Ana Sayfa / İLİM - KÜLTÜR – SANAT – FİKRİYAT / Makaleler / İslâm Medeniyet Tarihinde Kitap, Kütüphâne ve Âkıbetleri ile ilgili Kısa Bir Tahlil

İslâm Medeniyet Tarihinde Kitap, Kütüphâne ve Âkıbetleri ile ilgili Kısa Bir Tahlil

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Abdullah Ceyhan
Kütüphane Şb. Müdürü

İnsanlar, kafalarındaki düşünceIerini nakledebilmek için lisana ihtiyaç duyarlar. Bu düşünceleri tesbit edip saklamak için de yazıya muhtaçtırlar. Böylece yazı icat edilmiş, yazılanlar biraraya getirilerek kitaplar ortaya çıkmıştır. Kitapların korunup kolayca isliade edilmeleri için konuldukları yerler ise kütüphanelerdir.

İslamda ilk telifatın kim tarafından meydana getirildiğine geçmeden önce, dinimizin okuyup yazmaya verdiği değere dair tarihî olayı hatırlamakta fayda vardır.

Hicretin ikinci senesinde vukû bulan Bedir Savaşı neticesi esir düşen müşriklerden her biri, on müslümana okuma, yazma öğretme karşılığı serbest bırakılacakları garantilenmişti(1). Bu olay göstermektedir ki, İslamiyet, okuma ve yazmaya önem vermiştir. Dolayısıyla eser telif ve tercümeleri başlamıştır.

İslam’da İlk Yazılan Eserler

İslamda ilk vücuda getirilen eser ve müellifleri hakkında farklı görüşler vardır. Bu eser ve müelllflerden biri kaçı şunlardır.

Ebü’l-Esved ed-Düelî’nin (öl.99 H./717 M.) İlm-i edebe dair “Ta’likat Ebü’l-Esved” diye bilinen eseri bunlardan bir tanesidir.

Muaviye b. Ebi Sufyan’ın (öl.
60/679) Ubeyd b. Şerye’ye emir vererek yazdırdığı, ahbara dair “Ahbaru’l-mazin” konusunda ilk sayılmaktadır. Arap ve Acemin tarihine ve dillerine ait bilgileri ihtiva etmektedir(3).

Hadis-siyer karışımı eseri ilk yazan, Urve İbni Zübeyr’dir. (Öl. 93/711)

Kadı İbni Abdülber “Câmi” adlı eserinde Zühri”nin şu sözlerini nakletmektedir: “İlmi yazanlardan hoşlanmazdık. Nilıayet bu ümera bizi, ilmimizi yazmaya icbar ettiler” demektedir(4).

Abdillmelik İbni Mervan, âlimlerden her konuda kitap yazmalarını· istemişti. Said İbni Cübeyr’in tefsir yazması bu emrin neticesinde gerçekleşmiştir.

90 yaşında iken ve 116/734 tarihinde vefat eden, aslen İranlı olan, ahbar ve kasas sahibi Vehb İbni Münebbih’in ilk müelliflerden olduğu zikredilmektedir (5). İbni Şlhab ez-Zührî de (50-124;670-741) megáziye dair kitabını yazarak ilkler arasına katılmıştır.

Hicrî ikinci asrın sonunda “Devlet-i İslâmiye Tarihi”ni yazan İbni Nattah, ilk tarihçi, Halil İbni Ahmed Ferahudî “el-Ayn” adlı Iügatı ile ilk lügatçı sayılırlar.

Hadis konusunda iİk eser, İbni Cüreyh’in (ÖI. 150/767) eseridir. Ancak bazılan bu eserin Ebi Arube’ye (öl.167;772) ait olduğunu söylemektedirler(6). (İlk hadis kaynakları için lütfen bu yazıya bakınız.)

Kur’an-ı Kerim’in kitap haline getirilişi ise, ayrı bir önem taşır. Bilindiği gibi, Hz. Muhammed (S.A.V.) okuma ve yazma bilmiyordu. Kendisine gelen ayetleri vahiy kâtiplerine yazdırıyordu. Ayetlerin yazıldığı malzemeler, hurma dalları, ince beyaz taşlar, kürek kemikleri veya işlenmemiş deri ve bunun ince nevi idi(7). Diğer taraftan ashabtan bir çok kişi de gelen vahiyleri derhal ezberliyorlardı. Bu kurráların Yemâme Muharebesi’nde şehit olmaları üzerine, Hz. Ömer endişesini Hz. Ebû Bekir’e bildirdi. Kur’an’ın zayi olmasından korkuyordu(8). Hemen Zeyd İbni Sâbit görevlendirildi. Daha sonra Hz. Osman; Zeyd İbni Sâbit’in başkanlığında bir komisyon kurarak, Kur’an’ın istinsahını sağladı. Böylece Hicretin 36. senesinde altı adet Kur’an-ı Kerim yazılarak bazı merkezlere gönderildi.

