Mahremiyet! / Hülya ALTUN

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Modern çağ mı yoksa, modern insan mı mahremiyeti yedi bilinmez. ama çok özledik…..

Hâlâ damadının yanında yemek yemeyen, içeri yabancı erkek girdiğinde ayağı kalkan, haya kokan başörtüsüyle ağzını kapayan ninelerimize mi kaldı? Kat kat başörtüsü saran ninelerimizin; bone takmayan, başörtünün altından saçı, küpesi, boynu görünmeyince güzel olmadığını düşünen torunları olduk. Ne gariptir ki yadırganmıyoruz da aksine, İslam’a uygun örtüneni yadırgar olduk bahanemizde hazır;

-Ben kapalıyım, tesettürlü değilim

-Bu kadarını yapabiliyorum…

Acaba evlerimizi, yatak odalarımızı, yediklerimizi, içtiklerimizi sosyal medyaya attığımız için mi mahremiyetimizi kaybettik? Yoksa televizyonlara koca arıyorum diye çıktığımız için mi kaybettik… Biz asiye olmaktan çıktık da ya evlatlarımız; onların mahremiyeti ne olacak, nerde İslam’ın Asiyeleri, Fatımaları, Aişeleri…

Kaldırabilecek miyiz bin bir nazla emekle büyüttüğümüz gözümüzün nurları evlatlarımızın mahremiyetlerini kaybetmelerini, alabilecek miyiz bu vebali?

Artık “herkes yapıyor, modern çağ bunu gerektiriyor, hem biz bu kadarını yapıyoruz, açıklar hiç birini yapmıyor” dediğinizi duyar gibiyim. Soralım kendimize bu kadarı bile doğru mu?

Özlüyoruz mahremiyeti, çok özlüyoruz hala kayınpederinin yanında, kocasının yanına oturmayan gelinleri, babasının, annesinin yanında evladını sevmeye haya eden evlatları… böyle yazınca ne kadar da abartıyor diyeceksiniz ama bu örf adetle büyümüş bir genç olarak şöyle bir bakıyorum da eskiler hayalarıyla güzelmiş biz o güzelliği kaybediyoruz… Meğer mahremiyet içerisinde; nezaketi, hayayı, doğruyu, iyiyi, güzeli kısaca her şeyi barındırıyormuş. Kaybedince anladık…

Eminim hâlâ bir çok yerde yaşanıyor ve yaşatılıyordur. Ahir zaman gençlerine de uğrar, uğrar da onlarda evlatlarını torunlarını kurtarır. Zira en çok mahremiyete ihtiyacımız var. Sevgiler

Genç Doku
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI

SAATLER VE MANZARALAR Yahya Kemal BEYATLI   Sütunların Dibinde Duâ Edenler Ayasofya’da, ikindiden sonra, yerle …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Avrupa kendi değerlerine ‘hayır’ diyor / Prof. Dr. Özcan Hıdır

16 Nisan'daki referandumda yaklaşık 3 milyon Türk seçmenin oy kullanacağı Avrupa ülkelerinde demokrasiden ve fikir …

Kapat