Ana Sayfa / Yazarlar / Bozkurt’ta Gördüklerim

Bozkurt’ta Gördüklerim

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Dün Bozkurt’ta hem felaketi, yıkımları, acıları hem de devletimizin ve milletimizin büyüklüğünü gözlerimle gördüm..

Müthiş bir afet yaşanmış.
Ancak bu afetin izlerini bir an önce silmek için de müthiş çalışmalar var.
Bozkurt mahşer yeri gibi.

AFAD, Kızılay, Diyanet Vakfı, HAK İnsanî Yardım Vakfı, IHH, Deniz Feneri, Beşir Derneği, Hayrat Vakfı, Can Suyu, AGD, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi ve göremedigim belki başka pek çok hayır ve yardım kuruluşu yanısıra yardıma koşan hayırsever vatandaşlarımız canla başla yaraları sarmaya, acıları dindirmeye, afetzedelere yardıma koşuşturuyorlar..

İlk günden beri orada olup yatak ve doğru dürüst uyku yüzü görmeden çalışan koşuşturan insanlar..
Arabalarında, camilerde yatak yüzü görmeden bir köşeye kıvrılıp iki-üç saatlik uykularla idare eden, yorulmak, usanmak nedir bilmeden, kaç gündür evlerini, çoluk çocuklarını, işlerini güçlerini bırakıp koşuşturan insanlar, insanlarımız..

Ülkemizin bütün şehirlerinden gönderilen-görevlendirilen yardım ekipleri..
İl Özel İdareleri, belediyeler, bakanlıklara bağlı kurum ve kuruluşların makine ve ekipmanları..
Kamyonlar, kepçeler, ambulanslar, iş makinaları..
Askerlerimiz, polislerimiz..
Herkes arı gibi koşturuyor..
Aşevleri sürekli yemek, çay, su ve erzak dağıtıyorlar..

İçişleri Bakanımız sayın Süleyman Soylu sıradan bir görevli gibi bazan yalnız, bazan görevli personellerle birlikte sürekli iş başında, sürekli koşuşturmakta..
Bozkurt sokaklarında yürürken tanıdık biri geçti yanımızdan.
Yanımdaki arkadaşa; yanımızdan geçeni tanıyorum ama çıkartamadım, bu kimdi diye sordum.
Şaşırdı, gülümsedi ve İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu dedi.
Arkadaşım tanımasa ben tanıyamayacaktım..
Sürekli ekranlardan gördüğünüz ve sürekli uçaklarla, konvoylarla geziyorlar diye itham edilen bakan, ayağında çizme, başında şapka yanında iki kişiyle sokaklarda koşturuyordu.
Gurur duymadım değil.
Birkaç gündür orada olan arkadaşlar sayın bakanın neredeyse her gün pek çok kurum personelinden bile önce geldiğini, sürekli koşuşturduğunu, organizasyondaki aksaklıkları çözmek için adeta çırpındığına şahit olduklarını ifade ettiler..

Buna rağmen eksik aksak yönler yok mu?
Elbetteki vardır..
Öncelikle çok kalabalık.
Arabasına dört koli su koyup yardım götürüyorum diye ilçeye girmeye çabalayan insanlar yüzünden trafik tıkanma noktasına geliyor zaman zaman.
Çalışma ekiplerinin işi zorlaşıyor.
Bozkurt’a üs kurmuş Kızılay, Kastamonu Belediyesi ve AFAD depolarına teslim etmek yerine yardımlarını bizzat götürmek, ilçedeki durumu gözleriyle görmek isteyen insanlar oradaki trafiği ve organizasyonu kilitliyorlar.

Oradaki kurumların malzeme depoları zaten dolu olduğu için bazan gelen düzensiz yardımları alamıyorlar.
Yardım sahipleri de kendileri dağıtamıyor, teslim edecek bir yer de bulamıyorlar..
Yol kenarlarına bırakılmış su, ekmek ve başka başka yardım kolileri gördük.
Afet bölgesine yakın yerlere, yakın ilçelere depolar kurulup yardımların oralarda tutulup ihtiyaca göre ve görevliler eliyle ilçeye sokulmasında fayda var diye düşündüm.

