Ana Sayfa / Yazarlar / Malarzgi̇rt’teki̇ Sır ve Hatırlattıkları

Malarzgi̇rt’teki̇ Sır ve Hatırlattıkları

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

“Bir Cuma sabahı Allah’a karşı, / Malazgirt’te elli dört bin er, / Söylediler en güzel marşı; / Allahu ekber… Allahu ekber…”

Bir Selçuklu alpı Sultan’a, ” Tam iki yüz bin küsur Bizans askeri bize doğru geliyor,” diyor. Alparslan hiç düşünmüyor bile, cevabı yapıştırıyor.

“Biz de onlara doğru gidiyoruz.”

Bu anekdot bana şu hadiseyi hatırlattı. Uhud’a gelmekte olan 1200 müşriği haber veren Sahabe (ra)’ye, Hz. Hamza (Ra)ın, o şehitler sultanının verdiği cevap,

“GÖZÜMÜN GÖRDÜĞÜ HİÇBİR DÜŞMANDAN KORKMAM.” oluyor.

Tarih 26 Ağustos 1071. Muş ilinin Malazgirt ilçesine bağlı, kayalık bir sahadayız… İki ordunun karşı karşıya geldiğini müşahede ediyoruz.
Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) ordusunun sayısı iki yüz bin küsur. (Kimi tarih müellifi 300 000 der.) Selçuklu Devleti’nin ordusundaki mücahit sayısı ise elli dört bin küsur.

Bütün İslam memleketlerinde, Cuma günü mücahitlerin muzaffer olması için dua edilmektedir. İslam ordusunun bütün askerleri gusül abdestiyle emre amade…
Sabah namazını cemaatle kıldılar. Ordunun başkomutanı Sultan Alparslan, bembeyaz bir elbise giyinmiştir. Yaptığı konuşmada üzerindeki elbisenin aynı zamanda kefeni olduğunu söylemiştir.
“Bismillah! Hücum!” ile birlikte, elli dört bin er, “Allah! Allah!” nidalarıyla Malazgirt Ovası’ndaki düşmanın üzerine atılmıştır. Akşama doğru kesin zafer kazanılmıştır.

İslâm ordusu, karşısındaki dünyanın en büyük devletlerinden birinin güçlü ordusunu hezimete uğratmıştır. Bu zafer, bütün Anadolu’nun kapılarını ardına kadar İslâm’a açmış, insanlarının İslam’la müşerref olmasını sağlamıştır. Cennet vatanımız, bu muhteşem zaferle İslâm yurdu olmuş…

“HAÇLI” o gün bugün bunu hazmedememiş. Bu yurdu elimizden almak için plan üzerine plan hazırlamış, tuzak üzerine tuzak kurmuş. Mondros demişler olmamış. Sevr demişler olmamış. Lozan demişler olmamış.

Bu güzel yurt üzerine yine düzinelerle planlar yapmışlar. Düzinelerle tuzak kurmuşlar. Bu cennet vatanın maddi-manevi bütün servetlerine göz dikmişler. Toprağı altındaki altın madenlerine, dünyanın en zengin bor ve toryum madenlerine, petrol ve doğalgaz yataklarına göz dikmişler. Gözlerini bu ülke insanlarının huzuruna, refahına, birliğine, dirliğine dikmişler.

Onlar istiyor ki, bu ülkede “Malazgirt ruhu” bütünüyle yok olsun. Onlar istiyor ki, elli dört bin erin söylediği o en güzel marş söylenmesin. Onlar istiyor ki, bu ülke insanlarının elindeki bütün araziler, servetler kendilerine geçsin. Bu ülke insanları da kendilerinin boğaz tokluğuna çalışan köleleri olsun…

Dün 26 Ağustos idi. Elli dört bin erin o en güzel marşı söylediği muhteşem zafer gününün senei devriyesi idi. Hamasi bir yazı yazabilirdim. Sadece bu mânâlı günde bu vatanın evlatlarına bir gerçeği haykırmalıyız elli dört bin er benzeri…
Malazgirt’te, Ahlat’ta veya vatanın başka köşesinde binlerce yeni Malazgirt zaferleri kazanacak yiğitler yetişmeli yeniden. Allah’a şükür, o ruhu yaşayanlar var yine de. Bunu 15 Temmuz 2016’da görmedik mi?

