Bir Hatıra:
Gâvur Bizi Müslüman Etti
Uzun yıllar Almanya’da kalmış bir hacı amca şöyle anlatmış:
“Bizi gâvur Müslüman etti oğlum. Nasıl etti dersen şöyle: Biz Almanya’ya giden ilk Türk kafilesindeydik. Oraya vardığımız ilk günlerde, kaldığımız yere bir Alman fabrikatör geldi ve fabrikasında çalışmak için adam istediğini söyledi.
Özellikle de “Ben orta Anadolu’dan gelmiş kimseler istiyorum” dedi. Ben ve bazı arkadaşlarımız kalktık. Adam arabasıyla bizi aldı, fabrikasına götürdü. Önce bize fabrikayı gezdirdi, fabrikayla ilgili bilgiler verdi. Bizi gezdirirken adamın halinde bir gariplik sezdik. Adam sanki bir şeyler söylemek istiyor da söyleyemiyor gibiydi. Sonra duramadı “Ya siz namaz kılmıyor musunuz? Namaz vakti geçecek” dedi. Biz şaşırdık “Namaz kılmak için mescid olması lazım” dedik. Adam “Var” dedi. Bizi aldı mescide götürdü. Buraya Müslüman Türkler gelecek diye adam hususi bizim için mescit hazırlamış. Üstümüz temiz değil felan dedik, bu sefer de duş alma yerlerini, abdest yerlerini gösterdi. Biz utanma belasıyla birkaç kişi namaza başladık.
Bir gün bir inşaatta çalışıyorduk. Öğle vaktinde inşaatın altında oturmuş yemek yiyorduk. Fabrikatör çıktı geldi. Bizimle bazı şeyleri konuştu. O sırada bir arkadaşın önünde bira şişesi vardı. Tercüman aracılığıyla ona “Sizin dininizde bira haram değil mi?” diye sordu. Arkadaş da “Bu taş binanın altında Allah beni görmez” dedi. Biz de gayrı ihtiyari güldük. Adam kendisiyle alay edildiğini sandı ve öfkelendi. Tercüman araya girip işçinin sözünü aktardı. Duydukları onu daha beter kızdırdı. Bize döndü “Bu adam sizin dininizle alay ediyor, Siz buna nasıl gülüyorsunuz? Siz böyle bir Allah’a mı inanıyorsunuz?” dedi. Sonra da “Ben Anadolu’nun ortasından adam istedim. Bu Yahudi nerden çıktı?” dedi. Arkadaşın vizesini iptal ettirip, Türkiye’ye göndermek istediyse de, biz yalvar yakar vazgeçirdik. Neyse ona başka bir fabrikada iş bulduk da kurtuldu. Ya işte böyle! Gavur bizi Müslüman etti.”
Kıymetli kardeşim!
Gâvur bizi Müslüman etmeden önce, biz İslam’ı yaşayalım ve onları Müslüman edelim. Aksi halde ileride pişman oluruz da, bu pişmanlık işe yaramaz.
Kaynak: İdris Tüzün, Allah’ım Bana Namaz Kılmayı Nasip Et
- Mehmet Nuri BİNGÖL”ün Edebî Yolculuğu - 30 Ağustos 2024
- Risale-i Nur’da ve Hatıralarda Kurban Bayramı - 15 Haziran 2024
- Ramazan’dan Sonra - 24 Nisan 2024
- Ramazan Bayramı ve Peygamber Efendimizin Bayramı - 9 Nisan 2024
- Kadir Gecesi ile İlgili Yazılar - 5 Nisan 2024
- Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI - 30 Mart 2024
- Peygamberimizin (asm) İtikâfı - 29 Mart 2024
- Aydınların Dilinden Bediüzzaman Said Nursî / Vefatının 64. Sene-i Devriyesi Hatırasına (video).. - 25 Mart 2024
- Sükûtun Zarâfeti / İmam Süyutî - 23 Mart 2024
- “Oruç, Bıçağa Gerek Duyulmayan Bir Ameliyattır.” - 20 Mart 2024