Ana Sayfa / Yazarlar / Mevcut Anayasa Çift Başlılığı Doğuruyor / Vehbi KARA

Mevcut Anayasa Çift Başlılığı Doğuruyor / Vehbi KARA

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Mevcut Anayasa Çift Başlılığı Doğuruyor

Başbakan Davutoğlu Başbakanlığı ve Ak Parti Genel Başkanlığından ayrılıyor. Hayırlı olsun. Şimdi önünde BM Genel Sekreterliği gibi önemli bir kariyer daha var. Rabbim muvaffak etsin.

Şimdi gelelim şimdiki siyasi meseleye. Bazıları Davutoğlu’nun görevlerinden ayrılmasını adeta “krizi fırsata çevirme” gibi görerek köpürtmeye çalışıyor. Fakat artık eski darbe dönemlerinde değiliz. “CHP+Ordu= İktidar” formülü çoktan bitti. Geçmiş olsun…

Bugün en önemli meselelerden bir tanesi mevcut anayasayı değiştirmektir. Zira 12 Eylül 1980 Darbecileri öyle bir anayasayı dayattılar ki mümkün olan en iyi hükümet dahi ortaya çıksa, devleti doğru ve düzgün bir biçimde yönetemez. Anayasanın ruhuna sahip olan vesayetçi sistem Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasındaki görev-yetki dağılımını öylesine içinden çıkılmaz bir hale getirmiştir ki, hiçbir siyasetçi ağzında kuş olsa dahi bu anayasa ile devleti yönetemez, çatışmalara gebedir.

Daha önce Cumhurbaşkanı Özal’ın Başbakan Mesut Yılmaz ile çatışması, keza Demirel’in istediği kişi yerine Tansu Çiller’in Başbakanlığa gelerek çatışmaya girmesi, hep olagelmiştir. Eğer değişmez ise yine benzer sorunlarla karşı karşıya kalmamız kaçınılmazdır. Faraza Başbakan olarak Bilal Erdoğan seçilse bir müddet sonra babası Erdoğan ile çatışmaya girmesi kaçınılmazdır. Zira mevcut anayasa yetki ve görev dağılımını öylesine karmaşık ve birbirine tecavüz edecek şekilde düzenlediğinden dolayı bundan kurtuluş yoktur.

Belki bu yaşanan olaylardan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasayı değiştirmek ve başkanlık siteminin getirilmesi için neden çırpındığını anlamak mümkün olmuştur. “Bir musibet bin nasihatten yeğdir” demiş atalarımız. İnşallah bu 15 günlük sıkıntılı dönem de Allah’ın izni ile hayırlara vesile olup çok daha güçlü bir siyasi ortamı doğurmasına vesile olacaktır.

Hazır konu açılmışken mevcut anayasayı biraz tartışmaya açalım. Hele hele anayasanın 4. maddesi ki var ki büyük bir utanç vesilesidir. Ne diyor bakın? “Anayasanın ilk üç maddesi değiştirilemez hatta değiştirilmesi teklif dahi edilemez”. Acip.

Bunu yazan ve şimdi savunan siyasetçilerde, uzmanlarda hiç utanma yok mudur? Yahu Allah’ın emri mi ki, “değiştirilmesi teklif dahi edilemez” diyorlar. Pes yani…

Meseleyi uzatmadan söyleyelim bu değişmez dedikleri maddeler Atatürk ilkeleri olarak da ifade edilen “devletçilik, halkçılık, inkılapçılık vs. faşist söylemlerdir. Diktatörlüğü ve inançsızlığı resmileştirmek maksadıyla bunları anayasaya sokmuşlar. Bunun iyi tarafı faşist ve baskıcı olduklarını apaçık bir biçimde insanlara gösteriyorlar. Bunların maksatlarını anlamak için çok zeki olmaya gerek kalmıyor…

1924 Anayasası, Osmanlı’nın Kanunu Esasi’nin devamıdır. Bu Kurucu Anayasanın 2. maddesi “Türk Devletinin dini İslam’dır” maddesidir. Lakin bu madde 1928 yılında kaldırılmıştır.  Daha sonra 5 Şubat 1937’de aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nin ilkeleri olan “Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik ve inkılâpçılık” Anayasanın 2. maddesine dâhil edilerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel nitelikleri olarak belirtilmiştir. Şimdi kırmızıçizgiler olarak gösterdikleri ve değiştirilmesi talep dahi edilemeyen maddelerin aslının ne olduğunu ifade edebildim mi acaba?

Son olarak çareyi de gösterelim zira çok basittir. Mevcut anayasayı kolay anlaşılabilir ve sade olarak düzenlemeli faşist ilke ve inkılapları değiştirmelidir. Bunları yaparken Türkiye’yi “Büyük İslam Devleti” haline getirmek için mecbur olduğumuz “Başkanlık Sistemini” yürürlüğe koymamız gerekiyor. Mevcut Anayasa’da yer alan “çift başlılık” maddeleri bu sayede kolaylıkla kaldırılabilir ve ihtiyacımız olan iyi bir yönetim sistemine geçebiliriz, vesselam…

Yazar : Vehbi KARA

Dr. Vehbi KARA, 1965 Yılında İstanbul’da doğdu. İlk ve orta eğitimini yine İstanbul’da tamamladıktan sonra 1982 yılında Deniz Harp Okuluna girerek askeri öğrenci olarak eğitimine devam etti. 1986 Yılında Kontrol Sistemleri bölümünden Elektrik-Elektronik Mühendisi olarak mezun olduktan sonra Teğmen rütbesi ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı savaş gemilerinde ve karargâh birimlerinde deniz subayı olarak görev yaptı. Savaş gemilerinde güdümlü mermi ve top atışlarında birincilik kazanmıştır. 1997’de Yüzbaşı rütbesinde iken askerlik mesleğinden ayrıldı ve ticaret gemilerinde çalışmaya başladı. Gemi Kaptanı olarak çeşitli ülkelere ait 30’dan fazla ticari gemide görev yapmış çalıştığı firmalardan ödüller almıştır. 2011 Yılında Araştırmacı kadrosu ile İstanbul Üniversitesinde göreve başladı ve halen de bu üniversitenin Su Ürünleri Fakültesinde ve Mühendislik Fakültesinde denizcilikle ilgili meslek dersleri öğretmenliği görevini yürütmektedir. 1997 Yılında İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Bölümünde “Petrole Dayalı Stratejiler ve Uluslararası İlişkilerde Petrolün Rolü” isimli çalışması ile yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 2015 Yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri Bölümünde “Çalışma İlişkileri Açısından Kapitalizm Sonrası Dönem: Malikiyet ve Serbestiyet Devri” başlıklı çalışması ile doktora eğitimini tamamlamıştır. Uzakyol Kaptanı yeterliliğinde gemi kaptanlığı, Denizci Eğitimci Belgesi ve Elektrik-Elektronik Mühendisliği sertifikaları mevcuttur. Denizcilik, askerlik, tarih ve iktisat konularında çeşitli dergi, gazete ve internet sitelerinde makaleler yazan Vehbi KARA’nın “Bahriyede 15 Yıl” ve “Altı Ayda Altı Kıta” isimli iki kitabı bulunmaktadır. Evli ve iki çocuk babasıdır.

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Önceki yazıyı okuyun:
“Kur’an Müslümanlığı” Diyerek Hz. Peygamberi Devre Dışı Bırakmak / Dr. Vehbi KARAKAŞ

Dr. Vehbi Karakaş "Kur'an Müslümanlığı" Diyerek Hz. Peygamberi Devre Dışı Bırakmak Sordular: -Hocam, bu günlerde …

Kapat