Ana Sayfa / Yazarlar / İslam’da, Kadına Şiddet Var mıdır?

İslam’da, Kadına Şiddet Var mıdır?

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

17.-Sual: İslam’da, kadına şiddet var mıdır?

 

17.-Elcevap: Kur’an’a göre ideal insan Hz. Muhammed’dir (s.a.v.). Gösterdiği ahlak ayetlerle övülmüştür. Zaten Muhammed dahi övülen demektir. O eşlerine karşı müşfik davranırdı. O halde Kur’an’ın istediği insan modeli, Hz. Muhammed gibi olacağından Kur’an, erkeklerin eşlerine karşı iyilik yapmalarını ve güzel geçinmelerini ister.

Ayetteki emir gayet açıktır:

“Onlarla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmazsanız, bilinki sizin hoşlanmadığınız bir şeye Allah çok hayır koymuş olabilir.” (Nisa: 19.)

Nüşuz kadın bir arızadır. Tıpkı hapse atılan suçlular veya tembel öğrenciler veya yaramaz çocuklar gibi.

Allahu Teala (c.c.) şöyle buyuruyor: “Dikkafalılık, şirretlik etmelerinden korktuğunuz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) onları dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın.” (Nisa: 34.)

*Nüşuz kelimesi, isyan etmek demektir. (Kurtubi- el- Camiu li Ahkami’l- Kur’an, Nisa Suresi 5. Cilt, 173. Sh.)

Bu Ayetin açıklamasında herkesin kendine ait yorumları olabilir fakat asıl olan tefsirlerde geçen izahattır. İmam Kurtubi meşhur tefsirinde bu Ayeti şöyle açıklıyor:

“Dövmek, dürtmek ve benzeri şekillerdir. Kemik kırmak, iz bırakmak değildir.” (Kurtubi- el- Camiu li Ahkami’l- Kur’an, Nisa Suresi 5. Cilt, 176. Sh.)

*Ayette geçen kadın, nüşuz, yani şirretlik, çirkeflik yapan kadındır. Şiddet konusunda üç görüş ileri sürülebilir.

Birincisi: Dünyada hiç şiddet olmasın.

İkincisi: Dünyada her durumda şiddet olsun.

Üçüncüsü: Zaruri durumlarda şiddet olabilir.

İkinci görüş, zalimlerin sözüdür. Asla kabul edilemez.

Birinci görüş, samimiyet konusunda kendini sorgulamalı.

Gerçekten dünyada hiç şiddet olmasın diyenler, polis teşkilatına karşı olmalı. Polis, toplumun güvenliği için şiddete başvurur. Kışkırtılan halk kitlelerinin eylemlerinde, linç ile sonuçlanacak vahim durumların önüne geçmek sadece polisin şiddeti ile mümkün olur. Katili yakalamak, mütecaviz adamı durdurmak şiddet ile mümkün olur. Şiddet her zaman zulüm değildir. Zulmü önlemek için şiddet gerekli olabilir. Kadına şiddete karşı olanlar samimi iseler öncelikle şiddetin en fazla olduğu alkol alımına karşı mücadele etmelidirler. Kadın en fazla sarhoş adamlardan dayak yiyor. Dünyada kadına şiddet bir vakıadır ve hiçbir kültür veya hukuk sistemi bunun önüne geçememiştir. İslamda kadını dövmek zulümdür. Hz. Peygamber (s.a.v.) asla hanımlarına karşı böyle bir davranışda bulunmadı. Bir insanı dört duvar arasına kilitleyip yıllarca orada mahsur bırakmak insan onuruna yakışmayan bir davranıştır. Fakat bütün hukuk sistemlerinde suç işleyenlere bu tür cezalar verilir. Demek ki, ceza kime karşı uygulanıyor ise ona göre hüküm alır. Dayak konusu da, kime karşı uygulanıyor ise ona göre değerlendirilir. Kadın ahlaksız, çirkef, sözden anlamıyorsa, bu durumda ya boşayacak veya yüzüne vurmadan hafifçe dövecek. Ailenin kurtulması için, yuvanın yıkılmaması için son çare bu olmalı. Yoksa keyfi uygulamalar zulüm olur. Zaten eşlerin ayrılması bir alternatif olarak durmaktadır. Bu son bir çaredir. Fıkıh kitaplarında izah edildiği üzere, aşırı derecede asabi kimselerin, psikolojisi bozulmuş hastaların, eğer eşlerine zulmedecekleri biliniyor ise evlenmeleri haramdır. Ruhsal sorunları olan adamların evlenmesini İslam yasaklıyor.

Zulüm korkusu olursa nikah tahrimen mekruhtur. Zulmedeceğini yüzde yüz bilirse nikah haram olur. (İ. Abidin 5. Cilt, 256. Sh.)

Nüşuz kadın, ısrarla şirretlik yaparsa onu hafifçe dövün. Asla yüzüne vurmayın. Yüze vurmak haramdır. Buna da itiraz edenler neye itiraz ettiklerini bilmiyorlar. Çirkeflik yapsa da, namussuzluk yapsa da ben yine iyi geçinirim diyenler varsa böyle deyyus ve ahlakı bozuk kimselere diyecek bir sözümüz yoktur. Bu bir tercih ve karakter meselesidir. Böyle bir adamın Müslüman olması İslam’a zarardır.

Kur’an, seslerin en çirkini eşeklerin sesidir der.

Kimi de diyebilir ki, ben eşeklerin sesini çok beğeniyorum.

Eğer biri eşeklik yapmak istiyorsa buna diyecek bir laf yok.

Tercih meselesi!

(Cevher İnci Altın isimli kitaptan)

Abdullah ÖZTÜRK

Yazar : Abdullah ÖZTÜRK

1963 miladi ve 1383 hicri senesinde, Ankara’da dünyaya geldi.
Gazi Üniversitesi İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünden mezun oldu.
Memleketi Şeyh Ali Semerkandi Hazretlerinin yaşadığı ve medfun olduğu Şeyhler beldesidir.
Huccet, Hulasa, Fıkhul Kebir, Fıkhul Evsat, Fıkhul Asgar, Hıristiyanlara Mektuplar, Yol, Bir Şahıs Bir Olay, Cevher İnci Altın, Suristan, Kalbimin Aydınlığı 40 Hadis, isimli eserlerin yazarı, halen ilmi araştırmalarını devam ettirmektedir.

Web Sitesi
Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Mevlid Kandili Hakkında

Mevlid Gecesi / Kandili Hakkında ! Bu yazıdan sonra alttaki başlıkları tıklayarak diğer yazılara da …

2 Yorumlar

  1. avatar

    Allah razı olsun

  2. avatar

    Allah razı olsun Hocam

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Zamanın Âhirinde Saadet-i Ebediye Sesi

ZAMANIN AHİRİNDE, SAADET-İ EBEDİYE SESİ Kâinatta her şey insanın istifadesi için; insansa Hakk’a itaat u …

Kapat