Mehmet Nuri BİNGÖL |
MUSAHABE YA DA MUHASEBE…
Sizi şahsen tanımam zaten mümkün değil, gazetedeki yazılarınızdan ve köşenizden dolayı bir muarefem var. Yazdıklarınızdaki samimiyete de inanıyorum. Mehdi-i Ahir-Zaman’la alakalı yirmiden (belki daha fazla- bildiğim o kadar) Hadis-i Şerif’i inkar etmemek; Üstad’ımızın da o meyandaki açıklamalarına itiraz etmemek kaydıyla bir insan kimi Mehdi-i Ahir-Zaman bilirse bilsin, itikad kitaplarına göre mümindir; yani çok çok mühim bir mesele değildir. Ama bu inanç (yani Üstad’ı Mehdi-i Ahir-Zaman bilme inancı) eğer Risale-i Nur gibi bir “İslam Külliyatı” ve “dava içinde bürhan…” ve “mal-i umumi” olan “bu asırda bir mucize-i Kur’aniye” olan elmas değerindeki eserlerde yazılan bazı cümleler (seçkinci ve seçici bir anlayışla) bahane gösterilerek onlar Kur’an, Sünnet ve ehl-i hak ve’l-cemaat itikadına zıt bir şekilde “yorumlanıyorsa”, sizin gibi ehl-i tedkik ve ehl-i kalem kardeşlerin, biraz daha hassas olmalarını beklemek – zannedersem- bizim hakkımız. Madem ki eserler “ mal-i umumi”dir; – çok şükür ki- o “umum” içerisindeyiz; “dost”luk makamına layık olmayı bile kendimizden uzak gördüğümüzden – şartları yine de ağır çünkü- herhalde bu “umum” dairesi de “uhuvvet” sırrının hudutları haricinde değildir.
En fazla bilinen bir Hadis’e göre Mehdi-i Ahir-Zaman Hülafa-i Raşid’den sonra gelen bir makama sahip. Üstad da “ Sahabe, Hülafa-i Raşid ve Mehdi’den sonra” insanlığın en faziletli insanları olarak zikrediyor. O zaman şöyle düşünüyor Kur’an ayetlerinden bihaber; (…………….Biçarelerin haberi yok ki o “her şeye kafi olma” hali, “ulum-u imaniye” açısındandır; “muamelet, adalet, ukubet, fıkıh” noktalarından değil; bu mevzularda vazifeli olunmadığı o kadar çok eserde izah edilmiş ki…) Bunun tehlikesi ne?… O küçük ama “büyük ruhlu” kardeşcikler, başlıyor o zaman “kafa feneri” ile hakikatı bulmaya…. Ve yine biliyoruz ki “ dinimiz rehbersiz akılı dini değil, akli bir nakil dini”dir. (İlgili Bütün eserler. Mesele Kelime Ve kavramlar. Muhakemat.)
Şahsımız da dahil bazı “mübarekler” Risale-i Nur Külliyatı’nın bütününü okumaya hali ve vakti yetmiyor; yetse de “arzi” olan aklı (çünkü malum bu eğitim sisteminin, bu bakış açısının ürünüyüz nihayetinde) hakikatı bulayım derken boğuluyor; Üstad’ımızın “müşrik” dediği Hristiyan ve Yahudi’leri ehl-i cennet ilan etmekten, (siyaset miyaset diyerek) “ ehl-i bid’a’ya kalben tarafdar”lığa kadar, Kur’an’ın – zımnen- mahluk olduğuna itikaddan, mezheplerin “ hak meslek” olmanın vazgeçilmez şartı olduğuna kadar ilh….ilh….şüphelere mağlup oluyor, bunları bir de savunmaya kalkıyor gazetesinde, tv’sinde, dergisinde; “İbrahimi Din” diyerek “ İnd-i İlahi’de tek hak Din İslam’dır.” Ayeti ile otuza yakın ayete muhalefet ettiğinin farkında bile olmuyor.
Taktik maktik diyerek “Süfyanizm”in “en büyüğü”ne (İnna A’teyna Sırrı) nazar-ı müsamaha ile bakmaya kadar gidebiliyor.
Halbuki bu hal, aynı zamanda Üstad’a da sadakatsizlik. ” İnsanları Hadis ve Sünnet’ten ayıranlar onları – bilmeden- dalalete atarlar.” (Sözler) ifadesi, her ne “gerekçe”yle olursa olsun- bu sebebe “hulus-u kalp”de dahil (Sünuhat)- Hadis’lerin zayıfına bile itimadsızlığın “hasaret-i azime” olduğunu beyan eden bir Üstad’ın talebe iddiacılarının yapması gereken iş olamaz, değil mi?
Satırlarımı ve delillerimi uzatmayı, sizin gibi ehl-i tedkik bir insan için gereksiz görüyorum. Hem bütün Risaleler hala elimizin altında değil mi? Risale-i Nur Word gibi bir arama kaynağımız mevcut; bir yığın Risale-i Nur sitesi var, onları arama ve tedkik zahmetine girmek – herhalde- “Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz.” emrinin bildirdiği bir farziyyet de… Selam eder, ihlas-ı tammeye vasıl olmanızı niyaz ederim.
M. Nuri Bingöl
21.9. 2008- Birecik
- Cemaat Değil Cemaattan Yana Olmak - 19 Eylül 2024
- Müzeden Ayasofya-yı Kebir’e… - 12 Eylül 2024
- Romancı Olmak – Olmamak – Olamamak - 25 Ağustos 2024
- Vâizler Neden “Etkisiz Eleman”? - 22 Ağustos 2024
- Nur Üstad ve Abdülhamid Meselesi - 11 Ağustos 2024
- Bahardan Sonra Yaz (Öykü) - 5 Ağustos 2024
- Sahabe Bir Sıfat; Hataları İse Ferdidir. - 4 Ağustos 2024
- İsmail Tohumu Fidana, Ardından Ağaca Duracaktır. - 31 Temmuz 2024
- Bazı Dikkatler-2 - 30 Temmuz 2024
- Adem-i Îtimat Meselesi - 29 Temmuz 2024