Mevdudî ve Miraç
Miraç peygamber Efendimizin pak siretine kıymetli bir tac gibi konmuştur.
Efendimiz bir gece bedeni ve ruhuyla ve uyanık bir durumda Kabe’den Kudüs’e götürüldü ve aynı gece semanın en yüksek noktasına varıp Cenab-ı Allah’ın huzuruna çıkarıldı ve sabah olmadan Mekke’ye dündürüldü. Mrac vakası Nebiyy-i Kerim‘in Tevhid için dünyaya sesini duyurmaya başlamasından 12 yıl geçtikten sonra meydana geldi. O zamana kadar muhalifler İslami davet ve hareketin yolunu kapatmak için her yöne başvurmuşlardı. Hile, desise, entirika, iftira, baskı, zulüm ve işkence kısacası bütün yollar denenmişti. Ama her noktada her aşamada gerek Resulllahın gerekse fedakar akradaşları sabır metanet sebat ve dirayetin en güzel örneklerini vererek hareket ve davalarını canlı tutmuşlar ve günden güne geliştirmişlerdi. Her türlü engele rağmen İslamın sesi Arabistan’ın her köşesine yayılmıştı. Mekke’de kelleyi koltukta taşıyan fedailer hatırı sayılır bir grup oluşturmuştu. Medine’de Evs ve Hazreç gibi kuvvetli kabilelerin hemen hemen bütün üyeleri Müslümanların destekçisi haline gelmişti. İşte bu yol ayrımında İsra ve Miraç meydana geldi
Hadislerde verilen etraflı bilgilere göre gece vakti Cebrail (as) Resullullah’ı (asm) uyandırıp Burak üzerinde Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya götürdü. O Mescid-i Aksa’da diğer peygamberlerle namaz kıldı. Daha sonra semaya yolculuk etti ve göğün çeşitli katlarında büyük peygamberlerle buluştu. Semanın en yüksek katına yükseldikten sonra da Cenab-ı Allah’ın huzuruna çıktı. Kabülden sonra ümmetine beş vakit namaz farz kılındı. Bu yolculuk sırasında O na Cennet ve cehennemin de gösterildiği rivayet edilir. Bunları anlatınca kafirler çok güldüler alay ettiler.
İsra’nın sabahı hz Peygamber asm gece geçirdiği tecrübeyi anlatıyordu. Bazı şahıslar olayı Hz. Ebubekir’e götürdüler. Onlar “Baksana senin arkadaşın ne diyor?” dediler. Hz Ebubekir (ra) “o diyorsa doğrudur” dedi.
Resulullah (asm) 52 yaşında idi. Bir gün Kabe’de uyurken Cebrail onu uyandırdı. O Zemzem’e götürüldü. Orada Cebrail tarafından göğsü yarıldı. İçi Zemzem suyu ile yıkandı. İçi ilim, metanet, zeka, iman ve itimad ile dolduruldu. Burak getirildi, yıldırım gibi koşuyordu. Resulullah (asm) binerken hayvan irkildi Cebrail ona dedi “Hey ne yapıyorsun? Muhammed gibi büyük bir şahsiyet şimdiye kadar senin üzerine binmemiştir.” dedi ve okşadı. Burak da utancından terledi. Önce Resulullah (asm) sonra Cebrail ona bindiler. İlk durak Medine idi. Burada O namaz kıldı. Cebrail dedi ki “Siz hicret edip buraya geleceksiniz..” İkinci durak Tur dağıydı. Burada Hz Musa Allah ile konuşmuştu. Üçüncü durak ise Hz İsa’nın (as) doğduğu Beytüllahm idi. Dördüncü durak da Kudüs idi.
Kudüs’te Burak’tan indi, ipini diğer peygamberlerin bağladığı yere bağladı. Hz Süleyman’ın tapınağına girdi O orada dünyanın kuruluşundan kendi zamanına kadar görevlendirilmiş olan peygamberleri gördü. Peygamberimiz onlara namaz kıldırdı. Bundan sonra bir merdiven geldi, o merdivenle semaya götürüldü. İlk semaya varınca kapının kapalı olduğunu gördü. Nöbetçi melekler kim geliyor, diye sordular. Cebrail kendi ismii söyledi, melekler: “seninle birlik olan kimdir?” dediler. Cebrail cevap verdi Muhammed (asm) dedi. Onun çağrılıp çağrılmadığını sördular Cebrail, evet, dedi. Kapı açıldı Hz Muhammed (asm) muhteşem bir şekilde karşılandı. Bütün şahsiyetlerle tanıştırıldı. Burada mükemmel bir ihtiyar insanla tanıştırıldı. Cebrail, Hz. Adem olduğunu söyledi, yani sizin atanız, dedi. Hz Adem (as) sağına baktı sevindi, soluna bakınca üzüldü. Sağdakiler iyi insanlar, soldakiler ise kötüler denildi.
