâ mı kalmıştır

 

Musırrım sâbitim tâ can verince halka hizmette

Fedâkârın kalır ezkârı dâim kalb-i millette

Denir bir gün gelir de sâye-yî feyz-i hamiyyette                     

Kemâl’in seng-i kabri kalmadıysa nâmı kalmıştır

Namık Kemal

***

Umut

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken çöp kamyonları,
Ölüleri toplar kaldırımlardan,
İşsiz ölüleri aç ölüleri.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken köylü aile,
Erkek kadın eşek ve karasaban,
Sabana koşulu eşekle kadın,
Toprağı sürerler toprak bir avuç.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken ölür bir çocuk.
Bir japon çocuğu Hiroşima’da,
On iki yaşında ve numaralı,
Ve ne boğmacadan ne menenjitten.
Ölür bin dokuzyüz elli sekiz de,
Ölür bir japon çocuğu Hiroşima’da
Dokuzyüz kırkbeşte doğduğu için.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar doğar güneş doğarken
Ve güneş doğarken tombul bir adam,
Yatağından çıkar dalgın giyinir.
‘Bugün kimi kime gammazlamalı,
Amirin gözüne nasıl girmeli’.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken zenci şoförü,
Ağaca asarlar yol kıyısında,
Gazyağına bulayarak yakarlar.
Sonra kimi kahve içmeye gider,
Kimi saç tıraşı olur berberde,
Kimi dükkanını açar erkenden,
Kimi genç kızını öper alnından.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar doğar güneş doğarken,
Ve güneş doğarken güneş doğarken
Ve güneş doğarken mahpus kadını
Kayışla masaya bağlı sırtüstü,
Çıplak memeleri al kan içinde,
Sorguya çekilir bir bodrumda.
Sorguya çekenler cigara içer,
Biri yirmisinde altmışlık biri
Gömlekleri terli kollar sıvalı,
Ve kum torbaları elektrodlar.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneşdoğarken gülyaprağına,
Uçak alanından sessiz pilotlar,
H bombası yükler tepkililere.
Ve güneş doğarken güneş doğarken,
Otomatik silahlarla biçilir üniversitelilerle işçiler.
Akasya ağaçları bulvarın,
Pencereler, balkondaki saksılar…

Ve güneş doğarken devlet adamı,
Konağına döner bir ziyafetten.
Ve güneş doğarken kuşlar ötüşür.
Ve güneş doğarken güneş doğarken
Genç bir ana bebesini emzirir.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken ben bir geceyi,
Bir uzun geceyi gene uykusuz
Ağrılar içinde geçirmişimdir.
Düşünmüşümdür hasretliği ölümü.
Seni, memleketi düşünmüşümdür
Seni, memleketi ve dünyamızı.

İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken hiç umut yok mu?
Umut, umut, umut…
Umut insanda.

Nazım Hikmet

***

Kur’an’ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa cenneti de istemem (Bediüzzaman)

Rahat zahmette zahmet rahattadır (Bediüzzaman) 

Fıtraten müteheyyiç olan insanın rahatı say ve cidaldedir (Bediüzzaman)

Yeis mâni-i her kemaldir (Bediüzzaman) 

***

Din çalış dedi çalışmadın yattın 

Sonra bir tevekkül sokuşturup araya 

Zavallı dini çevirdin maskaraya 

Mehmet  Akif

***

Varsın kül olayım Kerem gibi.. 

Sen yanmazsan ben yanmazsam 

Ya kim yansın 

Yansın ki karanlıklar aydınlansın

Nazım Hikmet’ten mülhem

***

Mehmed’im, sevinin, başlar yüksekte;
Ölsek de sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!

Necip Fazıl KISAKÜREK

***

Aynalar Yolumu Kesti

Aynalar, bakmayın yüzüme dik dik;
İste yakalandık, kelepçelendik!
Çıktınız umulmaz anda karsıma,
Başımın tokmağı indi başıma.

Suratımda her suç bir ayrı imza,
Benmişim kendime en büyük ceza!
Ey dipsiz berraklık, ulvi mahkeme!
Acı, hapsettiğin sefil gölgeme!

Nur topu günlerin kanına girdim.
Kutsi emaneti yedim, bitirdim. 

Doğmaz güneşlere bağlandı vade;
Dişlerinde, köpek nefsin, irade.

Günah, gunah, hasad yerinde demet;
Merhamet, sucumdan aşkın merhamet!
Olur mu, dünyaya indirsem kepenk:
Gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk?

Çıkamam, aynalar, aynalar zindan.
Bakamam, aynada, aynada vicdan;
Beni beklemeyin, o bir hevesti;
Gelemem, aynalar yolumu kesti.

Necip Fazıl

***

Hakk-perestim arz-ı ihlâs itdiğim dergâh bir
Bir nefes tevhîdden ayrılmadım Allâh bir

Muallim Naci

***

Münâcât

İlâhî cihân-âferîn zü’l-celâlim

Şuhûd-î rübûbiyyetinde avâlim

Temâsîl-i erteng-i pür-hikmetindir

Kerîm ü kerem-dîde, mazlum ü zâlim

Huzurunda mahsût-i kalb ü lisânım

Hurûşân-sirişkim, perîşân-mekaalim

Ne hacet var izhâr-ı acz ü niyaza

Bütün iftikarım, bütün ibtihâlim

Muammâ-yı dil bir garîb âferîde

Ne mecnûn ne âkil ne câhil ne âlim

Bilen varsa sensin nasıl nüshayım ben

Bana verdi hayret gumûz-î mealim

Nasıl i’timâd eyleyim mâ-sivâya

Ki her bir demimdir dem-î intikaalim

Beka yoksa dünyâda ukbâda vardır

Benim var mı yoktur demek ihtimâlim

Eder rûh-i Nâcî şu ikrarı tekrar

Masûnü’z-zevâlim, Masûnü’z-zevâlim

Senin lûtf-i vâlânı gözler ümîdim

Senin kurb-i â’lânı özler hayâlim

Şu hâlim olur belki gufranı câlib

Olur belki gufranı câlib şu hâlim


Muallim Naci

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
İstanbul üçüncü fethini bekliyor

İstanbul’un fethinin, Peygamber Efendimiz (asv) tarafından teşvik edilmiş olması ve onun övgüsüne bir Türk komutanın …

Kapat