Ana Sayfa / RİSALE-İ NUR & BEDİÜZZAMAN / Nurdan Hatıralar / “Hem Ramazan-ı Şerif’e, hem şeair-i İslâmiyeye, hem bu dindar millete büyük bir cinayet yaptığı vakit ..”

“Hem Ramazan-ı Şerif’e, hem şeair-i İslâmiyeye, hem bu dindar millete büyük bir cinayet yaptığı vakit ..”

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Merhum Mustafa Sungur Ağabeyin, Ömer ÖZCAN Bey tarafından kaydedilen hatıralarından:

Sungur Ağabey şeyhle çekişince

Sungur ağabeyi Üstad Ankara’ya gönderiyor. Sungur ağabey orada (mütemadiyen) bir şeyhle çekişiyor, ona kabul ettireceğim diye uğraşıyor. Üstadın yanına gelince, Üstad “sana manevî bir tokat vuracaktım, fakat Rahmet-i İlâhiye mâni oldu” diyor.

Menderes seni maarif nâzırı yapsa…

Üstad, Sungur Ağabey’e diyor: “Menderes seni maarif nazırı yapsa.

Mekteplerde Nurları okutacaksın dese, fakat arada sırada bazı meselelerde bizim dediğimiz gibi olacak dese, sen de kabul etsen… Nurdaki ihlâs bunu reddeder.”

Üstadı, cama dayanmış kavak ağaçlarını seyrederken gördük

Bir gün Üstadı cama dayanmış pencereden kavak ağaçlarını seyrederken gördük. Üstadımız bizi görünce: “Yüzer sinemadan, tiyatrodan on defa ziyade bunları seyretmek nefsimin hoşuna gidiyor” dedi.

Zübeyr ağabeyden bir tavsiye

Bir kardeş Zübeyir ağabeyden notlar yazmış, çok hoşuma gitti. O notlarda Zübeyr ağabey “Külliyatı iki kere hızlı okuyun, sonra lûgata bakın. Ne var ne yok önce görün” demiş. Zaten biz de ilk defa öyle yapmıştık.

Barla hayatım benim en saadetli günlerimdi

1947’de Üstad Barla’ya gidiyordu. Ben, Zübeyr ağabey ve Ceylan yanındayız. Üstad gitmeyle alâkalı bir şeyler söyledi, fakat ben tam anlayamadım. Zübeyr ağabeylere “Üstad beni de yanına çağırdı mı? Yanına gideyim mi?” diye sordum, onlar da anlayamamışlar.

Ben Üstadın yanına gittim. Üstad beni görünce : “Yahu sen niye geldin? Ben yirmi sene evvel gezdiğim Barla’yı tek başıma gezmek istiyordum. Benim hayâlim kuvvetli olduğu için yeniden o günleri yaşamak istiyordum… Barla hayatım benim en saadetli günlerimdi” demişti.

Sahiplerinden ziyade bunlardan istifade ediyorum

Isparta’da üzümlerin olduğu zamandı. Üstad bir gün şöyle ayağa kalkıp bağlara üzümlere tefekkürle baktı baktı ve: “Sahiplerinden ziyade bunlardan ben istifade ediyorum” dedi.

Celal Bayar Ramazanda halkın önünde rakı içince

Adnan Menderes’e yazılan mektup okunurken “Hem şimdi birisi hem Ramazan-ı Şerif’e, hem şeair-i İslâmiyeye, hem bu dindar millete büyük bir cinayet yaptığı vakit, muhaliflerinin onun o vaziyeti hoşlarına gittiği görüldü” cümlesi bittiğinde, Sungur ağabey izah etti. “O zamanki Cumhurbaşkanı Celal Bayar Ramazan’da halkın önünde rakı içiyor, gazeteler de bunu yazmıştı.. Solcu gazeteler hararetle yazmıştı. İşte Üstadımız bundan bahsediyor.”

Cihad-ı Manevi

Üstad Isparta’da iken, Diyarbakır’dan Mehmed Kayalar’dan bir mektup geliyor. Mehmed Kayalar gördüğü bir rüyayı anlatıyor Üstad’a. Rüyada dört halife, Gavs-ı âzam hazeratını görüyor. “Yâ Resulullah maddî cihad zamanı” diyor. Mehmed Kayalar bundan maddî cihad zamanı geldiğini düşünüyor ve Üstada yazıyor. Üstad cevaben Mehmed Kayalar’a şöyle bir mektup yazıyor: “Rüyanızı tebrikle beraber, sakın yanlış anlama, maddî cihad ‘Tabiat Risalesi’ndeki gibi küfre karşı manevî kılınçla yapılan cihaddır.”

Afyon hapsinde Üstadın gözü soğuktan kapanmış.

Üstad Hazretleri Afyon hapsinde. Kışın çok soğuk, Üstad 60 kişilik koğuşta tek başına tutuluyor. Baktım gözü soğuktan kapanmış. Beni görünce “sobayı yak” diye işaret etti. Fakat odun yok ki yakayım. O zamanlar Afyonda (–20) derece soğuklar oluyordu.

Aynı Üstad, Rusya’da kumandana ayağa kalkmamış; Hurşit Paşaya ‘Şeriatın bir hakikatine bir ruhum olsa feda ederim’ demiş; M.Kemal’e ‘namaz kılmayan hâindir’ demiş vs.. Böyle bir Üstada bakın asayişi muhafaza için nelere sabrediyor.

Asayişi muhafaza

Afyon hapsinde Re’fet Bey, Kerem isminde bir Afyonlu köylüye Risale veriyor. Sonra Kerem hastalanıyor, 15 gün tebdil-i hava veriyorlar. Kerem de ‘hadi giderken Üstadın elini öpeyim de öyle gideyim’ diyor. Üstad 80 yaşına yakın. Üstadın elini öperken Kerem’e ‘niye öptün?’ diye tokatlıyorlar. Bunu Üstad bize anlattı ‘benim yerime onu dövdüler’ dedi. Bunlara sabrettiğini, ‘asayişi muhafaza için menfi hareket etmiyorum, onlara beddua bile etmiyorum, yeter ki Risale-i Nur’a zarar gelmesin, gelen nesillerin imanı kurtulsun diye sabrediyorum dedi.

Ağabeyler Anlatıyor’dan

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

“Bediüzzaman’a İlk Ziyaretimi Yeis İçinde Yaptım”

Merhum Prof. Dr. Zekeriya KİTAPÇI anlatıyor: BEDİÜZZAMAN’A İLK ZİYARETİMİ YEİS VE BİTKİNLİK İÇİNDE YAPTIM Bediüzzaman …

2 Yorumlar

  1. avatar
    Hüseyin YILMAZ

    Yüce Allah hiç bir kulunu manevi Tokat’a maruz bırakmasın

  2. avatar

    Kesit kesit hazırlanmış konsantre hatıralar. Okurken çok keyif aldım. Hepside çok güzel. Emeğinize sağlık Allah razı olsun…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
“Ramazan-ı şerifte bir hâlet-i ruhaniyede hissettim…”

YİRMİ DOKUZUNCU MEKTUBUN BEŞİNCİ RİSALE OLAN BEŞİNCİ KISMI بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ اَللّٰهُ نُورُ السَّمٰوَاتِ …

Kapat