DOSTLUK EVİ
“Olgun birini dost edinmek isterseniz elleştirin, basit birini dost edinmek isterseniz övün.”
Hz. Mevlâna
“Dostlarını hediyelerle satın alma, veremeyince seni sevmekten vazgeçerler.”
Emerson
“Yoldaşı asil düşünceler olan insan, asla yalnız değildir.”
Philip Sidney
“Seninle beraber gülen herkes dostun değildir.”
İspanya Sözü
“Gece, hırsızın; ışık, hakikatin dostudur.”
W. Shakespeare
İYİ DOSTLAR
Adam, mezarlar arasında tek başına oturmaya başlamış, insanlarla görüşmeyi kesmişti. Kendisine sormuşlar:
– Neden böyle yapıyorsun?
Cevap vermiş:
– Tek başıma oturmaktan daha selametli, kabirlerden daha ibretli ve kitaplardan daha faydalı bir dost bulamadım da ondan.
CENAZE EVİ
Mehmet Akif, Mısır’dayken annesi vefat etmişti. Yakın dostu Ferit Bey, çok ağırdan almış, Akif’e bir mektup bile yazmamış. Ferit Bey, nihayet, hayli zaman sonra bir başsağlığı mektubu yazmış.
Akif, arkadaşına gönderdiği cevabî mektubunda aynen şunları yazıyordu:
– Yahu, sizden ses seda çıkması için, bizim evden bir cenaze mi çıkmalıydı?..
BİR SINAV
Hz. Lokman, oğluna şöyle öğüt vermiş:
– Ey oğul, eğer biriyle dost olmak istersen önce onu kızdır. Bu sinirli halinde bile sana karşı insafı elden bırakmazsa onunla dost ol. Yoksa ondan uzak dur.
KÖTÜ KOMŞUNUN SONU
Yengeç, yılana her zaman nasihat edermiş:
– Bak sevgili dostum, kötülükten bir şey çıkmaz. Kimseye fenalık yapmayalım, dermiş.
Yılan, buna dudak büker “Ah şunu bir haklasam” diye içinden geçirirmiş.
Yengeç, sabırla yılanın düzeleceğini bekler, yılan da bu iyi kalpli dostu öldürmek için fırsat kollarmış. Hatta yılan, arkadaşını öldürmek amacıyla bazı girişimlerde de bulunmuş; ancak başarılı olamamıştı. Nihayet bir gün yengeç erken davranıp yılanı öldürmüş.
Yaşarken eğri büğrü olan yılanın dümdüz olduğunu görünce, yengeç şöyle seslenmiş:
– Yılan kardeş, mademki böyle doğru olabiliyordun, neden bunu önceden yapmadın? Böylece hem canından olmaz, hem de beni komşusuz bırakmazdın…
MISRALARIN DİLİ
“Bir gün ne vücut mülkü, ne dâr, ne diyâr kalır.
Kalırsa gönüllerde, ol sohbeti yâr kalır.”
Rahmetî
ESKİLER
Dede, nasılsın? diye sordum.
– Şükürler olsun evlat, dedi.
Şükrediyordu, ama yine de bazı şeylerden rahatsız olduğu mimiklerinden belliydi. Sohbetimiz derinleşince huzursuzluk nedenini anlattı:
– Oğul, sorma. Ne eski kışlardan kış, ne de eski dostlardan dost kaldı…
Mahir Duman
- Mal – Mülk - 6 Haziran 2024
- Kulluk - 19 Mayıs 2024
- Konuşma - 16 Nisan 2024
- Kitap - 4 Nisan 2024
- Kibir – Tevazu - 21 Mart 2024
- Kardeşlik – Yardımlaşma - 9 Mart 2024
- Kahramanlık – Korkaklık - 21 Şubat 2024
- Kadın – Erkek Dünyası - 12 Şubat 2024
- Bir Adım Öteye… - 1 Şubat 2024
- İnsan Olmak - 27 Ocak 2024