Kör Hissiyat

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Her insanda bulunan nebatî hayat, kökleriyle topraktan beslenir. Hayvanî hayat ise mideden tagaddi eder. Hayvanî hayat, üç zamandan yalnız şimdiki zamanda ve temas halinde iken elem ve lezzet alır. 

İçinde kör hissiyatın bulunduğu bu hayvanî hayat mertebesi, mazi ve müstakbelden habersizdir. Çünkü bu ikinci hayat mertebesinde kalan insandaki akıl, nefis ve heva gibi hazır zaman dairesindeki lezzet ve menfaalarda faal, insanî ve İslamî sahalarda gayr-ı faal olup kör hissiyata bağlıdır.

Risale-i Nur, fitne-i ahirzaman’ın te’siriyle ekser insaınların farklı dereceleriyle bu basit hayat mertebesinde kaldıklarını bildirir. Mesela: Emirdağ Lahikası-I sh: 22 de yüzde doksan rakamını vererek şöyle der:

“Evet eski terbiye-i İslâmiyeyi alanların yüzde ellisi meydanda varken ve an’anat-ı milliye ve İslâmiyeye karşı yüzde elli lâkaydlık gösterildiği halde; elli sene sonra, (90’lı yıllar ve sonrası) yüzde doksanı nefs-i emmareye tâbi’ olup millet ve vatanı anarşiliğe sevketmek ihtimalinin düşünülmesi ve o belâya karşı bir çare taharrisi”….. deyip bahis evam eder.

Ve keza, Kur’an: 5:60. Âyetinde bildirilen mesh-i manevîyi, yani ekser insanların karakterce hayvanlaşmalarını haber veren ve yarı manzum olan şu beyanlar:

Sefih medeniyetin; 

“Câzibedar hizmeti: Hevâ, hevesi teşci’, teshil; hevesâtı, arzuları da tatmin; bundan çıkar sefâhet.

O hevâ, hem heves, şe’ni budur daima: İnsanı memsuh eder, sîreti değiştirir. Manevî meshediyor, değişir insaniyet.

Şu medenîlerden çoğunun, eğer içini dışına çevirirsen, görürsün: Başta maymunla tilki, yılanla ayı, hınzır. Sîreti olur suret.

Gelir hayali karşına, postlarıyla tüyleri. İşte şununla görünür meydandaki âsârı.” Sözler:712

Ve keza bu sefih medeniyeti aşılayıp yaymak isteyen fitne-i âhirzaman cereyanına ve mümessiline hitab eden yazıda da, kör hissiyatın meydana çıkış vesilesi ve mahiyeti şöyle nazara veriliyor:

“Hem senin aklın, ruhun, kalbin, duyguların ulvî vazifelerini bırakıp, süflî nefsin ve pis hevesin rezil işlerine iştirak ve yardım ettiklerinden, ehl-i imana dünyada galebe edersin. Ve zahirde daha sevimli görünürsün. Çünki senin akıl ve kalb ve ruhun gayet derecede tedenni ve tereddi ve sukut edip, pis heves ve rezil nefse inkılab etmişler, mesholmuşlar. Elbette bu cihette, sana Cehennem’i ve mazlum ehl-i imana Cennet’i kazandıran bir muvakkat galeben olacak.” Gençlik Rehberi 21

İnsanda bu kör hissiyat hâkim olunca, akıl kör hissiyatın emrinde olduğundan, hazır zamandaki lezzet ve menfaaları yolunda vahşi hayvandan daha şerli olur.

“Eğer denilse: Bu kadar elîm ve karanlıklı, müşkilâtlı yola nasıl ekser insanlar gidiyorlar?

Elcevab: İçine düşmüş bulunuyorlar, çıkamıyorlar. Hem insandaki nebatî ve hayvanî kuvveleri, âkıbeti görmedikleri, düşünemedikleri ve o insandaki letâif-i insaniyeye galebe ettikleri için, çıkmak istemiyorlar ve hazır ve muvakkat bir lezzetle müteselli oluyorlar.” Lem’alar:78

Hz. Üstad, bu fitne cereyanına ve mümessiline dolayısiyle de dereceli olarak te’sirinde kalanlara ikaz makamında olarak şöyle hitab eder:

“Ey müvesvis! Bilir misin misalin neye benzer? O derece belâhet kesbetmiş bir sarhoşa benzer ki; arslanı attan, darağacını salıncaktan, cerahatlı yarayı kırmızı gülden farketmez. Hem öyle zannettiği halde, mürşid vaziyetini alır; muslih tavrını takınır.” Nurun İlk Kapısı:23

Rivayette, bu kimseler âlim dahi olsalar yanlarında bulunmamak ve sözlerini dinlememek tavsiysi var.(Bak: İslam Ansiklopedisi, 3882. Parağraf)

Bu fitne asrında ıslah, yani hayvanî hayat mertebesinin ıslahı, bu dünyada peşin zarar ve elemi göstermekle olacağını hatırlatan Bediüzzaman Hazretleri diyor ki:.

“…..bu zamanda iki dehşetli hal var:

Birincisi: Akibeti görmeyen, bir dirhem hazır lezzeti, ileride bir batman lezzetlere tercih eden hissiyat-ı insaniye, akıl ve fikre galebe ettiğinden ehl-i sefaheti sefahetinden kurtarmanın çare-i yegânesi; aynı lezzetinde elemini gösterip hissini mağlub etmektir. 

Ve يَسْتَحِبُّونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا عَلَى الآخِرَةِ 

âyetinin işaretiyle; bu zamanda âhiretin elmas gibi nimetlerini, lezzetlerini bildiği halde, dünyevî kırılacak şişe parçalarını ona tercih etmek, ehl-i iman iken ehl-i dalalete o hubb-u dünya ve o sır için tâbi olmak tehlikesinden kurtarmanın çare-i yegânesi, dünyada dahi cehennem azabını ve elemlerini göstermekle olur ki; Risale-i Nur o meslekten gidiyor.” H.Ş.: 8

Netice: Kısmen tesbit edilen bu dersler muvacehesinde anlaşılıyor ki bu anlatılan kör hissiyatı gereği gibi bilip ona karşı, yani dünyaperestliği, nefisperestliği ve enaniyetperestliğine karşı gereken tedbirleri almak icab eder.

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Dâru’s-Siyâdeler (Seyyidlik Evleri)

Dâru’s-Siyâdeler (Seyyidlik Evleri) Doç. Dr. Murat Sarıcık   “Dâru’s-Siyade”, “Nakîbu’l-Eşrâflar”(1) ve Seyyidler için, ilk kez …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Ayasofya, Mescid-i Aksâ ve Garipler

Yazar: Dr. Vehbi KARAKAŞ Dört yüz elli yıl cami olarak kullanılmış olan Ayasofya, bir asra yakın …

Kapat