Yazar: İsmail İshak GÜR
Moritanya’da insanlar geleneklerine bağlı kalarak, kağıt olmasına rağmen hafızlığı tahta tablet (Löh) üzerinde yapıyorlar.
Afrika’nın kuzeybatısında 3 milyon nüfuslu Moritanya’nın yarısı hafız. Moritanya’da teravih namazları istisnasız bütün camilerde hatimle kılınıyor. Her caminin imamı hafız olduğu gibi cemaatin neredeyse tamamı da hafız. Afrika’nın genelinde hafızlık eğitimi otuz cüz üzerinden yapılıyor. Moritanya’da ise Kur’ân- Kerim altmış cüz olarak taksim edilmiş. Bizde her beş sayfa bir hizib kabul edilirken, Afrika’da sekiz sayfa bir hizib kabul ediliyor. Burada iki türlü ezberleme usulü var. Yukarıdan aşağıya denilen, sondan başa doğru ezberleme, diğeri de aşağıdan yukarıya denilen, baştan sona doğru ezberleme.
Usul olarak şifahi dediğimiz, duyarak öğrenme metodu ile ezberleme yaygın. Bunun sebebi kâğıdın az olması ve matbaanın yeterince gelişmemesi olarak gösteriliyor. Ancak basılı Kur’ân-ı Kerîm bulmakta zorlanan Müslüman çocukları bunu hiç dert etmemişler. Bir hafızın dizinin dibine oturarak hemen erken yaşlarda hafızlığa başlamışlar.
Hafızlık anlatılırken tahta tablet diyebileceğimiz löhlerden de bahsetmek gerekiyor. Moritanya’da Kur’ân talebeleri, harfleri tahta tabletler üzerine yazarak öğreniyorlar. Bu da uzun sürdüğü için bir taraftan hafızlık devam ediyor bir taraftan da yüzüne okuma geliştiriliyor. Löhler için özel kömürler kullanıyorlar ve onu suya batırıp tahta üzerine ezberleyecekleri sayfaları yazıyorlar. Hafız hocalar talebelere hizip hizib yazdırdıkları löhlerden Kur’ân-ı Kerîm’i ezberlettiriyorlar. Hocasının yazdığı metni ezberleyip veren talebe arkasından tahtasını yıkıyor ve arkasından yeni dersini hocasının nezaretinde yazıyor. Bu uzun bir süreç gibi gelebilir; ama yine 1 ya da en geç 2 yılda hafızlık bitirilebiliyor. Şu anda bile löh’ler üzerine yazarak hafızlık usulü devam ediyor. Bu adet olarak devam ettirildiğinden basılı Kur’ân-ı Kerîmler yaygınlaşsa bile bırakmak istemiyorlar. Yazarak ezberledikleri için hem hafızlıkları kuvvetli oluyor hem de bunu daha değerli buluyorlar.
Belli bir yere geldikten sonra tekrarları Kur’ân-ı Kerîm’den yapıyorlar. Ama o löh’e yazdıklarını hiç unutmuyorlar. Hafızlık müddetince Kur’ân-ı Kerîm’i iki defa yazmış oluyorlar. Bir hafız “Gözümü kapatınca aklıma löhe yazdıklarım geliyor. Yazdığımız için hıfzetmemiz daha kolaylık oluyor.” diye ifade ediyor.
(Erhan BAL- Moritanya)
insanvahayat.com
- Mehmet Nuri BİNGÖL”ün Edebî Yolculuğu - 30 Ağustos 2024
- Risale-i Nur’da ve Hatıralarda Kurban Bayramı - 15 Haziran 2024
- Ramazan’dan Sonra - 24 Nisan 2024
- Ramazan Bayramı ve Peygamber Efendimizin Bayramı - 9 Nisan 2024
- Kadir Gecesi ile İlgili Yazılar - 5 Nisan 2024
- Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI - 30 Mart 2024
- Peygamberimizin (asm) İtikâfı - 29 Mart 2024
- Aydınların Dilinden Bediüzzaman Said Nursî / Vefatının 64. Sene-i Devriyesi Hatırasına (video).. - 25 Mart 2024
- Sükûtun Zarâfeti / İmam Süyutî - 23 Mart 2024
- “Oruç, Bıçağa Gerek Duyulmayan Bir Ameliyattır.” - 20 Mart 2024