Ana Sayfa / HABERLER & Yorumlar / Demir Eksikliğini Önlemenin Kolay Yolları

Demir Eksikliğini Önlemenin Kolay Yolları

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Türkiyede eksikliği en fazla görülen ve takviyesi gerçekleştirilen minerallerin başında demir gelmektedir. Yapılan çalışmalara göre ülkemizdeki çocukların yaklaşık 3’te 1’inde anemi gözleniyorken bu oranın %80-85 ‘ini demir eksikliği anemileri oluşturmaktadır.

Demir eksikliği sıklıkla anemiye neden olmakla birlikte artmış erken doğum riski, ölü doğum ve immün yetmezlik de sık görülen durumlardır. Hayvan ve insan deneylerindeki bulgular demir eksikliği anemisinin çocukların bilişsel gelişimlerini, büyümelerini olumsuz etkilediğini göstermektedir. Hatta bu demir eksikliği anemisi gelişen çocuklar uygun şekilde tedavi edilse bile 5-10 yıl sonra zeka katsayılarının hiç anemi gelişmemiş çocuklardan daha düşük olduğu bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir.

Demir eksikliği, diyetle az alınması, ince bağırsak problemlerine bağlı yetersiz emilim, bebeklik ve ergenlik dönemindeki artmış fizyolojik demir ihtiyacı ve kronik kanamalar sonucunda ortaya çıkabilir. Büyümenin hızlandığı dönemlerde daha sık görülür, beslenme biçimi, sosyoekonomik durum ve geçirilmiş enfeksiyonlar oluşumuna katkıda bulunabilir.

Aslında demir eksikliği bir tanı değil semptomdur ve neden kaynakladığı araştırılmalıdır. Ancak demir takviyesi gelişmekte olan ülkelerde demir eksikliğini kontrol edebilmek için sıklıkla uygulanılan yöntemdir.

Demir desteğinin geleneksel hedef grubu gebeler ve iki yaşından küçük çocuklardır. Ancak yapılan yeni çalışmalar hedef grubun içine doğurganlık çağındaki tüm kadınların, okul öncesi dönem çocukların ve adolesanların da alınması gerektiğini göstermektedir. Eğer bir kadın demir depoları dolu bir şekilde gebe kalırsa, gebelik sırasında alacağı demir desteği de daha etkili olacak ve doğum sonrasında hem bebek hem de annede demir eksikliği gelişmesi riski ortadan kalkacaktır.

Günlük beslenmede demirden daha çok faydalanmak için nelere dikkat etmeliyiz?

Beslenmeden aldığımız demirin %90’ı inorganik et dışındaki besin maddelerinde bulunan demirdir ve emilimi azdır. İnorganik demirin ferrik şekli (Fe+3) suda çözünür olmadığından vücut tarafından emilemez ve biyolojik olarak bir önemi yoktur. Ancak +3 değerlikli demir midenin asidik ortamında +2 değerlikli ferröz şekle dönüşür ve suda çözünebilir dolayısıyla %5 kadarı vücut tarafından emilebilir hale gelir.

Diyetteki demirin %10’u ise organik demirdir. Et ve et ürünlerinde bulunur. Bu yapıdaki demirin %30’u emilebilir. Organik demir içeriği zengin yiyeceklere diyette daha çok yer verilmesi demir eksikliğini önlemede önemli bir yer tutar.

Proteinden zengin besinler özellikle dana eti, koyun eti ve tavuk eti organik demirden zengin besinlerdir. Etlerden başka iyi pişmiş olan kuru baklagiller, soya fasulyesi, yumurta, kuru meyveler (özellikle kuru üzüm, kuru kayısı), pekmez, yeşil sebzeler (ıspanak), fındık, fıstık, susam, tahin gibi yiyecekler demirden zengindir.

İnek sütü içinde bulunan demirin yaklaşık %10’u, anne sütündeki demirin ise %50’si emilebilmektedir. Anne sütündeki demir miktar olarak az olsa da biyoyararlılığı yüksek olduğundan zamanında normal doğum ağırlığıyla doğan ve ilk altı ay sadece anne sütüyle beslenen bebeklerde demir eksikliğinin gelişmesi beklenmez. Anne sütü ile birlikte verilen ek besinler anne sütü içindeki demirin emilimini azaltır. Anne sütü ile beslenen bebeklere ek besin başlanacak olursa, anne sütü ve ek besinler ayrı öğünler şeklinde verilmelidir.

Bazı besinler ise demir içermezler, fakat demir emilimini arttırırlar. Bu besinlere örnek; C vitamini içeriği yüksek olan meyve sularıdır. C vitamini demir emilimini artırdığı için demirden zengin olan besinlerle birlikte tüketilmelidir. Yumurtanın portakal suyu veya domatesle birlikte tüketilmesi, köftenin salata ile tüketilmesi gibi.

Besinlerde az olarak bulunsa bile fitatlar demirin emilimini azalttığı için kepekli tahıllar, tahıllar, unlar, çerezler ve iyi pişirilmemiş kuru baklagiller demir kaynaklarıyla birlikte tüketilmemelidir.

Ancak bazı fermente besinler, diyetteki fitat miktarını azalttığı için demir emilimini arttırır. Örneğin mayalı ekmek demirin emilimini arttırır. Mayasız ekmek olarak bilinen yufka veya lavaş ekmeği demir emilimini azaltır.

Çay, kahve, kakao, bitkisel çaylar, meşrubatlar ve çeşitli baharatlar demiri bağlayıcı fenolik bileşikler (taninler) içerdiğinden dolayı demir emilimini azaltırlar.

İnorganik demir içeren besinle birlikte süt, süt ürünleri veya kalsiyum tuzu alımı emilimi azaltmaktadır. Bu durum özellikle gebeler ve çocuklar için önemlidir.

***

hekimce.com

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Mi’rac Gecesi Hakkında Yazılar, Bilgiler

Mübârek Miraç Gecesi hakkında sitemizin zengin içeriğine ulaşmak için lütfen alttaki başlıkları tıklayınız. 1. Tıklayınız …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
1950’lerin İstanbul ve Kahire’sinin Mukayesesi

İSTANBUL – KAHİRE MUKAYESESİ 1950’nin Kahire’si ile İstanbul’u mukayese edecek olursak, arada çok büyük farklar …

Kapat