Hayvana verilen değer

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İslamiyette Hayvana Verilen Değer

Dinimizin güzelliklerinden birisi de hayvana verdiği değerdir. İslamiyetten önce cahiliye döneminde hayvanlara türlü işkenceler uygulanırmış. Günümüzde de bazı kişiler hemen hemen aynı işkenceyi uyguluyor, bunlar o insanların cahilliklerinin ve sapkın zihniyetlerinin bir sonucudur. Velhasıl hiç birşey cezasız kalmaz, elhamdülillah.

Ebû Vâkıd -radıyallahu anh-  anlatıyor:

“Rasûlullah -sallâllahu aleyhi ve sellem- Medîne’ye geldiği zaman, Medîneliler, diri olan devenin hörgücünü kesiyor, koyunların da butlarından koparıp yiyorlardı. Bu durumu gören Rasûlullah -sallâllahu aleyhi ve sellem-:

«–Hayvan diri iken ondan kesilen bir şey meyte (leş) hükmündedir, yenilmez.» buyurdular.” (Tirmizî, Sayd, 12/1480)

Bu sayede o hayvanlara yapılan acı işkenceden kurtarılmış oldular.

Rasulullah(s.a.v)  canlı bir hayvanı bağlayıp karşıdan atış yaparak işkence etmeyi ve onları hedef tahtası yapmayı şiddetle yasakladılar. (Buhârî, Zebâih, 25)

Hayvanların keyfi olarak öldürülmesi yasaklandı.

 Bir hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurdular:

“Kim bir serçeyi boş yere, sırf eğlence olsun diye öldürürse, kıyâmet günü o serçe feryâd ederek Allâh’a şöyle seslenir:

«–Ey Rabb’im! Falan kişi beni gereksiz yere öldürdü, herhangi bir fayda için öldürmedi».” (Nesâî, Dahâyâ, 42)

-İslam hayvanlara merhamet ile muamele etmeyi emrediyor.

Rasûlullah -sallâllahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuşlardır:

“Bir kuşu (gıdâ ihtiyâcı sebebiyle) keserken bile olsa, kim merhamet ederse, Allah da ona kıyâmet günü merhamet eder.” (Taberânî, Kebîr, VIII, 234/7915; Beyhakî, Şuab, VII, 482)

-Allah’u Teala hayvanlara iyi davranmamızı emrediyor.

Sahâbeden Ebu’d-Derdâ -radıyallahu anh- bir gün develerine çok fazla yük vuran insanlara rastlamıştı. Deve, yükün ağırlığından ayağa kalkamıyordu. Ebu’d-Derdâ -radıyallahu anh- hemen devenin üzerindeki fazlalıkları atıp hayvanı ayağa kaldırdıktan sonra sahiplerine şöyle dedi:

“–Eğer Allah Teâlâ, hayvanlara yaptığınız eziyetleri affederse, size büyük bir mağfirette bulunmuş olur. Ben Rasûlullah -sallâllahu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in şöyle buyurduğunu işittim:

«Allah Teâlâ bu dilsiz hayvanlara iyi davranmanızı emrediyor! Verimli bir arâziden geçiyorsanız hayvanların biraz otlamasına müsâade edin! Kurak bir yerden geçiyorsanız oradan çabuk geçin, bu tür yerlerde fazla oyalanarak hayvanlara sıkıntı ve zarar vermeyin!»” (İbn-i Hacer, el-Metâlibü’l-Âliye, IX, 346/1978)

İslamda hayvanlara dair daha bir çok hadisler bulunmaktadır. 

Sadece büyük baş hayvanlara değil, sokak hayvanlarına da merhametle davranmamız gerekmektedir.

Özellikle Hayvana eziyet islam ahlakına sığmaz…

Sokak Hayvanları İçin Yapabileceklerimiz:

-İmkanınız varsa sahiplenmeniz en doğrusu olur.Sıcak bir yuva onlarında hakkı…

-Yediklerinizi onlarla paylaşabilirsiniz:  Evde kalan artan yemeklerinizi veya alacağınız kuru mama ve yaş mamalar ile besleyebilirsiniz. Onların konuşacak bir dili yok. Aç olduklarında, susadıklarında ya da üşüdüklerinde söyleyemiyorlar.

-Kapınızın önüne veya parklarda geniş bir alana onlar için ufak bir kulübe ya da bir kartona yer yapabilirsiniz. Hem bir yerleri olur hemde üşüdüklerinde sığınabilecek bir yerleri olmuş olur.

-Yaralanmış, araba çarpmış ya da hasta bir hayvan gördüğünüzde ALO 153’ü arayıp destek isteyebilirsiniz.

İslamiyette bile bu kadar yeri olan hayvanları bize hiç bir zorlukları, sakıncaları yokken öldürmek ya da işkence etmek kesinlikle günahtır. Bu işkenceye sessiz kalmak da aynı günaha ortak olmaktır. Özellikle hayatlarının oldukça zorlaştığı bu aylarda elinizden geldiği kadar onlara yardımda bulununuz.

windows 10 education lisans satın al

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI

SAATLER VE MANZARALAR Yahya Kemal BEYATLI   Sütunların Dibinde Duâ Edenler Ayasofya’da, ikindiden sonra, yerle …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Ashâb-ı Darvan Kıssası

Cenâb-ı Hak, hîlekâr, düzenbaz ve hâinleri aslâ sevmediğini bir âyet-i kerîmede şöyle beyân buyurur: “…Şüphesiz …

Kapat