Ana Sayfa / Yazarlar / Mutezilenin çöktüğü an. Ebul Hasan El- Eş’ari (Rh.a.)

Mutezilenin çöktüğü an. Ebul Hasan El- Eş’ari (Rh.a.)

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Mutezilenin çöktüğü an

Ebul Hasan El- Eş’ari (Rh.a.)

Bir rivayete göre, kırk yaşına geldiğinde Peygamber Efendimiz’i (s.a.v.) rüyasında görür:

-Rasulullah O’na gittiğin yol yanlış, ikazında bulunur.

Aynı rüyayı üç kez arka arkaya görünce:

-Ya Rasulullah ben burada bir tutarsızlık bulamadım.

-Bana gösterir misin? der.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) kendisine bir soru öğretti.

Ertesi gün medresede ders veren dönemin meşhur mutezili alimi Ebu Ali el Cübbai’ye sorulmak üzere.

Ebul Hasan El Eş’ari, hocası Ebu Ali el Cübbai’ye şu soruyu sordu:

-Üç kardeş hakkında ne dersin?

Biri mü’min-i taki, öteki zalim-i şaki, bir diğeri de sabii olan üç kardeş öldüğünde ahiretteki durumları nedir?

Eş’arinin bu sorusuna Ebu Ali el Cübbai şöyle cevap vermiştir:

-Mü’min-i takii cennettedir.

-Zalim-i şakii cehennemdedir.

-Sabii ne cennettedir, ne cehennemdedir.

Bunun üzerine Eş’ari yine sorusunu sormaya devam etti:

-Eğer üçüncüsü, yani küçükken ölen Sabi: “Ya Rabbi ben muttaki olan abimin yanına, cennete gitmek istiyorum. Beni neden küçükken öldürdün de büyütmedin. Büyüseydim, sana iman edip itaat ederdim, ben de cennete giderdim?” derse Allah Teala ne cevap verir?

Cübbai şöyle cevap verdi:

-Allah ona şöyle cevap verir: “Ey kulum ben biliyordum ki sen büyüseydin bana isyan edecektin, dolayısıyla cehenneme girecektin. Senin için faydalı olan küçükken ölmendi.”

Eş’ari yine sordu:

-İkincisi eğer derse ki: “Ya Rabbi! Niçin beni küçükken öldürmedin ki, sana asi olmasaydım, dolayısıyla Cehenneme gitmeseydim? AllahTeala ne cevap verir?

Bu soru karşısında Cübbai sustu.

Bundan sonra İmam Ebul Hasan El Eş’ari, hocası Cübbai’nin mezhebini terk etti. “Hocanın merkebi çamura saplandı, gelin bu işin doğrusunu ben size anlatayım.” diyerek bir grup öğrenci ile oradan ayrıldı ve Ehl-i sünnet ve’l-cemaatın iki itikadi mezhebinden birinin temellerini attı.

Mu’tezile’nin adl prensibinin bir sonucu olarak, “Kul için iyiyi, hatta en iyi olanı yaratmak Allah’a vaciptir.” görüşü bu mezhebin esaslarındandır. Ehl-i sünnet ekolüne göre ise Allah’a hiçbir şeyin vacib olduğu iddia edilemez. Nitekim çocuk iken ölenler hakkında yaşasaydı said olurdu veya şaki olurdu diyemeyiz. (Mezhepler Tarihi- Ebu Zehra 182. Sh.)

(Bir Şahıs Bir Olay)

 

Kader Sırrı

Savrulan kahkahada,

Dökülen gözyaşında,

Mahrumiyet anlarında,

Kader sırrı var!

 

Her bakışta, her alkışta,

Su-i zanda ve zindanda,

Tuzakların arkasında,

Kader sırrı var!

 

Bataklığın dibinde,

Semavatın fevkinde,

Kalbinin derinliğinde,

Kader sırrı var!

 

Bilinen bilgilerde,

Sorulan sorularda,

Cevapsız kalan konularda,

Kader sırrı var!

 

Kapanan kapılarda,

Açılan yaralarda,

Hor bakan her nazarda,

Kader sırrı var!

 

Tahkirlerde tenkitlerde,

Takdirlerde övgülerde,

Teşviklerde tasdiklerde,

Kader sırrı var!

 

Dostların sırtlarında,

Hasmımın hançerinde,

Ökçelerin kavislerinde,

Kader sırrı var!

Abdullah Öztürk

 

Sebepler

Ateş yakmaz yakan Sensin.

Su kandırmaz kandıran Sensin.

Gıda doyurmaz doyuran Sensin.

İlaç yetmez şifa veren Sensin.

 

Ateşe girip yanmayanlar.

Sudan içip kanmayanlar.

Yiyip yiyip doymayanlar.

Tedavisi maraz olanlar.

Hüccetimdir, delilimdir.

 

Nimet, her an nimet olmaz.

Musibet, her daim musibet olmaz.

Nimet şükür ile kıymetli olur.

Musibet nasihat ile yerini bulur.

 

Şımarıp isyan eden,

Kanıksayıp nankörleşen,

Nimet içinde eriyen,

Musibetle güçlenen,

Hüccetimdir, delilimdir.

 

Atınca, atan atmaz, Sen atarsın.

Öldüren almaz canı, Sen alırsın.

Tutunca değil tutan, Sen tutarsın.

Sebepler görünür, Sen yaparsın.

 

İsteyip de kalkamayan,

Elini uzatıp tutamayan,

Kılını kıpırdatamayan,

Ölmek isteyip ölemeyen,

Hüccetimdir, delilimdir.

Abdullah Öztürk

Yazar : Abdullah ÖZTÜRK

1963 miladi ve 1383 hicri senesinde, Ankara’da dünyaya geldi.
Gazi Üniversitesi İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünden mezun oldu.
Memleketi Şeyh Ali Semerkandi Hazretlerinin yaşadığı ve medfun olduğu Şeyhler beldesidir.
Huccet, Hulasa, Fıkhul Kebir, Fıkhul Evsat, Fıkhul Asgar, Hıristiyanlara Mektuplar, Yol, Bir Şahıs Bir Olay, Cevher İnci Altın, Suristan, Kalbimin Aydınlığı 40 Hadis, isimli eserlerin yazarı, halen ilmi araştırmalarını devam ettirmektedir.

Web Sitesi
Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Yorumlar

  1. avatar

    Allah razı olsun hocam. Rabbim bizi saidlerin, salihlerin, muttakilerin yanından, yolundan ayırmasın.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Prof. Dr. Adem Tatlı ile Evrimde Kavram Kargaşası Programı

Kapat