Ana Sayfa / İLİM - KÜLTÜR – SANAT – FİKRİYAT / Kelimeler & Kavramlar (Sayfa 13)

Kelimeler & Kavramlar

Hasâisü’n-Nebî nedir?

Hasâis kelimesi, “bir şeye veya bir kimseye sadece onda bulunan bir özellikle üstünlük nisbet etmek” anlamındaki hass (husus) mastarından isim olan hâssıyyetin çoğulu olup “meziyetler ve üstün özellikler” demektir. (Lisânü’l-Arab, “hşş” md.) Hasâisü’n-Nebînin Kur’an ve Sünnet’te birçok delili vardır. Özellikle Ahzâb sûresinin yarısı (28-59) Resûl-i Ekrem aleyhissalatü vesselama ait hükümlerden bahseder. Yine Resûlullah’a gece namazı kılmasını emreden âyette “sana mahsus …

Devamını Oku »

Musahere / muhatene ve hurmet-i musâhere nedir?

Sıhrî hısımlık, evlenme yoluyla meydana gelen akrabalık; kadının kan hısımlarıyla koca arasında kurulan akrabalık. “Sıhr” kelimesi sözlükte “damat” ve “enişte” anlamlarına gelmektedir. Buna göre, bir kimse kızının veya kızkardeşinin evlenmesiyle kayınpeder ve kayınbirader olarak o kişinin sıhrî hısmı olur. Musahere; kan bağından değil, akidten doğan bir hısımlık şeklidir. Karı kocadan …

Devamını Oku »

Zıhar nedir?

Zıhâr, fıkhî terim olarak: Erkeğin kendi karısını veya onun boynunu ya da yarısını veya üçte birini, kendisine nikâhı ebediyen haram olan bir kadına veya o kadının bakılması caiz olmayan bir organına benzetmesidir. Bir kimsenin karısına “sen bana anamın sırtı gibisin” diyerek, onu kendisine haram kılması. Zihar, “zehr” kökündendir, kelime anlamı …

Devamını Oku »

Resûl-i Ekrem’in Mûcizeleri ve Mûcizenin Mânası

Peygamberlerin ortaya koyduğu olağanüstü hâdiselere mucize denmesinin sebebi, peygamber olmayanların, bunların bir benzerini ortaya koyamadıkları içindir. Mûcize iki kısımdır: Biri, insanoğlunun yapabileceği hâlde yapamadığı mûcizeler. Allah Teâlâ peygamberinin hak olduğunu ve doğru söylediğini göstermek için, diğer insanları o mûcizenin bir benzerini meydana getirmekten âciz bırak­mıştır. Meselâ Yahudilerin ölümü temenni edemeyişleri, …

Devamını Oku »

Nübüvvet davasının delili: Mucize

1. Genel Olarak Nübüvvetin ispatının ancak mucizeler ile sabit olacağını1 belirten Bediüzzaman’a göre mucize, Allah’ın alışılmış tabiat kanunlarının dışında2 ve meydana gelmeden önce bildirdiği,3 vasıtasız, doğrudan doğruya kendi fiilî olup4 elçisinin davasını fiilen tasdiktir.5 Bir padişahın huzurunda “padişah beni şu işle görevlendirdi” diyen birinden doğru söylediğine dair delil istenildiğinde, padişahın “evet” demesi, nasıl o kişinin …

Devamını Oku »

Muhadramûn nedir, kimlerdir?

MUHADRAMUN Rasulullah (s.a.s), zamanında yaşayıp müslüman olduğu halde, onu görme fırsatına kavuşamayan kimseler. Edebiyatta, ömrünün yarısını câhiliye döneminde, diğer kısmını da müslüman olarak geçirmiş olan şâirler. Arapça “hadrama” kökünden türetilmiş olan “muhadram” kelimesinin çoğuludur. Hz. Peygamber (s.a.s) devrinde müşrik Arap kabilelerle müslümanlar arasında savaş yapıldığı zaman, bu kabileler içindeki müslümanlar, …

Devamını Oku »

Peygamber Efendimizin (asm) isimleri ve sıfatları: Esmâü’n-Nebî

1. Yazı ALLAH RESULÜ HZ. MUHAMMED’İN (S.A.V) MÜBAREK İSİMLERİ     Esma, Canlı cansız her bir nesnenin, varlığın bir ismi vardır. Allâh’u Teâlâ, Hz. Âdem (a.s)’i yarattıktan sonra ona, eşyaların, çevresindeki varlıkların isimlerini ve insana has bir eylem olarak konuşmayı öğretmiştir. (Bakara Suresi,31)     O günden itibaren insanlar konuşmuş, eşyaya, insanlara ve …

Devamını Oku »

Mızraklı İlmihâl (Metin)

