Ana Sayfa / Uncategorized / Hüzün Üzerine Bir Diyalog / Eyyup AKSOY

Hüzün Üzerine Bir Diyalog / Eyyup AKSOY

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Eyyup AKSOY

HÜZÜN ÜZERİNE BİR DİYALOG  -1-

* Sevinmelerimiz hep hüzünlü mü olacak?

* “Hep” in de, “hiç” in de garantisi yok ki bu dünyada.

Görecelidir, hep ve hiç…

Hep eşittir hiç…

Bir şey” hep” ise, hiç’tir.

Hiç ise de “hep” tir.

İkisinin ortası ise ,” hüzün ” dür.

Hüzün, gerçekliktir.

Hüzünde mutluluk var, kalp sızısı var, burkulma var, endişe var, özlem vardır…

Hasretin nemi vardır, ruhumuzu canlı tutan.

Görmelerimizi keskinleştiren buğu eksik olmaz hüzün bağlarında… Sis bastırdığında gözün

görmesi sınırlanır ama kalp ve diğer hisler işlerlik kazanır.

Hüzün, aynı zamanda umuttur. Umut yoksa hüzün de yoktur…

* Ya vardır, ya yoktur; bu ise tekdüze bir konumlandırmadır insanı çeşni dünyasında…

* Sen acı mı seversin, tatlı mı?

Sadece tatlı sevseydin veya tercih etseydin, tatlı, tatlı olmaktan çıkmaz mıydı?

Tatlıyı tanımlayan acıdır, acıyı da, tatlıdır.

Tıpkı, nefretin neredeyse aşk derecesinde sevgiyle aynı kapta bulunması gibi…

Seversen, her an nefret edebilirsin veya tersi…

Bence evren hüzün üzerine inşa edilmiştir.

* Ben yoruldum artık hüzünden. Yine de hüzünde bir soyluluk var, biliyorum…

Ama bazen de coşkulu bir sevinç istiyorsun, çocukluğundaki gibi, çocuklar gibi…

Boğazına dizilmeyecek lokmalar, gözlerinde gölge olmadan… yüreğinde darlık…

* Düşünsene, ya bu coşkuyla yaşama isteği olmasaydı… Hüzün olur muydu?

Az önce “hüzün gerçekliktir”, dedik. Çocuk bundan uzak olduğu için hüznü yaşamaz…

Ya da tam tersidir, biz bilmiyor olabiliriz. Çocuğun dünyası, hüznün katıksız hali de olabilir.

Çocuk katıksız, saf hüznü yaşadığı için, onu bozacak beşerî oyunları bilmediği için, biz onu

farklı algılıyor olabiliriz…

* Belki biz yetişkinler de, hüznü katıksız yaşayabilsek, biz de bu gerçeklikte mutluluğu yakalayabiliriz…

Ne demiş şair:

“Buğulanmıyorsa pencerelerin,

Sen yoksun evde,

Bu mevsimde…”

Yazar : Eyyup AKSOY

1963 yılı Eylül ayında Sungu’da dünyaya geldi.
Üniversite eğitimini Bursa’da, yüksek lisansını Harran Üniversitesi'nde tamamladı. Ondokuz Mayıs Üniversitesinde başladığı doktora eğitimini yarım bıraktı.
Dokuz yıllık öğretmenlik ve idareciliğin ardından, sırasıyla Harran Üniversitesinde Eğitim Öğretim Planlamacılığı, Araştırma Uygulama Hastanesi Müdürlüğü, Araştırma Fonu Müdürlüğü, Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevliliği, Akademik Bakış dergisinin yayın koordinatörlüğü görevlerinde bulundu. 28 Şubat sürecinde görevine son verildi.
Medikalcilik ve pazarlamacılık yaptı.
2000- 2001 yıllarında Bursa’da bir özel hastanenin kurucu müdürlüğünü yürüttü.
2001-2003 yılları arasında ortaklarıyla kurduğu Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezinin şirket müdürlüğünü yaptı.
2003 yılı aralık ayında yeniden açıktan atama yoluyla öğretmenliğe geçti.
Halen Bursa’da öğretmenliğe devam etmektedir.
Yayınlanmış eserleri:
Bir Aşkın Analizi, Gençlik Yayınları, İstanbul 1997
Akşamla Söyleşi (Şiir) Ankara 20013
Eylül Sarısı(Roman), Uğur Tuna Yayınları 2014
Eylül Sarısı(Roman)2.Baskı, 3 Adam Yayınları 2015
Peydah (Roman), 3 Adam Yayınları 2016

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Önceki yazıyı okuyun:
Kalbî Bir hastalık Olarak Tecessüs / Muhittin Akgül

Kalbî Bir hastalık Olarak Tecessüs Cemiyetleri karıştıran, huzur ve sükûnu ihlâl eden, aralarında fitnelerin çıkmasına …

Kapat