Kardeşim Hatırla!

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Devletin yaşlıya, muhtaca, dula, yetime, fakire, mültecilere verdiği yardımdan, yurt dışı mazlum ve muhtaç topluluklara yaptığı yardımdan rahatsız olan;
‘Bizim ekmeğimizi yiyorlar’ diyen,
‘Onları biz besliyoruz, beslemek zorunda mıyız’ diyen kardeşim!..

Bilirsin, ama ben bir kez daha hatırlatayım. Zira insan unutur.
Kardeşim bil ki, rızık Allah’tandır. Kimse kimseye rızık vermez, veremez.

Arz Allah’ın, sema Allah’ın, hava, su, toprak Allah’ın..

Kul Allah’ın, takdir Allah’ın..

Hesaba vursak ev, araba vb için bankalara, kredi faizlerine on binlerce lira ödediğimiz halde garipler, yetimler, düşkünler, muhtaçlar için verdiğimiz dişe dokunur cebimizden çıkan bir şey yok.
Velev ki var..
Verdiğini başa kakar gibi diline pelesenk etmek, her yerde, her vesileyle onu konuşmak yerine, ölmüşlerinin hatrına hayır saysak, bin belaya perde olacak sadaka saysak, gönül hoşluğu ile versek ne olur?

Çalışıp kazandıklarınızdan değil, “Allah’ın size verdiklerinden Allah yolunda infak edin” ilahi emrini hatırlasak ve tâbi olsak…

Yine Rabbimizin “…yaptığınız yardımı başa kakarak ve inciterek boşa çıkarmayın…” ayetini, uyarısını belki tehdidini hatırlasak..

Dünyanın imtihan yeri, varlığın ve darlığın imtihan olduğunu hatırlasak,
Allah’ın bazı kullarını zorluklar ve darlıklarla imtihan etmesinin sadece onlar için değil, varlık içinde olanın da imtihanı olduğunu hatırlasak,
Her sağlam kişinin bir engelli adayı, her zenginin fakir adayı, her sağlıklı insanın hasta adayı, her safa ehlinin cefa adayı olduğunu hatırlasak,
Dünyanın bize güldüğüne aldanmadan,
dünyanın bir de ahireti olduğunu hatırlasak..
Kabak hikayesinde olduğu gibi, hor-hakir gördüğümüz, tahkir ettiğimiz, adeta tiksindiğimiz o kulların da sahibinin olduğunu, onların sahiplerinin de Allah olduğunu hatırlasak…
Dua ve gönül kazanmanın para kazanmaktan bin kat daha evla olduğunu hatırlasak..
Allah’ın cömert kullarını çok sevdiğini hatırlasak..
Zenginliğin aslında gönül zenginliği olduğunu hatırlasak,
Vermekle malın azalmayacağı vaadini hatırlasak,
Cimrinin ruhunun elinden daha dar, gönlünün ve yuvasının zindan gibi kasvetli olduğunu hatırlasak..
Şu stres ve bunalım asrında, biraz huzur, biraz rahat, biraz bolluk ve bereket, gönülde ve yuvada huzur ve mutluluğun sırrının,
bir yetimin, garibin yüzünü güldürebilmekte olduğunu hatırlasak..
Hasılı,
Etten kemikten,
Aciz, zayıf,
Ölümlü,
Cennet ve Cehenneme aday birer kul olduğumuzu hatırlasak…