بسم الله MIZRAKLI iLMiHAL Yayıma hazırlayan İsmail Kara Çıdam Yayınları Kaynak Kitaplar 1 Dizgi – Kapak: Ayçan Grafik Baskı-Cilt : Bayrak Matbaası Birinci Baskı : Kasım 1989 İkinci Baskı : Nisan 1990 Çatalçeşme Sk. Üretmen Han Kat:l No:106 Cağaloğlu/İSTANBUL Tel: 513 65 16 selam.org İÇİNDEKİLER Sunuş Önsöz 1. Namaz 2. …

Devamını Oku »

İrticâ’ın Hikâyesi

İRTİCA HİKÂYESİ I- Kelimenin terim olarak doğuşu Arapçada irtica kelimesi bugün kullandığımız anlamda kullanılmıyordu. Kamusda irtica geri dönme anlamındadır. Bir de deveyi sattıktan sonra bedeli ile yararlı bir nesne alma anlamına gelir. Oysa biz irtica’ı duyduğumuzda nevrimiz döner, bu kelimeye hiç de iyi bir anlam yüklemeyiz. Dönme; her zaman kötü …

Devamını Oku »

Hadis Kitapları ve Hadis Arama Yöntemi

HADİS ARAŞTIRMA METODU 1. Hadisi Konusuna Göre Arama Aradığımız hadisin hangi konuya ait olduğunu bildiğimizde konularına göre tertip edilmiş hadis kitaplarında rahatlıkla bulabiliriz. Ancak aradığımız konunun hadis kitaplarında Arapça hangi başlık altında bulunacağını bilmemiz gerekmektedir. Hadis kitaplarında ana başlıklara genelde kitab (كتاب), alt başlıklara bab (باب) ismi verilir. Konularına göre …

Devamını Oku »

Selâ, anlamı ve Selâ okumanın tarihçesi hakkında

SALÂ NEDİR? ÖNCESİNDE VE OSMANLI’DA SALÂ VERME GELENEĞİ NASILDI? Salâ, yurdumuzun birçok şehrinde Pazartesi ve Perşembe geceleri okunuyor. Hatta bazı yerlerde her vakit… Salâ, mahiyeti unutulmuş çok incelikli bir gelenek… Peki Salâ nedir? Neden okunuyor? Dinleyene neden hüzün veriyor? Osmanlı’da salâ verme geleneği nasıldı? Arapça’da “duâ” ve “namaz” anlamlarına gelen salâ (salât) …

Devamını Oku »

Müşkilü’l-Kur’an

Makale: Doç. Dr. Yakup ÇİÇEK Önemli Not: Makaleyi; dipnotları, kaynakları; âyetlerin, Arapça ibarelerin aslını görmek; muhtemel imlâ hatalarına maruz kalmamak için pdf formatında alttaki başlığı tıklayıp indirerek okumanızı tavsiye ederiz. Müşkilü’l-Kur’an Kur’an-ı Kerim ayetleri arasında ilk nazarda var görülen ihtilaf ve tenakuz keyfiyetine “Müşkilu’l-Kur’an” denir. Aslında Allah’ın kelamında herhangi bir …

Devamını Oku »

Hacr (Hacir), Mahcur / Kısıtlı Nedir?

Men etmek ve kısıtlamak. Aynı kökten hicr; akıl, yakınlık, hısımlık, men etmek ve himaye anlamına gelir. Terim olarak hacr; İnsanı maldan tasarruftan men etmektir. Hanefîlerin tarifi şöyledir: Hacr; bir kimseyi belli sebeplerden ötürü kavlî tasarruflarından ve yaptığı akitlerin bağlayıcı olmasından alıkoymaktır. Hacr altında bulunan kimseye “kısıtlı (mahcûr)” denilir. Kısıtlı kimse …

Devamını Oku »

Eyyâm-ı Ma’dûde nedir?

Sayılı günler. Kur’an’da bilhassa Ramazan ayı ve Kurban Bayramı’nda teşrik tekbirlerinin alındığı günler için kullanılan bir tabir. Kur’an-ı Kerîm’de orucu emreden ayet-i kerimede şöyle buyurulmaktadır: “Ey iman edenler, sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi, korunasınız diye oruç sizin de üzerinize yazıldı. Sayılı günler olarak…” (el-Bakara; 2/183, 184). Bu sayılı günlerin hangi …

Devamını Oku »

İslam Tarihinin En Önemli İlmî Faaliyeti: Rıhle

İSLÂM TARİHİNİN EN ÖNEMLİ İLMÎ FAALİYETİ: RİHLE Halime YILDIZ İstanbul Müftülüğü/Başvaiz İlk müslümanlar, dinin anlaşılması (bilgi) ve yaşanmasında (uygulama) Hz. Muhammed’in söz, fiil ve ikrarlarını hem yol gösterici, hem açıklayıcı hem de hüküm koyucu olarak benimsediler. Hadisleri, dinî delillerin Kur’ân’dan sonra ikinci ana kaynağı olarak ele aldılar. İnandıkları peygamberleri, özel …

Devamını Oku »