“Allah, ölümleri ânında nefisleri(n ruhlarını) alır.
Ölmeyenleri ise uykularında (bir nevi‘ ölüme mahkûm eder).
Böylece, üzerlerine ölümle hüküm verdiği kimseleri(n ruhlarını) tutar;
diğerlerini ise, belirli bir vakte (öleceği zamâna) kadar salıverir.
Şübhesiz ki bunda, ibret alacak bir kavim için nice deliller vardır.” (Zümer, 42)
“Pek çok nev‘lerde, hattâ gece ve gündüzde, kış
ve baharda ve cevv-i havada -hava boşluğunda-
hattâ insanın şahıslarında,
müddet-i hayâtında değiştirdiği bedenler
ve mevte –ölüme- benzeyen uyku ile
haşir ve neşre –dirilmeye- benzer birer nevi‘ kıyâmet,
bir kıyâmet-i kübrânın tahakkukunu ihsâs ediyor
-hissettiriyor-, remzen –işâretle- haber veriyorlar.
Evet meselâ:
Haftalık bizim saatimizin sâniye ve dakîka
ve saat ve günlerini sayan çarklarına benzeyen,
Allah’ın dünya denilen büyük saatindeki yevm,
sene, ömr-i beşer,
deverân-ı dünya-asırlar-,
birbirine mukaddeme olarak birbirinden haber veriyor,
döner işlerler.
Geceden sonra sabâhı, kıştan sonra baharı işledikleri gibi,
mevtten sonra subh-ı kıyâmet -kıyâmet sabâhı-,
o dezgâhtan,
o saat-ı uzmâdan -en büyük saatten- çıkacağını remzen haber veriyorlar.
Bir şahsın müddet-i ömründe başına gelmiş birçok kıyâmet çeşitleri vardır.
Her gece bir nevi‘ ölmekle,
her sabah bir nevi‘ dirilmekle emârât-ı haşri -haşrin emârelerini- gördüğü gibi,
beş-altı senede bil-ittifak –tamâmıyla- bütün zerrâtını değiştirerek,
hattâ bir senede iki def‘a tedrîcî -derece derece- bir kıyâmet ve haşir taklîdini görmüş.
Hem hayvan ve nebat nev‘lerinde üç yüz binden ziyâde
haşir ve neşir
ve kıyâmet-i nev‘iyeyi -nev‘lerin dirilmelerini-
her baharda müşâhede ediyor.
İşte bu kadar emârât ve işârât-ı haşriye
ve bu kadar alâmât ve rumûzât-ı neşriye elbette kıyâmet-i kübrânın
tereşşuhâtı –misalleri- hükmünde,
o haşre işâret ediyorlar!..” (29. Söz)
- Hayranlıkla Dinlediler ve İtaat Ettiler!.. - 18 Eylül 2024
- ‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ - 14 Eylül 2024
- Eğer Allah Dileseydi Ne (biz) Şirk Koşardık, Ne de Atalarımız!..” - 11 Eylül 2024
- “Canımı Müslüman Olarak Al ve Beni Sâlih Kimseler Arasına Kat !” - 10 Eylül 2024
- Şehadette Niçin Hem Abduhu Hem Rasûluhü Diyoruz? - 2 Eylül 2024
- İttihad-ı İslâm’ı Israrla Önemsememek… - 30 Ağustos 2024
- Allah’ın Lûtfu ve Rahmetiyle, Ferahlasınlar… - 27 Ağustos 2024
- Sırf Allah ve Resûlü, Fazlından Kendilerini Zengin Etti Diye İntikam Almaya Kalktılar - 18 Ağustos 2024
- “Kader Bizi Böyle Bağlamış…” - 9 Ağustos 2024
- “Bir de Takvâ Elbisesi ki…” - 3 Ağustos 2024