Ana Sayfa / RİSALE-İ NUR & BEDİÜZZAMAN / Risale ve Bediüzzaman Üzerine / “Cefasını Değil Sefasını Çek” ve “Pencerelerden Seyret İçlerine Girme” Ne Demektir? / Hulûsi YAHYAGİL (rha)

“Cefasını Değil Sefasını Çek” ve “Pencerelerden Seyret İçlerine Girme” Ne Demektir? / Hulûsi YAHYAGİL (rha)

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

ÜÇ SUALİN CEVABIDIR.

اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ

Sual 1. 20. Mektup dördüncü kelimede neden “manen sevdiğin” diyor?

Cevap 1. 

a) Kâinatın bütün zerrat ve mevcudatı, lisan-ı mahsusları ile Hâlıkı tesbih ederler. Yani noksan sıfatlardan tenzih ve kemal sıfatlarıyla muttasıf olduğunu ilan ettikleri,

b) Secde suresi 7. ayetinde Allah her şeyi en güzel bir surette yaratmış olduğu, güzel ise sevilir ve sevilmeye layık olduğu,

c) Büyük küçük tefrik etmeden, eşyaya mana-yı harfi ile yani kimin mahlûku, kimin masnuu olduğunu düşünmek, bakmak gerektiği,

d) Cenab-ı Hak yarattığı her şeyde çeşitli nimetlerini izhar ederek o nimetlerden in’ama ve in’amdan mün’ime intikal etmek suretiyle tefekküri ibadete sebep olduğu için manen sevilir.

Sual 2. “Cefasını değil sefasını çek” ne demektir?

Cevap 2. Bu âlemde hiçbir şey kararında kalmadığı, daimî tebeddül, tagayyür ve tahavvüle mâruz kaldığı ve bu faaliyetin mutasarrıf-ı hakîkîsi olan Allah’ın emir ve iradesi ile olduğunu düşünerek, her işi hikmetli olan Allah’ın icraatının da hikmetli olması lazım geleceğine binaen; iyiyi almak, kötüyü atmak yani zahiri çirkin görünen şeylerde bile gizli hikmeti var olduğunu anlayarak cefa çekilmemek, sefasını çekmek lazım geldiğini anlamak demektir.  

Sual 3. “Pencerelerden seyret, içlerine girme” ne demektir?

Cevap 3. Yani ibretle bak ki; Hâlikın Celâl veya Cemâl isminin tecellisini göresin. Ve Celali içinde Cemali, Cemali içinde de Celali bulunduğunu anlayasın. Evet, kahrı, gadabı içinde lütfu ve lütfu içinde de kahrı vardır. Bir misal; Kahır tecellisi ile zelzele ile bir kimseni evini yıkar. Ölen imanlıya şehadet mertebesini vermesi, kahrı içinde lütfudur. O kimsenin fani malını sadaka yerine kabul edip bakiye tebdil etmesi de yine lütuftur.

Cemali içinde Celali olduğuna misal; Bir çiftçiye mahza lütuf olarak bir yıl bol mahsul verdirir.  Fakat o çiftçi bu lütfu teşekkürle karşılamaz da israfa, sefahate girerse o şükürsüzlüğü ile kendisini kahır ve gadaba layık kılar. 

Sûre-i Yunus 107. ayetinde “Eğer Allah sana bir zarar eriştirirse o zararı ancak Allah kaldırabilir. Eğer Allah sana bir hayır murat ederse o hayrı geri çevirecek, önleyecek kimse yoktur.”

İbrahim Hulusi Yahyagil

hulusiyahyagil.com

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin Manevî Hayata Hizmetleri

Üstad Said Nursi’nin Manevi Hayata hizmetleri   Bedîüzzaman Hazretleri hayatını ‘eski Said’ ve ‘yeni Said’ …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Takvanın Kur’an-ı Kerim’de zikredilen 15 fazileti

Sinan YILMAZ Takva, kişinin günahlardan son derece sakınmasıdır. Takvanın Kur’an-ı Kerim’de zikredilen on beş fazileti vardır …

Kapat