1950 öncesi, Mehmed Feyzi Efendi’nin, “Asa-yı Musa” mecmuası için hazırladığı lügatçeye önsöz olmak üzere yazdığı, Üstadı Bediüzzaman Said Nursi ve Risâle-i Nur’un dili hakkındaki tespit ve kanaatleridir.
Asâ-yı Musa Mecmuasındaki Arabî Kelimelerin Kısaca Tercümelerine Dair Bir Lügatçedir.
بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ
وَ اِنْ مِنْ شَيْئٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ
Bu lügatçeye bakan kardeşlere bir ihtar. Ve beyan-ı mazaret.
Bedi-ül beyan olan Risale-i Nur’un müellifi Üstadımız Allâme-i Said Nursî Hazretleri evvela mücahede-i nefsaniyeyi her şeye takdim ve sıfat-ı mezmumeyi mahv ve alâik-i dünyeviyeden inkıtâ hakikat-i himmetle Cenâb-ı Hakk’a teveccüh ettiğinden kalb-i münevverinden hicâb-ı zulümat, inâyet-i Hak’la inkişaf ve rahmet-i İlâhiye feyezan ve nur-ı Samedanî lemean edip
اَفَمَنْ شَرَحَ اللّٰهُ صَدْرَهُ لِلْاِسْلاَمِ فَهُوَ عَلٰى نُورٍ مِنْ رَبِّه۪
sırrına mazhariyetle sadr-i şerifi münşerih olup rahmet-i Sübhaniye ile sırr-ı melekût mirat-ı kalbine münkeşif ve hakâik-i imaniye ve Kur’âniye tele’lü ettiğinden; şüphesiz Risale-i Nur doğrudan doğruya ilham-ı İlahî ve ihsan-ı Rahmanî ve ikram-ı Rabbanî, feyz-i Samedanî, intâk-ı Sübhanî, hem i’câz-ı maneviye-i Kur’ânî hem makbul-ü şâh-ı Risâlet (A.S.M.) hem memdûh şâh-ı velâyet (R.A.) hem merğûb şâh-ı Geylanî (K.S.) hem Kur’ân-ı Muciz-ül beyanın semâ-i manevîsinde parlayan hidâyet ve tevfik güneşlerinin nurlarının in’ikası hem sırr-ı verâset-i kâmile-i Nebeviye (Aleyhisselatü Vesselam) cihetiyle Resül-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselâm’a ihsan olunan cevâmi-ül kelîm gibi Üstadımıza dahi kalîl-ül lafız, kesîr-ül mana kelimât-ı câmia ikram olunması.. hem Üstadımız Esma-ül Hüsnâ’dan ism-i Bedî’e mazhariyetinden te’lifi olan Risale-i Nur kelimat-ı bedia ve tâbirat-ı Arabiye ile müzeyyen olması hem tercüme olunacak kelimat-ı Arabiyede Üstadımız yalnız lügatça sathî manaları düşünmeyip belki gâyet geniş ve pek kudsî olan iman ve Kur’ân hakikatlerini nazara alarak gâyet harika deliller, zâhir bürhanlar, kat’î hüccetler ispat ve beyan ettiğinden; o kelimât ifade edip bakdıkları küllî hakikatlerden, kudsî manalardan birer ulviyet, birer külliyet kesbetmesi.. hem Üstadımız eskiden beri fesahat-ı âliye ve belâgat-ı fevkalâde sahibi olduğundan Risale-i Nur belâgat ve edebiyatça pek yüksek bir mevkide bulunması gösteriyor ki;
o nurlu kelimatı tercüme etmek imkansızdır.
…
Kastamonu Risale-i Nur şakirtlerinden
Mehmed Feyzi
- Mehmet Nuri BİNGÖL”ün Edebî Yolculuğu - 30 Ağustos 2024
- Risale-i Nur’da ve Hatıralarda Kurban Bayramı - 15 Haziran 2024
- Ramazan’dan Sonra - 24 Nisan 2024
- Ramazan Bayramı ve Peygamber Efendimizin Bayramı - 9 Nisan 2024
- Kadir Gecesi ile İlgili Yazılar - 5 Nisan 2024
- Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI - 30 Mart 2024
- Peygamberimizin (asm) İtikâfı - 29 Mart 2024
- Aydınların Dilinden Bediüzzaman Said Nursî / Vefatının 64. Sene-i Devriyesi Hatırasına (video).. - 25 Mart 2024
- Sükûtun Zarâfeti / İmam Süyutî - 23 Mart 2024
- “Oruç, Bıçağa Gerek Duyulmayan Bir Ameliyattır.” - 20 Mart 2024