İslam Dini, çalışıp kazanmaya büyük önem vermiş, Cuma gününü bile ibadet ederek ya da boş geçirmek yerine Cuma namazını kılınca hemen yeryüzüne dağılıp çalışmak ve Allah’ın lütfundan nasip aramak emredilmiştir. Ayrıca Kur’an-ı Kerîm’de insanlığın mümtaz örnekleri peygamberlerin el emeği ve alın teriyle yaptığı işlere işaret edilmiştir. El emeği ve alın teriyle gemiyi yapan Hz. Nûh, çobanlık yapan Hz. Musa, peygamber olmasının yanı sıra kral olmasına rağmen yine de elinin emeğiyle demircilik yapan Hz. Dâvud bu peygamberlerden birkaçıdır.
Kişinin çalışması ve el emeğiyle kazanmasının önemi, insanlığa doğru yolu gösteren peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed’in (sav) sözleriyle de ifade edilmiştir. “Hiç kimse kendi el emeğinden daha hayırlı bir yiyecek yememiştir.” buyuran o mükemmel örneğin bu sözü, insanı hayran bırakan pek çok eyleminde de hayata geçmiştir.
Hz. Peygamber, Sa‘d b. Muaz ile tokalaştığı bir gün ellerindeki nasırları fark etmiş ve bu nasırların sebebini sormuştur. Aldığı “ailemin nafakası için hurmalıklarda kürek ve bel ile çalıştığım için ellerim nasırlı” cevabı karşısında Sa‘d’ın ellerini öpmüş ve “işte Allah’ın sevdiği iki el” diyerek el emeğinin kıymetini ifade etmiştir.
Hicretin 8. yılı sonunda doğan oğlu İbrahim’i, soylu kabilelere mensup kadınlar peygamberin oğluna sütanne olabilmek için birbirleriyle yarışıyorlarken, Hz. Peygamber, oğlunu, sütannesi olarak Medineli bir demircinin hanımına vermiştir. Üstelik bu sütannenin evi, demirci körüğü nedeniyle neredeyse her zaman duman altındaydı. Hz. Peygamber, oğlunu bir demircinin hanımına vererek, hem o günün toplumunda köleler ve alt sınıf insanların yaptığı bir iş olarak görülen demircilik mesleği hakkındaki olumsuz düşünceleri yıkmış, hem el emeği ve alın teriyle çalışan zanaat erbabına hak ettiği itibarı kazandırmış, hem de oğlunun el emeği ve alın teriyle kazanılan nafakayla beslenen bir annenin sütünü içmesini sağlayarak bu şekilde kazanılan nafakanın önemini göstermiştir.
“Sizden birinin, urganını alıp sırtında odun taşıması, bir kimseye gidip bir şeyler istemesinden daha hayırlıdır.” buyuran Hz. Peygamber, başkalarından beklemek yerine kişinin helalinden olduktan sonra ne iş olsa çalışıp nafakasını kazanmasının hayrına işaret etmiştir.
Kıyamet günü Allah’ın işçiyi çalıştırıp da ücretini ödemeyen kişinin hasmı olacağını belirten Hz. Peygamber, işçinin ücretinin teri kurumadan verilmesi gerektiğini buyurmuştur.
Hz. Peygamber (sav), çalışmanın, nafakasını kazanmanın önemini her fırsatta ifade etmiş, emekçinin nasırlı ellerini öpmüş, yeni doğan oğlunu sütbabası olarak bir demirciye vermiş ve emeğin, alın terinin kıymetini göstermiştir. Her işi, her sözü üsve-i hasene olan Peygamber’in ümmeti, bugün emeğe ve alın terine bakışında, çalışana hakkını vermede peygamberiyle arasındaki mesafeye bakmalı ve onun örnekliğinde yanlışlarını tashih etmelidir.
- Tarih Düşürme Sanatı ve Merhûm Rafet KÜLLÜOĞLU’nun Vefatı İçin Yazılmış Bir Tarih Manzûmesi - 1 Ocak 2021
- Mevlid Kandili ve Mehmed Âkif’in Mevlid-i Nebî Gecesi Şiiri - 28 Ekim 2020
- Candaroğlu İsmail Bey’in Hulviyyât Adlı Eseri Günümüze Kazandırıldı - 27 Eylül 2020
- Âşık Veysel’in Kastamonu Konseri ve İhsan Ozanoğlu’nun Yorumları - 22 Mart 2020
- İsrâ Sûresi’nden 11 Emir - 21 Mart 2020
- Kastamonu Şehir Merkezinde Kayıp Bi̇r Mezarlık - 22 Temmuz 2019
- Muhammed Mursi ve İslam Ümmeti - 19 Haziran 2019
- Hz. Peygamber’in Emeğe ve Alın Terine Verdiği Kıymet - 1 Mayıs 2019
- Günümüze Ulaşamayan Camilerimizden Cemaleddin Efendi (Hüsam Halîfe – Cemal Ağa) Camii - 2 Eylül 2018
- Mehmed (Şiir) - 26 Ağustos 2018