‘KUR’ÂN-I HAKÎMİN HUZURUNDA DERS ARKADAŞLARIMDIR’
Mustafa Sungur Ağabey anlatıyor:
Üstâd (r.a) buyurdu ki: “İmâm-ı Rabbânî ahir hayatında bu Risâle-i Nur mesleğine girmişti. Fakat onun zamanında bu inkişâf olmadı. Yalnız ona münhasır kalmıştır.
” İmâm-ı Rabbânî(r.a) kendisine münhasır kalan bu mesleğin hakîkatini kendisi şöyle ifade etmiştir:
“Hakaik-ı îmâniyeden bir meselenin inkişâfını, binler ezvak ve mevâcid ve kerâmâta tercih ederim.”
Üstâd Bedîüzzamân (r.a) Hazretleri de Beşinci Mektubun satırları arasında doğrudan doğruya hakâik-ı îmâniyeye hizmet noktasında
“İmâm-ı Rabbânî de (ra) âhir zamanında ona sülûk etmiştir” diye O’nun (ra)
“hakâik-ı îmâniye ve İslâmiyeyi delâil-i aklîye ile kemâl-i vuzûhla ispat edecek” bir adam olmaya çalıştığını,
hem de ömrünün âhir zamanında o mesleğe sülûk ettiğini beyan etmiştir.
İmâm-ı Rabbânî kendisine münhasır kalan bu mesleğin hakîkatini kendisi şöyle ifade etmiştir:
“Hakaik-ı îmâniyeden bir meselenin inkişâfını, binler ezvak ve mevâcid ve kerâmâta tercih ederim.”
“Yüzbaşı Refet Barutçu Ağabey anlatıyor:
“Isparta’nın Barla nahiyesinde bulunduğu bir zamanda bir arkadaşımla ziyârete gitmiştim.
Bir müddet görüştükten sonra Üstâdımıza(r.a) şu suali sordum:
‘Efendim Risâle-i Nur’un bir nüshasında Nakşî Üstâdım İmâm-ı Rabbânî
ve Kâdirî Üstâdım Şeyh Abdülkâdir-i Geylânî diyorsunuz.
Diğer bir nüshasında Üstâdım Kur’ân’dır,
başka üstâdım yoktur, buyuruyorsunuz.
Hangisinin doğru olduğunu öğrenmek istiyorum?..’ dedim.
Ve şu cevabı aldım:
‘İmâm-ı Rabbânî ile Şeyh Abdülkadir-i Geylânî,
Eski Saîd’i Yeni Saîd’e çeviren Üstâdlardır.
“Bugün Kur’ân-ı Hakîmin huzurunda ders arkadaşlarımdır!..” dedi
ve meseleyi tamâmen anladım.
Üstâdımızın(r.a) bu büyük makâmının anlaşılması dolayısıyla,
sonsuz bir zevk-i mânevî ile elini öperek yanından ayrıldım!..” (Son Şahitler)
- Hayranlıkla Dinlediler ve İtaat Ettiler!.. - 18 Eylül 2024
- ‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ - 14 Eylül 2024
- Eğer Allah Dileseydi Ne (biz) Şirk Koşardık, Ne de Atalarımız!..” - 11 Eylül 2024
- “Canımı Müslüman Olarak Al ve Beni Sâlih Kimseler Arasına Kat !” - 10 Eylül 2024
- Şehadette Niçin Hem Abduhu Hem Rasûluhü Diyoruz? - 2 Eylül 2024
- İttihad-ı İslâm’ı Israrla Önemsememek… - 30 Ağustos 2024
- Allah’ın Lûtfu ve Rahmetiyle, Ferahlasınlar… - 27 Ağustos 2024
- Sırf Allah ve Resûlü, Fazlından Kendilerini Zengin Etti Diye İntikam Almaya Kalktılar - 18 Ağustos 2024
- “Kader Bizi Böyle Bağlamış…” - 9 Ağustos 2024
- “Bir de Takvâ Elbisesi ki…” - 3 Ağustos 2024