Ana Sayfa / Yazarlar / Hazırlanmalıyız…

Hazırlanmalıyız…

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Hazırlanmalıyız..

Çocukluğumuzun Ramazan anıları, Ramazandan bir-iki ay öncesiyle başlar..

Köyde, kentte analarımızın, nenelerimizin Ramazan sevdası öylesine derin idi ki, bir iki ay öncesinden yürekleri çarpmaya başlardı.
Askerden, gurbetten gelecek oğullarını, beylerini, sevdiklerini bekler gibi bir telaşla beklerlerdi Ramazanın yolunu..
Taze kızların, delikanlıların düğün, kına gün ve gecelerini bekledikleri gibi yaklaştıkça artan heyecanla beklerlerdi Ramazanın gelişini.

Evlerde önce a’dan z’ye köşe bucak her yer temizlenerek işe başlanır.
Hayatın akışı, iş güç plan ve programları degişir, imece usulü baklavalar, ramazanlıklar, ikramlıklar hazırlanmaya başlanırdı..

Köyde hoca yoksa hoca bulunur, davulcu ayarlanır, hoca keşiği, davulcu bahşişi karara bağlanır..
Köy odasının, caminin eksiği gediği tamamlanır, ibadete, sohbete, muhabbete hazır hale getirilir.
Hey mübarek..
Daha gelmeden bizi biz yapmaya, bizi güzelleştirmeye başlardı..

Mübarek üç ayların ikram edilmesinin hikmeti de bu olsa gerek.
Kulu kulluğa, Ramazana, kadir gecesine ve bayrama hazırlamak..
Ramazan gelmeden önce idrak edilen Recep ve Şaban ayı..
Bu aylarda insanı dünyanın kirinden pasından arındırıp melekliğe doğru bir yola, yolculuğa sevkediş..
Yavaş yavaş mideyi oruca, kalbi, zihni, ruhu kulluğa, duaya, zikre, tevbeye alıştırmak, arındırmak için ihsan edilmiş iki mübarek ay üç mübarek gece; regaib, mirac, berat..

Bizim ecdadımız, atalarımız, analarımız üç aylarla başlayan bu manevi yolculuğa maddi ögeler, elle tutulur coşkular da katan aşk dolu, şevk dolu, yüreği kulluk dolu insanlardı..

Evet bütün bu telaşın nedeni aşk..
On bir ayın sultanı Ramazana aşk, oruca karşı aşk..
Rahmete, merhamete, sevgiye, dostluğa, bizi biz yapan, bizi kıvama getiren kulluğa karşı aşk, Cennete aşk ve en önemlisi âlemlerin Rabbi olan Allah’a c.c. aşk..

Bu gün itibariyle Şaban Ayı’nın ortalarındayız.
Ramazanın gölgesi uzerimize düştü..
Vakit merhaba ey rahmet ayı Ramazan diyecek kıvama geldi..
Hazırlanmalıyız.
Maddi manevi hazırlıklara başlamalıyız..
Bu hazırlıkların en önemlisi elbette bu mübarek ayı en güzel şekilde nasıl ihya ve idrak edebiliriz sorusunu sorup cevaplarını bulmak olmalıdır.
Oruç tutacağız..
Oruç hakkında bilmediklerimizi şimdiden ögrenmeliyiz.
Güvenilir kaynaklar bulup şimdiden okumaya, notlar almaya başlamalıyız.
Ramazan ayında yapılacak en hayırlı ibadet elbette namaz ve oruçtur.
Sonra Kuran, hatim programları.
İlim meclisleri, hayır meclisleri.
Zekat, fitre, sadaka ve her türlü insanî yardımlar.
Dualar, zikirler, nefis muhasebeleri, tevbe ve istigfarlar..
İtikaf..

Ramazanla, oruçla, namazla, teravihle vb ilgili sorularımızın cevaplarını Ramazan gelmeden araştırıp bulalım, Ramazan’a hazır girelim.
Ramazan girdikten sonraki mübarek gün ve zamanları lüzumsuz tartışmalarla heder etmeyelim..

Yıllardır bazı yayın organları, adeta müslümanları bu mübarek ayın rahmetinden, af ve mağfiretinden, hayrından mahrum bırakmak için ipe sapa gelmez konuları gündeme taşıyorlar.
Sakız orucu bozar mı, eşini öpmek orucu bozar mı gibi sorularla Ramazanı, orucu, Allaha ibadeti magazinleştirme, ibadetler üzerinden reyting kazanma derdindeler..

Bu kirli insanların tuzaklarına düşüp kirlenmemek için bu günden hazırlıklı olmalıyız..
Dini sorulara cevap verecek Diyanet gibi bir kurumunuz var. Müftülüklerimiz var.
Her köyümüzde, her mahallemizde camilerimiz, hocalarımız var.
İnternetin çektiği her yerde her sorumuza cevap bulabilecegimiz ortamlar var.
Elbette din istismarcısı cahil, art niyetli, sapkın insan ve gruplar da var.
Elbette dikkat etmek zorundayız.

Ramazana hazırlık deyince aklımıza gelmesi gereken en mühim konulardan biri de elbette ramazana saygı, oruca saygı, oruçluya saygı meselesidir..

Her birimiz ahlak ayarlarımızı, insanlık ayarlarımızı saygıya ayarlamak zorundayız..

Saygısı olmayan, saygıyı gereksiz gören hiç bir millet, hiç bir medeniyet, hiç bir devlet, hiç bir hukuk sistemi, hiç bir fert olamaz..

Dine, dindara, din gardaşına, birlikte yaşadığı, aynı gök kubbenin altını, aynı cadde ve sokakları paylaştığı insanlara saygı gösteremeyen bu milletin kanından, geninden, dininden olduğunu iddia edebilir mi?

Korona yasakları kalktı, hayatlarımız normale döndü, dönüyor hamdolsun.
Herkes kişisel tedbirlerini alarak beş vakit namazını ve teravih namazlarını camilerimizde huzurla kılabilecek.
Teravihlerle ve cemaatle namazla ilgili bir kısıtlama yok..
Bu yıl fitre miktarı 40 tl.

Ramazanımız mübarek olsun..
Her birimiz, yuvalarımız, köyümüz, şehrimiz, ülkemiz, milletimiz, devletimiz, âlem-i  İslam ve insanlık için rahmete, berekete, huzur ve saadete vesile olsun inşaallah..

Ramazan ve oruçla ilgili yazılar için lütfen alttaki bağlantıları tıklayınız.

Ana Sayfa

Ana Sayfa

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Leyle-i Berat Lâhikası

LEYLE-İ BERAT LÂHİKASI بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهٖ اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ …

Kapat