Karından konuşma zamanı geçti, bununla yapılmak istenen MASLAHATın faydasızlığı görüldü. Haykırmalı bundan geri. Bu vatan bizim. Bu vatan İslam diyarı. 948 sene önce bugün Malazgirt Ovası’nda 54 bin er en güzel marşı söylemişti: Allahu Ekber… Allahu Ekber…
Bunu, onlar gibi bizler de alemin aktarına duyuracak şekilde söyleyelim artık… Özellikle davası davamız olan iktidar partisi ..

Yazar : Mehmet Nuri BİNGÖL

BİYOGRAFİ
1961’de Şanlıurfa/Birecik’te doğdu. İlkokul ve ortaokulu aynı ilçede okudu. 1982’de İstanbul Edebiyat Fakültesinden mezun oldu. Anadolu’nun çok yöresinde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenliği yaptı.
Yazgı, Köprü, Bizim Külliye dergilerinde hikâye, deneme ve makaleleri yer aldı. Gap Gündemi, Tasvir, Yeni Nesil gazetelerinde yazıları yayımlandı. Birecik yıllıklarına alınmış şiirleri, yaptığı derlemeleri ve değişik site ve kitaplara alınmış makale, mülakat ve köşe yazıları bulunuyor.
Kitaplaşan iki eseri ve tefrika romanları Mehmet Nuri EMİNLER mahlasıyla yayımlanmıştır. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliğine devam ediyor. Birecik’te temsilciliği açıldığı ilk günden beri Eğitim-Bir-Sen üyesi. Dört kızı ve üç torunu bulunuyor. Şanlıurfa/ Birecik’te ikâmet ediyor.

Tarık Buğra ile yaptığı mülakatın iktibas edildiği eserler:
Politika Dışı (Tarık Buğra)
Tarık Buğra’yla Söyleşiler (Mehmet Tekin)

Hikâyelerinin İktibas Edildiği Eserler:
Kedinâme (M. Nuri Yardım, 2019)
Dergizan Yıllığı (Ramazan Seydaoğlu, 2020)

İktibas edilen mahalli derlemeleri:
Cumhuriyetin 50. Yılında Birecik Yıllığı
Cumhuriyetin 70. Yılında Birecik Yıllığı

Tefrika Romanları:
Yokuşta ( 1986)
Yokuşta Tırmanış-1 (1984)
Yokuşta Tırmanış- 2 (1988)
Kafkasya’da Sarp Ufuklar (1981)

Kitapları:
Sürgündeki Çeçenya (1. Baskı: 1996; 2. Baskı: 2000) Gençlik Yayınevi
Nur Üstad (Biyografi- Deneme; 2002) Erguvan Yayınevi
Siyahtan Turkuaza (15 Temmuz) [Hikâyeler] 2021. KDY yayıncılık
Ver Elini Türkmeneli [Gönül Sayhası-1] (Roman) 2021, KDY Yayıncılık
Azada Yürüyüş [Gönül Sayhası-2] (Roman), 2021, KDY Yayıncılık, "Bir Başka Çeşme" (2022- KDY- Öyküler)

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

2 Yorumlar

  1. avatar

    Kalemine sağlık muhterem hocam. Rabbim cümlemize Din-i mübini islama gereğince hizmet eylemeyi nasip eylesin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Helâket ve Felâket Asrı

İhtilâf u tefrika endişesi Kûşe-i kabrimde hattâ bîkarar eyler beni. İttihadken savlet-i a'dayı def'e çaremiz …

Kapat