Kur’an’a dayalı ilimler yanında diğer ilimler de İslam toplumunda gelişmeye başladı, Daha sonra tercümeler yaygınlaştı. İslam medeniyeti tarihi içerisinde kütüphaneler de yerlerini alıyordu.

İlk Kütüphaneler

Yazılan eserleri muhafaza etmek ve aranılan kitapları kısa zamanda bulabilmek düııünceaiyle kütüphaneler kurulmuştur. Tarihte ilk kütüphanenin M.ö. 1700 senesinde Babilliler tarafından kurulduğu bilinmektedir. Daha sonra kurulduğu bilinen ve 200.000 ciltlik Bergama Kütüphanesi’nden söz edilmektedir. Batlamyuslar devrinde açılan İskenderiye Kütüphanesi, tarihin en meşhur kütüphanelerindedir(9).

İslamiyette ise kütüphaneler, hicretin ikinci asrından sonra kurulmaya başlanmıştır. Halife Mansur, Bağdat’ı kurduktan sonra, imar işine koyulmuştur. Büyük kanallar, hastaneler, kervansaraylar, büyük Kütüphaneler, seyir mahalleri, büyük meydanlıklar yaptırmıştır.

Halife Memun da Bağdat’ta “Beytü’l-Hikme” isminde bir kütüphane kurdurmuş ve burayı bir kültür merkezi haline getirmiştir. Mısır’da ilk kütüphane Muîzüddinillah tarafından ve Câmiulezher’in bitişiğinde tesis edilmiştir.(10). Suriye’de Kütüphane-i Nuriye ayrı bir önemi hâizdi. Endülüs kütüphaneleri ise tek kelime ile muazzamdı.

İslam Medeniyet Tarihinin en önemli üç büyük kütüphanesi, Bağdat’ta Abbasiler Kütüphanesi, Mısır’da Fâtimîler Kütüphanesi, Endülüs’te Emeviler Kütüphanesi olarak bilinmektedir.

Bazı Kitap ve Kütüphaneler Nasıl Tahrip Oldu? 

Yıllarca medeniyet âlemine hizmet eden bir çok kitap ve kütüphane harbler, istilâ ve iç isyanlar veya şahsi düşüncelerden dolayı yıkılmış, yakılmış ya da imha edilmiştir. Örnek olması bakımından bir kaç olayı nakletmekte fayda vardır.

520 yıl süren Abbâsî saltanatı sona erince Bağdat’ta, iç karışıklıkIar baş gösterdi. Mezhep çatışmaları hızlandı. Aynca 647/1249 yılında Dicle nehri taştı. Şehir tamamen harab oldu. Üç mescidden başka kütüphaneler de dahil bütün binalar yıkıldı.

Mısır’daki kütüphaneler de zuhur eden iç isyanlardan harap oldu. Binlerce kitap Nil Nehrine atıldı. Melik Âdil zamanında, 664/1265’te meydana gelen kıtlıkta da kitaplar, yok pahasına ve bir ekmek karşılığı satıldı(11).

Şam’da bulunan kütüphaneler de, ehli sâlip ordularınca yakılıp, yok edilmiştir. Aynca 502/1108 tarihindeki yangında 3 milyon kitap yanmıştır.

İslam hükümdarlarına 400 seneden fazla payitahtlık eden Kurtuba şehri, Kastelya Kralı III. Ferdinand tarafından 633/1235’te zaptedilince, şehirde önemli ne varsa hepsi; İspanyollar tarafından tahrib edilmiştir(12).

Yavuz Sultan Selim Mısır’ı fethedince ise, buradaki bir çok kitabı İstanbul’a getirtmişti. Bu kitapların çoğu bugün, Köprülü Mehmed Paşa, Fazıl Ahmet Paşa Kütüphaneleri ile Ayasofya Kütüphanesi’nde bulunmaktadır.

Vahhabîler, III. Sultan Selim devrinde ve 1218/1803’te Mekke’yi işgal ettiklerinde, şehri yağmalamaya başladılar. Kütüphanedeki bütün kitapları sokaklara fırlattılar. Hatta Buhârî ve Müslim gibi hadis kitapları ve önemli fıkıh kitaplan Mekke sokaklarında ayaklar altında parçalanmıştır:(14).

Selçuklu Sultanı Sencer’in Oğuzlar tarafından tahttan indirilmesi üzerine (556/1161) çıkan kargaşalıkta da, meşhur Nişabur Kütüphanesi mahvolmuştur(15).

İslamiyetten çok önceki devirlerde de benzeri olaylara tarih şahit olmuştur. M.Ö. 215 yılmda Çin Seddini inşa etiren kral, medeniyetin kendisi ile başlamasını teminen, kendisinden önceki medeniyet adına ne varsa hepsini yakıp, yıktırnış, ilim adamlarını da öldürtmüştür.

Bazı eserler, ise bizzat müellifleri tarafından veya yazarlarına duyulan husûmetten dolayı yakılıp, tahrip edilmiştir. İslam Dünyasında, kütüphaneler, en büyük saldırıya, Moğolların istilası sonunda uğramışlardır.

