Ana Sayfa / Yazarlar / Deliler Koğuşu

Deliler Koğuşu

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

DELİLER KOĞUŞU

“Gün geçer, ömür tükenir; deli sevinir ki bayram geliyor.”

Atasözü

“Az ve öz konuşmak aklın alâmetidir.

  Dile hâkimiyet başın selâmetidir.”

Sabrî

“Anladık, yel değirmeni; ama suyu nereden geliyor?”

Atasözü

“Akıllı insanlara gülmek, delilerin ayrıcalığıdır.“ 

Jean de La Bruyere

   “Hacı, hacıyı Mekke’de; hoca, hocayı tekkede; deli, deliyi dakkada görmek ister.”

Anonim

 

    TIMARHANE

     Şair Nüzhet, Bursa’dayken, deliliği ile tanınan birini valiliğe getirirler. Yine deli diye anılan bir başkasını da kadı yaparlar.

     Sokakta jandarmaların bir adamı sürükleyip götürdüğünü gören Nüzhet, sorar:

     – Bunu nereye götürüyorsunuz?

     – Delidir, tımarhaneye götürüyoruz!  

     Nüzhet, tebessüm ederek:

     – Ayol, delinin tımarhanede işi ne? der. Devlet dairelerinde hiç mi boş kadro kalmadı?

 

      SIRAYLA

      Adam, ruh hastalıkları uzmanına derdini anlatmaktadır:

      – Bakın doktor, ben çift kişilikliyim. Bazen birinci kişiliğim, kimi zaman da öteki kişiliğim ağır basar.

      Doktor, durumu kavramış(!) görünmektedir. Şöyle karşılık verir:

      – Anlıyorum. Şimdi soracağım sorulara cevap verin. Ama sırayla konuşun. Önce biriniz, sonra ötekiniz…

 

    BAHARİSTAN’DAN

    Behlül’e, bize Basra’nın delilerini say, demişler. 

    Behlül cevap vermiş:

    – Onlar sayılmayacak kadar çokturlar. Eğer akıllılarını say derseniz, sayarım. Çünkü onlar birkaç tanedirler.

    Kimi akıllı görürsen bil ki, onun delilikten bir hissesi vardır. O delilik sayesinde, dünyanın üzücü olaylarına önem vermeyerek memnun yaşamaktadır.

 

    BİR NAPOLYON DAHA

     Ruh doktorunun muayene odasındaki hasta dışarı çıkar. Hemşire bekleyen hastalara seslenir:

     – Bir Napolyon daha gelsin.

 

    OTURAN DELİ

    İki deli muhabbet ediyorlarmış. Birisi aniden ayağa kalkmış ve yürümeye başlamış. Oturan deli sormuş: 

    – Nereye?

    – Seni aramaya.

    – İyi, çabuk gel. Ben seni burda bekliyorum.

 

    ŞEYTAN TAŞLAMAK      

    Delilerin namaza başlaması, başhekimi sevindirmişti. Onlardan kurtulmak için fırsat kollayan hekim:
    – Sizi hacı yapacağım, demiş. 

    Deliler sevinmişler. Binanın etrafında dönmeye başlamışlar. Günler geçmiş. Doktor, masa başında çayını içerken birden pencereden içeri taşlar yağmış. Kafası kan revan içinde kalan doktor haykırmış:
    – Ne yapıyorsunuz?
    Deliler:
  – Tavafımız bitti, demişler. Şimdi de şeytan taşlıyoruz.

Yazar : Mahir DUMAN

1955’te Ankara, Kızılcahamam Hıdırlar köyünde doğdu. İlkokulu doğduğu köyde, orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamladı. 1979’da Bursa Eğitim Enstitüsü'nden mezun oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde çalışmaları neşredildi. İstanbul'da yayımlanan bir gazetede Şamil İmamoğlu müstearı ile günlük yazıları yayınlandı. Köprü, Zafer, Sur, Diyanet Çocuk, Kültür Dünyası, Moral Dünyası, Kültür Edebiyat, Tepe Edebiyat, Üslup… gibi dergilerde denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. Bir gazetenin düzenlediği makale yarışmasında birincilik ödülü aldı. Edebiyat ve Türkçe öğretmeni olarak Anadolu’nun çeşitli yerlerinde çalıştı. 2008 yılında emekli oldu. Evli ve üç çocuk babasıdır.
Yayınlanmış eserleri: 1. Çocukluktan Gençliğe (Çocuk Eğitimi) 2. Harman (Osman Suroğlu ile) 3. Espri Dükkânı 4. Moral Saati 5. Güller ve Dikenler (Osman Suroğlu ile) 6. Sevgi Zaferdir 7. Tebessüm Saati 8. Onların Penceresinden 9. Bizim Köyün Öyküsü 10. Söz Güzeli 11. Gülümseyen Sözler 12. Bahar Bestesi 13. Gönüller Sultanına 14. Güldüren Düşünceler

Web Sitesi
Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Ben de Mucize Gördüm!

BEN DE MUCİZE GÖRDÜM! Ubeydullah Garib Ben de mucize gördüm! Bir değil, onlarca, yüzlerce... Benzeri …

Kapat