Mutluluk Yurdu

MUTLULUK YURDU

“İyi biliniz ki kalpler ancak Allah’ı zikretmekle tatmin olur.”

K. Kerim, Ra’d: 28

 “Herkes kendi mutluluğunun demircisidir.”

                                Alman Atasözü

     “Başkalarına imrenme. Çok kimseler var ki senin hayatına imreniyorlar.”

           Hz. Mevlâna

 “Saadet devam etmezse zıddına inkılâp eder.”

Hz. Bediüzzaman

    “Diş ağrısı çekenler, dişleri sağlam olanları; yoksulluk çekenler parası bol olanları mutlu sanır.”

                         Bernard Shaw            

     MUTLULUĞUN SIRRI      

     Avrupalı araştırmacı, Çin’de incelemeler yaparken sepet ören birini görür. Çinli devamlı üç ayrı yerden malzeme taşıyarak sepetini yapmaktadır. Bu manzarayı saatlerce seyreden Avrupalı dayanamayıp sepetçiye:

    – Malzemelerin hepsini yanına getirsene! der. Böylece yerinde oturarak kısa zamanda daha fazla sepet üretirsin.

    – Sonra?

    – Daha fazla satarsın.

    – Sonra?

    – Atölye kurar, zengin olursun.

    – Sonra?

    – Mutlu olursun.

    – Ben zaten mutluyum.

    ŞİKÂYET

    Yaşlı köylüyü hiçbir şey mutlu etmiyor, her şeyden şikâyet ediyordu.

    O yıl, köylünün bahçesindeki elma ağaçlarının gayet bol meyve verdiğini gören komşusu:  

    – Artık mutlu olmalısın, dedi. Bereketli bir sene… Meyve bol…  

    Yaşlı köylü:  

    – Pek fena değil, dedi. Ama bu sene, hayvanlara yem olarak verdiğim çürük elmalar yok. 

     YERİMDE YELLER ESECEKTİ

     Bir yaz günü, Hoca hayli terler. Gömleğini ağaca asar. Hanımıyla sohbete koyulur. Derken bir rüzgâr… Ne ağaçta dal kalır, ne dalda gömlek!

    Hoca merhum, hanımına:

    – Eee hatun, der. Bir kurban kesmek vacip oldu. 

    – Hayırdır efendi, kurban kesecek ne var?  

    – Bre hatun, görmüyor musun gömleğin halini? Ya ben de içinde olsaydım! Şimdi benim de yerimde yeller esecekti.

ÇİRKİNİN RESMİNİ YAPMAK

Zaman zaman bizi sıkıntıya sokan, mutluluğumuzu sekteye uğratan olaylar yaşarız. Aslında bunlar da saadetimizi tamamlayan şeylerdir. Dünyada keder olmasaydı, huzur tam olarak anlaşılır mıydı?

Rabbimiz, bizi bazen baharla güldürür. Evlat vererek sevindirir. Kimi vakit de hazanla kederlendirir. Sevdiklerimizi alarak ağlatır. Hepsi de Allah’tan. İbret almaksa bizden… Mevlâna’nın şu sözüne bakalım: “Ressamın, çirkinin resmini yapması beceriksizliğinden değil, tam tersine ustalığındandır.”

Mahir Duman

• Yazar Hakkında
• Diğer Yazıları

Yazar : Mahir DUMAN

1955’te Ankara, Kızılcahamam Hıdırlar köyünde doğdu. İlkokulu doğduğu köyde, orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamladı. 1979’da Bursa Eğitim Enstitüsü'nden mezun oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde çalışmaları neşredildi. İstanbul'da yayımlanan bir gazetede Şamil İmamoğlu müstearı ile günlük yazıları yayınlandı. Köprü, Zafer, Sur, Diyanet Çocuk, Kültür Dünyası, Moral Dünyası, Kültür Edebiyat, Tepe Edebiyat, Üslup… gibi dergilerde denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. Bir gazetenin düzenlediği makale yarışmasında birincilik ödülü aldı. Edebiyat ve Türkçe öğretmeni olarak Anadolu’nun çeşitli yerlerinde çalıştı. 2008 yılında emekli oldu. Evli ve üç çocuk babasıdır.
Yayınlanmış eserleri: 1. Çocukluktan Gençliğe (Çocuk Eğitimi) 2. Harman (Osman Suroğlu ile) 3. Espri Dükkânı 4. Moral Saati 5. Güller ve Dikenler (Osman Suroğlu ile) 6. Sevgi Zaferdir 7. Tebessüm Saati 8. Onların Penceresinden 9. Bizim Köyün Öyküsü 10. Söz Güzeli 11. Gülümseyen Sözler 12. Bahar Bestesi 13. Gönüller Sultanına 14. Güldüren Düşünceler

Web Sitesi

• Mal – Mülk - 6 Haziran 2024
• Kulluk - 19 Mayıs 2024
• Konuşma - 16 Nisan 2024
• Kitap - 4 Nisan 2024
• Kibir – Tevazu - 21 Mart 2024
• Kardeşlik – Yardımlaşma - 9 Mart 2024
• Kahramanlık – Korkaklık - 21 Şubat 2024
• Kadın – Erkek Dünyası - 12 Şubat 2024
• Bir Adım Öteye… - 1 Şubat 2024
• İnsan Olmak - 27 Ocak 2024

Tüm Yazıları Göster