Osmanlı Türklerinde Kitap ve
Kütüphaneler

Osmanlılarda ilk fikrî hareketin sahibi Osman Gazi’nin kayınpederi Şeyh Edebâli’dir. Eser meydana getirmemiştir. Fakat devletin teşekkülünde; vicdanlara hâkimiyette müessir olmuştur. Şeyh Edebâli’den başka yüzlerce kişi, değişik zamanlarda aynı görevi yapmışlardır. Bununla birlikte medreseler de açılmıştır. Bu medreselerden bir çok âlim yetişmiştir. Âlimler eser telifi yanında tercümeler de yapmışlardır.

Gerçi Osmanlılara Konya, Kayseri, Amasya, Sivas, Ankara, Kırşehir gibi büyük şehirlerde, Selçuklular ve bazı beyliklerden önemli sayılabilecek medeniyet mirası kalmıştı. Han, hamam, câmi, medrese, kervansaray, kütüphane bunlardan bazılarıdır.

Fatih, Osmanlılarda ilk kütüphane kuran kişi olarak kabul edilebilir. Çünkü adına yaptırdığı Câmi’in dış kısmına 8 medrese; yan tarafına imarethane, darüşşifa, kervansaray, bir de kütüphane yaptırmıştı.

Osmanlılarda ikinci muhteşem devir de Kanunî devridir. Bu devirde bir çok ilim adamı yetişmiş, çok değerli eserler meydana getirilmiştir.

Ebussuud (1490-1575), Sürurî İbrahim Halebî, Taşköprülü zâde, Hâfız Acem, İsâmüddin Larî, Birgili Mehmed Efendi (Öl. 981/1573) Efkârî bunlardan sadece bir kaçıdır(16).

Osmanlı padişah ve devlet adamları eski hükümdarlar, Abbasi ve Emevî halifeleri gibi kütüphane tesisini hükümdarlık ve hilafetin gereği gibi görmüşlerdir.

Vezir Ali Paşa, Çorlulu Damad İbrahim Paşa, Amuca zâde Hüseyin Paşa gibi devlet adamları adlarına kütüphaneler kurmuşlardır. Sultan Mahmud I. de 1152/1739 da. Ayasofya Kütüphanesini ihdas eden padişahlarımızdandır. Diğer padişahlardan bir çoğu da kütüphane kurmuştur. Ayrıca padişahların hemen hepsi saray kütüphaneleri meydana getirmişlerdir.

Bu gün ise, ata yadigârı Süleymaniye ve Beyazıt Kütüphaneleri gibi dev kütüphanelerimiz yanında, Bursa, Edirne, Konya, Antalya, İzmir, Ankara’da binlerce cilt kitap kapasiteye ulaşan kütüphaneler mevcuttur. Özel kütüphaneler, üniversite Kütüphaneleri, il ve ilçe halk kütüphaneleri, özel, kamu kurum ve kuruluş kütüphaneleri de gün geçtikçe gelişmektedir. Önemli olan bu değerli, medeniyet ölçüsü sayılan kütüphanelerden en iyi şekilde faydalanmaktır.

Dipnotlar

(1) Hâtemül-enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı; Ankara 1960, Sayfa 255.
(2) Şezeratü’z-Zeheb, Cilt: 1, S. 114
(3} Fikrist İbni Nedim. Sayfa: 132.
(4) Tarihi Medeniyette Kütüphaneler; Balcı-zade Tahir Harimi, Balıkesir 1931, S. 328.
(5} Aynı eser, Sayfa: 328.
(6} Aynı eser, Sayfa: 329
(7) Tefsir Usulü, İ. Cerrahoğlu, Sayfa 51.
(8) Aynı eser, Sayfa: 50
(9) T. Medeniyette Kütüphaneler, s. 418.
(10) Aynı eser, Sayfa: 442.
(ll) Aynı eser; Sayfa: 442.
(12) Aynı eser, Sayfa: 443.
(13) Aynı eser, Sayfa: 506.
(14) Tarihi Cevdet, Matb. Osmaniye 1309, cm: 7, s. 209.
(15) Türk Tarihi Umumisi, Mt. H. Cahit, C. 3, S. 443.
(16) Keşf ez-Zunün, Cilt: 2, Sayfa; 1111.

Kaynak: Diyanet Dergisi, Ekim-Kasım-Aralık 1987

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Leyle-i Berat Hakkında (Âyet, Hadis, Risale-i Nur)

BERAT: Nişan, rütbe ve imtiyaz için verilen resmî belge, kurtuluş. Sitemizde Berat Gecesi ile İlgili yazılar …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
İki Süleymaniye Camii, İki Şair: Akif, Yahya Kemal

Edebiyatımızda Süleymaniye Camii’nden hayata ve topluma seslenen iki şair vardır. Biri Akif, diğeri ise Yahya …

Kapat