Ana Sayfa / Yazarlar / Kâinata İlâhî Bakış Dersi: Risale-i Nur

Kâinata İlâhî Bakış Dersi: Risale-i Nur

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

KÂİNATA İLAHİ BAKIŞ DERSİ: RİSALE-İ NUR 

Risale-i Nur Külliyatında varlığa, Allah canibinden bakılarak her şeyin aslında bir esma-ı hüsna tecellisi olduğunu söyler. Bütün masnuat ve mahlûkat üzerinde görünen hüsün, cemal, güzellik, sanat, hikmet ve gayeler erkân-ı imaniyenin ve esasat-ı islâmiyenin izah ve ispatında, çok kuvvetli delil ve burhanlar olarak kullanılmıştır. Bu konuyu açıklamak için baştanbaşa bir tevhid ve marifetullah dersi olan “ayet’ül kübra” risalesinden bir paragraftaki Bediüzzamanın esma-i ilahiye zaviyesinden kâinata ilahi bakışını ele alalım.

Bediüzzaman, aşağıdaki iki cümle ile Allah’ın, Rahman ve Hakîm isimlerinin fiili tecellilerini okumuş ve bize şu dersi vermiştir:Kâinatın, küllî ve cüz’î ihtiva ettiği bütün eczasını istilâ eden bir hikmet-i amme görünür. Ve bu hikmet-i amme, kasd, şuur, irade, ihtiyâr sıfatlarını tazammun ediyor. Bu sıfatlar, bir Hakîm-i Mutlak’ın vücub-u vücuduna delâlet eder.”

 

“Yağmurun taneleri sayısınca menfaatler ve katreleri adedince Rahmânî cilveler ve reşhaları miktarınca hikmetler içinde bulunuyor.” Hem o şirin ve lâtif ve mübarek katreler o kadar muntazam ve güzel halk ediliyor ki, hususan yaz mevsiminde gelen dolu o kadar mizan ve intizamla gönderiliyor ve iniyor ki, fırtınalarla çalkanan ve büyük şeyleri çarpıştıran şiddetli rüzgârlar, onların muvazene ve intizamlarını bozmuyor; katreleri birbirine çarpıp, birleştirip zararlı kütleler yapmıyor.”

Saniyen: Allah’ın, Âlim ve Sani-i Hakîm tecellilerini paragrafın devamı olan aşağıdaki cümle ile müşahade etmiş ve şu hakikati ders vermiştir: “Kâinat sahifesinde bir inayet-i tamme parlıyor. Bu inayet, tazammun ettiği hikmet, lütuf, tahsin sıfatlarıyla, bir Hâlık-ı Kerîm’in vücub-u vücuduna delâlet eder. Çünkü in’am ve ihsan, mün’im ve muhsinsiz olamaz.”

“Ve bunlar gibi çok hakîmâne işlerde ve bilhassa zîhayatta çalıştırılan basit ve câmid ve şuursuz  müvellidülmâ ve müvellidülhumuza (hidrojen-oksijen) gibi iki basit maddeden terekküp eden bu su, yüz binlerle hikmetli ve şuurlu ve muhtelif hizmetlerde ve san’atlarda istihdam ediliyor.” 

Salisen : Paragrafın son  cümlesi ile de Allah’ın, Rahmân-ı Rahîm (kesintisiz bir rahmete sahip oluşunun) tecellisini müşahede edip aktarmıştır.

“Demek bu tecessüm etmiş ayn-ı rahmet olan yağmur, ancak bir Rahmân-ı Rahîmin hazine-i gaybiye-i rahmetinde yapılıyor ve nüzulüyle “O, insanların umutlarını kesmelerinin ardından yağmuru indiren, rahmetini yayandır. O, Veliy’dir, Hamîd’dir.” (Şûrâ Sûresi, 42:28.) âyetini maddeten tefsir ediyor.”

Sadisen: Ayet Veli ve Hamîd isimleri ile bitmiştir. Bediüzzaman, ayet sonlarında yer alan bu kısa ve özlü cümlelere “fezleke” olarak bakar ve ayette sözü edilen konunun bu kısımda özetlenmiş olduğunu ifade eder. Edebî bir üslup ve güzel bir ifade tarzıyla Esmâ-i Hüsnâ’yı gösteren bu fezlekeler, aynı zamanda Kur’an’ın i’câz özelliklerini gösteren numuneler hükmündedir. Nitekim Bediüzzamanın tefsiri olan paragrafın bütününe baktığımızda mahlûkatın tüm ihtiyaçlarını karşılayan “Veli” Zat’ın hikmetli işleri anlatılmaktadır. Dikkatle bakıldığında Allah’ın insanla ilgili isimlerinden olan velî, esmâ-i hüsnâdan anlam yakınlığı içinde olduğu hafîz, hasîb, nasîr, rahmân, rezzâk, vedûd ve vekîl isimlerinin de tecellileri Bediüzzaman’ın tefsirinde kevni ayetlerin müşahedelerinde okunmaktadır.

Bediüzzaman bu müşahadeleri ile bunca lütuf ve ihsanda bulunan ‘Zat’ın’ bütün varlığın dili ile hamd ü senâya layık yegâne  “Hamîd”  olduğunu okuyucuya zımnen hissettirir.

Velhasıl, Bediüzzaman, ayeti tefsir ederken hem vücûb-u vücud, hem vahdet, hem ehadiyet, hem haşmet-i rububiyet, hem azamet-i kudret, hem vüs’at-i rahmet, hem umumiyet-i hâkimiyet, hem ihata-i ilim, hem şümul-ü hikmet gibi en mühim esasat-ı imaniyeyi hârika bir îcaz içinde fevkalâde bir kat’iyet ve hâlisiyet ve yakîniyet ile ispat edip Kur’an’ın hidayet mesajını asrın idrakine sunmuştur.

 

ZAFER KARLI

Yazar : Zafer KARLI

Zafer Karlı Özgeçmiş

1965 Trabzon OF doğumludur. İlk ve ortaokulu OF’ta okumuş olup imam hatip mezunudur. Risale-i Nurlar ile iştigal ediyor ve şerh mahiyetinde yazılar yazmaktadır.

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Bir Gece Şiiri

Bir Gece Mehmet Akif ERSOY On dört asır evvel, yine bir böyle geceydi, Kumdan, ayın …

Kapat