Yardım kuruluşlarını tek tek dolaşarak alışverişe çıkar gibi evlerinin market ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan insanlar gördük. Kuru gıda, temizlik malzemeleri, su taşıyorlar evlerine.
Hiç bir dükkanın sağlam kalmadığı ilçede bu durumun da normal olduğunu düşündüm..
Afeti fırsata çevirmek isteyenlerin olabileceği de aklımdan geçmedi değil. Ama hüsnü zan etme fikrim ağır bastı.

Büyükçe bir market çadırı inşa edildiğini sevinerek gördüm.
Sanıyorum izmet vermeye başlamıstır bile. Çünkü ekip saat gibi tıkır tıkır, organize bir şekilde çalışıyordu, işi bildikleri her hallerinden belliydi.
İlçede bölge bölge su ve elektrik sıkıntısı devam ediyordu.
Bunlara ilaveten acil çözüm bulunması gereken sorunların başında tuvalet ve banyo sıkıntısı geliyordu.
Günlerdir oralarda hizmet eden insanların duş alabilecekleri bir yerin olmayışından bahsediliyordu sıklıkla.
Her geçen gün şartların bir adım daha normalleşneye yaklaştığı ilçemizde umarım en kısa zamanda her şey düzene oturur, insanlar acılarını yüreklerine gömerek yarınlarını kurmak adına normal hayatlarına dönerler.

Akşam namazından sonra eşini, oğlunu ve üç torununu selde kaybeden bir teyzemizin evini ziyaret ettik.
Eşini ve üç torununu ebediyete uğurlamış, oğlu ise halen kayıp.
Tarifsiz bir acı, büyük bir imtihan..

Buna rağmen metanetlerine hayran olduk.
İmanın ne büyük güç ve teselli kaynağı olduğuna şahitlik ettik.
Eşinin, evladının ve torunlarının dışardan bakınca feci gibi görünen ölümlerinin aslında büyük bir mükâfat olduğuna, sonuçları itibariyle kazançlarının çok büyük olduğuna iman ediyorlar.
Kaybettiklerinin gerçekte kaybolup gitmediklerine, Peygamberimizin müjdeledigi manevi şehidlik makamına kavuştuklarına inanıyorlar ve bu inanç ve ümitleri yürek yangınlarına su serpiyor, teselli ve manevi güç veriyor.

Her gün binlerce günahın hücumuna muhatap olarak kısacık dünya hayatının sonunda ahiret saadetini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya iken ciğerparelerinin bu acı ölümleri vesilesiyle Peygamberlikten sonra ulaşabilecek en yüksek makamlardan biri olan şehidlik makamına ulaşmış, sonsuz bir saadeti, sonsuz Cenneti kazanmış olduklarına; ahirette onların şefaatlerine ererek, onlar vesilesiyle Cennete gireceklerine ve ebediyyen bir daha ayrılmayacaklarına olan inançlarının onlara gerçek anlamda teselli ve dayanma gücü verdiğini, acılarını binler misli hafiflettigini gördük, hayran olduk.

Alemlerin Rabbi olan Allah’a sığınıyor, O’na yöneliyor, O’ndan kendileri için sabır, vefat eden canları için bol bol rahmet diliyorlar..
Bizler de Kur’an okuduk, dualar ettik, sabır diledik..

Neticesi şehidlik olan bu güzel ölüme bu güzel sabır çok yakışmış..
Rabbi Rahimimiz afette canlarını kaybeden tüm kardeşlerimizi sonsuz rahmetiyle kuşatsın, rahmetini, merhametini esirgemesin.
Canlarından ve mallarından eksiltilerek imtihan edilen afetzede kardeşlerimize sonsuz sabır, sonsuz ecir ve mükafat, hem dünyada hem ahirette hesapsız nimetler, saadetler ihsan eylesin.
Yaralı kardeşlerimize de acil şifalar ihsan eylesin.

Oğuz Candarlı

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Kâinat Merhametle Başlar

Ey af ve mağfireti her zaman en güzel mertebede tecellî eden Erhamürrâhimîn! Kur'an ayetlerini içeren …

Kapat