Ana Sayfa / Yazarlar / İhtilaf Tahammülsüzlükte

İhtilaf Tahammülsüzlükte

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İHTİLAF TAHAMMÜLSÜZLÜKTE

 

Gerçekleri realite halinde kalması için doğruların tartışılması ve yapıcı tenkide tahammül edilmesi her günkünden daha zaruri artık.

Havada bir çok söz uçuşmakta; her hadise için tevil üstüne tevil yapılmakta. Kimi kısmen kimi de tamamen boş teviller. Tez-anti tez-sentez şeklinde bir usulümüz var. Fikrimiz doğruysa şayet yapıcı tenkidden imtina edip çekinmek olmamalı. Çünkü her yanlış fikir bizim doğruluğumuzu kuvvetlendirmektedir. Tabii ki yanlış üslup doğru sözün celladıdır. Bir şeyi ifade ederken üslup belki ifade ettiğimiz şeyden daha önemli olabilir.

“Hak namına, hakikat hesabına olan tesadüm-ü efkâr ise, maksatta ve esasta ittifakla beraber, vesâilde ihtilâf eder. Hakikatin her köşesini izhar edip hakka ve hakikate hizmet eder.”[1]
Meslek ve meşreblerin fikir ve usül farklılığı, Müslümanlar için büyük bir rahmet ve kolaylıktır. Malum, herkesin bir kalıba, bir mizaca girmesi hiç mümkün değildir. İslamiyet farklı mizaç ve fıtratta olan insanları bir kalıbın içine girmeye zorlamamış, bilakis herkese uygun yolları ve meslekleri içtihat yolu ile sunmuştur. Yoksa her meslek ve meşrep sahibi bir diğerini inkâr etsin, birbirine yabanî baksın ve niza çıkarsın diye sunulmamıştır. Birbirinin kuvvetini kırmak yerine zenginlik olarak görmek ve kabul etmek ve birbirinin eksikliğini kapattığını düşünmek akıllı adamın işidir ve böyle bakılması gerekmektedir.
Doğru olduğuna inanılan fikirler, usuller karşı fikirler tarafından test edilmezse zayıflar, geriler ve lakaytlaşır. Yeni problemlere çözüm olamaz, güncel ihtiyaçlara cevap veremez. Zamanla bir dogmaya ve kesin inanca dönüşür. Bir bakmışsınız bir zaman mutedil olanlar sivri, istenmeyen ve marjinal ve trolleşmiş bir grup oluvermiş.
Halbuki; bizim bildiğimiz her doğru bir parça yanlışı, her yanlış bir parça doğruyu ihtiva ediyor olabilir. Bunu belki aklen kabul ediyoruz ama farklılıklara tahammül edemiyorsak gerçekten kendimizi kontrol etmemiz lazım demektir.

Sahip olduğumuz bilgi, bizde herhangi bir derinlik, genişlik ve dönüşüme yol açmıyorsa, o bilgiyi tekrarlamak, hakikati keşfetmemize kesinlikle engel olur. Fikirlerimizi, doğrularımızı yenilemek, geliştirmek, sağlamlaştırmak ve genişletmemiz gerekmez mi?
Tahammülümüz yoksa bu İttihad-ı İslam fikrimiz kuru bir ütopik hayal olmaz mı?

Farklı milletlerden müteşekkil ümmetin ittihad ve ittifakını temin edecek hakikatler manzumesi Risalelerde olmasına rağmen… Farklılıklara, farklı düşünmeye, farklı anlamaya medeni bir şekilde tartışmaya, konuşmaya, kendini izah ve ifade etmeye mani olmak “ihtilaf”a yol açar tabii.

Bununla, Risaleler insana ufuk açmıyor diye mi endişe ediyoruz yoksa kendi lakaytlığımızı görmek mi istemiyoruz?

“Eğer biz ahlâk-ı İslâmiyenin ve hakaik-i imaniyenin kemâlâtını ef’âlimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri, elbette cemaatlerle İslâmiyete girecekler; belki küre-i arzın bazı kıt’aları ve devletleri de İslâmiyete dehâlet edecekler.” [2] Amenna… Gerekli şartları yerine getirebilirsek… Zaten burada bazı şeylerin bazı şartlara bağlandığını çok rahat görüyoruz. Şartları yerine getirmekle mükellef olanlar yerine getirmezler veya takatleri yetmezse beklenen şeyler de tahakkuk etmeyecektir.

Ahir zamanın Mehdiyyet vazifesini İMANİ YÖNDEN görecek hizmet Risale-i Nur hizmeti ise, -ki biz Kur’an Şakirtleri olan Nur Talebeleri buna inanmaktayız- o halde neden Esasat-ı Nuriye ile hareket ederek Hizmet Düsturlarımızı tahkim edip kuvvetlendirmiyoruz???

Mehmet Nuri BİNGÖL

Yazar : Mehmet Nuri BİNGÖL

BİYOGRAFİ
1961’de Şanlıurfa/Birecik’te doğdu. İlkokul ve ortaokulu aynı ilçede okudu. 1982’de İstanbul Edebiyat Fakültesinden mezun oldu. Anadolu’nun çok yöresinde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenliği yaptı.
Yazgı, Köprü, Bizim Külliye dergilerinde hikâye, deneme ve makaleleri yer aldı. Gap Gündemi, Tasvir, Yeni Nesil gazetelerinde yazıları yayımlandı. Birecik yıllıklarına alınmış şiirleri, yaptığı derlemeleri ve değişik site ve kitaplara alınmış makale, mülakat ve köşe yazıları bulunuyor.
Kitaplaşan iki eseri ve tefrika romanları Mehmet Nuri EMİNLER mahlasıyla yayımlanmıştır. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliğine devam ediyor. Birecik’te temsilciliği açıldığı ilk günden beri Eğitim-Bir-Sen üyesi. Dört kızı ve üç torunu bulunuyor. Şanlıurfa/ Birecik’te ikâmet ediyor.

Tarık Buğra ile yaptığı mülakatın iktibas edildiği eserler:
Politika Dışı (Tarık Buğra)
Tarık Buğra’yla Söyleşiler (Mehmet Tekin)

Hikâyelerinin İktibas Edildiği Eserler:
Kedinâme (M. Nuri Yardım, 2019)
Dergizan Yıllığı (Ramazan Seydaoğlu, 2020)

İktibas edilen mahalli derlemeleri:
Cumhuriyetin 50. Yılında Birecik Yıllığı
Cumhuriyetin 70. Yılında Birecik Yıllığı

Tefrika Romanları:
Yokuşta ( 1986)
Yokuşta Tırmanış-1 (1984)
Yokuşta Tırmanış- 2 (1988)
Kafkasya’da Sarp Ufuklar (1981)

Kitapları:
Sürgündeki Çeçenya (1. Baskı: 1996; 2. Baskı: 2000) Gençlik Yayınevi
Nur Üstad (Biyografi- Deneme; 2002) Erguvan Yayınevi
Siyahtan Turkuaza (15 Temmuz) [Hikâyeler] 2021. KDY yayıncılık
Ver Elini Türkmeneli [Gönül Sayhası-1] (Roman) 2021, KDY Yayıncılık
Azada Yürüyüş [Gönül Sayhası-2] (Roman), 2021, KDY Yayıncılık, "Bir Başka Çeşme" (2022- KDY- Öyküler)

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Güzellik – Hikmet

GÜZELLİK – HİKMET   "And olsun biz, Lokman'a hikmet (ince anlayış ve ilim) verdik.” Kur’an-ı …

Kapat