Bir yerde çiftçilerin tarlalarda çalıştıklarını gördü. Bunlar ne kadar mahsül topluyorsa mahsül o kadar artıyordu. Cebrail “bunlar Allah yolunda cihad edenlerdir” dedi. Bazı kimselerin başlarının ezilmekte olduğunu gördü. Bunlar namaz için ağır hareket edenlerdi. Namaz için başlarını kaldırmıyorlardı. Yamalı elbiseler giymiş kimseleri gördü Bunlar hayvanlar gibi ot yiyorlardı. Bunlar da mallarının zekat ve sadakasını vermeyenlerdi. Hz. Peygamber bir kişinin ağaç ve tahtalar toplamakta olduğunu ve bunları kaldırmakta güçlük çektiğini gördü. . Bunlar emanet ve mesuliyetin yükünü taşıyamayanlardı. Bazı kimselerin dil ve dudaklarının kesilmekte olduğunu gördü, bunlar dedikoduculardı, fitne yaratıyorlardı. Bir yerde bir taşta küçük bir delik gördü. Bu delikten kocaman bir boğa çıktı. Deliğe dönmek istedi girimedi. Bunlar düşünüp taşınmadan konuşup sonra zararını telafi edemeyenlerdi. Başka yerde insanlar kendi vücutlarını kesip yiyorlardı. Bunlar başkalarına dil uzatıyor, onlarla alay ediyorlardı. Bu adamların yanında diğer kimseler vardı. Bunların tırnakları bakırdandı ve ağız ve göğüslerini dövüyorlardı. Bunlar arkadan konuşup namusa leke sürmek isteyenlerdi. Bazı kimselerin dudakları develer gibiydi. Ateş yiyorlardı. Bunlar yetim malı yiyenlerdi. Karınları şişmiş yılanlarla dolu kişileri gördü, bunlar faiz ve haram yiyenlerdi.
Bazı insanlar görür, temiz eti değil çürük ve kokmuş eti yiyorlardı. Bunlar haram ile tatmin olan, helaldan kaçanlardı. Gögüsleriyle asılı kadınları gördü, bunlar kocalarına onlardan olmayan çocukları musallat eden kadınlardır. Sonra oldukça ilgisiz ve soğuk bir kişi ile karşılaştı, bu cehennemin bekçisi idi. Cebrail, Efendimizin gözünün perdesini çekti cehennem bütün vahşeti ile ortaya çıktı .
İkinci semada Hz Yahya ve İsa ile karşılaştı. Üçüncü semada yakışıklı biriyle buluştu bu Hz Yusufdu (as). Dördüncü semada İdris, beşinci semada Hz Harun (as) hz Musa ile tanıştı. Yedinci semada kendine çok benzeyen birini gördü, bu Hz İbrahimdi (as).
Sidret ül Münteha’da Cenab-ı Hakkı (cc) gördü. Aralarındaki konuşmada elli vakit namaz farz olundu. Bakara suresinin son iki ayeti vahiy olundu. Yolda Hz Musa’ya (as) rastladı, o namaz sayısının ricayla azaltılmasını istedi. Sürekli ricada beş vakte indi namaz bu elli vakte bedeldi.
- On Dokuzuncu Söz Üzerine - 26 Eylül 2023
- Bir Gece Şiiri - 22 Eylül 2023
- Bülbül Şiiri / Mehmet Akif ERSOY - 11 Eylül 2023
- Hizmet Rehberinden – 2 - 3 Eylül 2023
- Malazgirt Savaşı ve Türk – Kürt Kardeşliği - 26 Ağustos 2023
- Hizmet Rehberinden - 24 Ağustos 2023
- Hikmet-i Amme, Umumî Hikmet - 17 Ağustos 2023
- Güzellik ve Peygamber - 13 Ağustos 2023
- Güzel ve Estetik Yorumlar - 11 Ağustos 2023
- Bakmak, Görmek ve Göstermek - 9 Ağustos 2023