MORAL SAATİ
“Gözyaşının bile görevi varmış. Ardından gelecek gülümseme için temizlik yaparmış.”
Hz. Mevlâna
“Aslana pençe, kılıca yumruk vurmak akıllıların işi değildir.”
Şirazlı Sadi
“Oturduğu ahır sekisi, çağırdığı İstanbul türküsü…”
Anonim
ÜÇ KİŞİLİK SAMAN
Bir değirmenci, eşeğini önüne katmış gidiyormuş.
Yolda köylünün biri:
– Böyle ikiniz birlikte nereye gidiyorsunuz? diye takılınca, değirmenci elini köylüden tarafa uzatarak şöyle demiş:
– Üçümüz için saman almaya…
APTAL DEFTERİ
Meşhur şairlerden birisinin özel bir defteri varmış. Kendine göre aptalca işler yapanların isimlerini buraya kaydedermiş.
Devrin padişahı acaba defterde kimlerin ismi var? diye merak etmiş. Fazla merakın iyi olmadığını hesap edememiş. Ferman buyurarak defterin huzuruna getirilmesini emretmiş. Defter, padişaha getirilmiş. Padişah, aptalların yazılı olduğu defterde kendi ismini de görünce deliye dönmüş. Olayı kimseye söylemeyerek vaziyeti idare etmeye çalışmış. Ödüllendireceğim, diyerek şairi huzuruna çağırmış.
– Benim adımı neden yazdın? diye sormuş.
– Efendim, demiş şair. Seyisinize yüz bin altın vererek Hicaz’dan safkan Arap atı sipariş etmediniz mi? O kadar parayı alan biri daha geri gelir mi?
Padişah, biraz düşündükten sonra:
– Peki ya gelirse… demiş.
– Efendim canınızı sıkmayın, o zaman sizin isminizi çıkarır, onun ismini yazarız.
ABDEST HAVLUSU
Padişahlardan birinin namazla niyazla pek arası yokmuş. Bir gün, Topkapı Sarayı’ndan İstanbul’un üzerine yağan sağanak yağmuru seyrederken yanında duran yardımcılarından birine dönerek sormuş:
– Lala, şu anda hiç ıslanmayan bir şey var mıdır?
– Vardır hünkârım…
– Hayrola, ne ola ki?
Lala, taşı gediğine koymuş:
– Haşmetlü hünkârımızın abdest havlusu…
HER ŞEY ALLAH’TAN
Bektaşî, her ne olursa “Allah’tan!” dermiş. Durumu bilen bir külhanbeyi Bektaşî’nin ensesine okkalı bir sille indirmiş. Bektaşî arkasına dönünce külhanbeyi:
– Baba erenler, demiş. Ne bakıyorsun Allah’tan!
Bektaşî, hiç düşünmeden cevap vermiş:
– Amenna be imanım! Ben de Allah’tan olduğunu biliyorum ama hangi beyinsizin eliyle yaptırdı diye merak ettim de ondan bakıyorum.
BELKİ
Kazım Paşa, maliye nazırının yanında otururken bir kadın gelip birikmiş aylıklarını ister. Nazır, ödenek bulunmadığı için söz konusu maaşı veremeyeceğini söyler. Gelecek ay bütçenin rahatlayacağını, o zaman maaşını alabileceğini, anlatır. Ancak kadın ısrarcıdır. Darda olduğundan bahsederek sızlanmaya başlar. İşin uzadığını gören Paşa araya girer ve kadına, nazırı göstererek:
– Hanım, der. “Israr etme artık, işte, mazeret ortada. Bu ayı veremem diyor; fakat belki öbür ayı verebilir. Git sonra gel.”
KÜTÜK
Birisi kütükse eğer, onun değişmesini beklemeyin. Zira “kütük” tersten okununca da “kütük”tür.
Anonim
TEK EKSİK
Kendisi için gösterişli bir mezar yaptıran şehrin zengini, ustaya şöyle sormuş:
– Acaba bir eksik kaldı mı?
Mezarcı, sözde de usta olduğunu göstermiş:
– Tek eksiği var beyim, demiş. O da mübarek vücudunuz.
YA MAYMUN GELSEYDİ
Bir toplantıda, ahbaplar sohbet ederken, içeri biri girer. Kendisine çokça ikramda bulunurlar.
Toplantıdakilerden biri arkadaşına sorar:
– Kimdir bu?
– Efendim, buna falan derler. İyi maymun taklidi yapar.
– Ya maymunun kendisi gelecek olsaydı, kim bilir ne kadar hürmet ve ikram ederlerdi!
UZUN KULAKLAR
Kulaklarının uzunluğu ile ünlü olan Galile’ye biri:
– Üstad, demiş. Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?
– Doğru, demiş Galile. Benim kulaklarım bir insan için biraz büyük; ama seninkiler de bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?
Mahir DUMAN
- Mal – Mülk - 6 Haziran 2024
- Kulluk - 19 Mayıs 2024
- Konuşma - 16 Nisan 2024
- Kitap - 4 Nisan 2024
- Kibir – Tevazu - 21 Mart 2024
- Kardeşlik – Yardımlaşma - 9 Mart 2024
- Kahramanlık – Korkaklık - 21 Şubat 2024
- Kadın – Erkek Dünyası - 12 Şubat 2024
- Bir Adım Öteye… - 1 Şubat 2024
- İnsan Olmak - 27 Ocak 2024