Ana Sayfa / Yazarlar / Namaz ibrethanesinden / Himmet Uç

Namaz ibrethanesinden / Himmet Uç

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Prof. Dr. Himmet Uç

Namaz ibrethanesinden

Ulemadan biri itiraf eder. Tam otuz yıl birinci safta namaz kaldım. Bir gün gecikmiştim, bu yüzden cemaate ancak ikinci safta yetişebildim. O gün cemaat beni ikinci safta gördüklerinden mahcub oldum. Zira onlar otuz yıldan beri beni birinci safta görmeye alışmışlardır. Üzüntüden kendimi yiyordum. Bu mahcubiyetimden husule gelen üzüntü beni hergün biraz daha rahatsız ediyordu. Ancak otuz yıldır gösterişten kendimi kurtaramadığımı anladım. Kendi kendime, ben ben birinci safta gerçek sevaba mazhar olmak için değil de insanlara gösteriş yapmak için ön safta namaz kılmışım dedim. Tam otuz yıllık namazını kaza ettim.

El Havvas anlatıyor, Mısır’da bir köle satılıyordu. Yanına vardım, kölenin üç ayıbı açıklanıyordu. Geceleyin pek az uyur, gündüz yemek yemez, yalnız lüzumunda konuşur. Efendisine dedim ki “Böyle bir köleyi neden satıyorsun?” Onu manevi yönden kendimden üstün gördüm, gece ne zaman teheccüd namazına kalksam onun mutlaka benden önce kalktığını görürdüm. Bu sebeble onu satmak istedim. “öyle ise onu bana sat” “Zaten sen delisin, köle de delidir. Hiç şüphe yok ki deli deli ile daha iyi geçinir. Benim deli olduğumu sen nereden bildin? “Çünkü ben seni her gece dergahta eli bağlı bir şekilde görüyordum. Senin ehbabdan olduğunu o zaman anlamıştım.”

Hazreti İsa ağaçları ve nehirleri yemyeşil bir köye uğrar. Köy sakinleri onu görülmemiş bir ikram ve i’zaz ile ağırlar. İsa Aleyhisselam onların bu candan olan saygılarına taaccüb eder. Aradan bir müdded geçtikten sonra Hz İsa aynı köye bir daha uğrar. O yemyeşil köyün bir çorak haline geldiğini görür. Şaşkınlık içinde iken Allah ona “Ey İsa buradan bir namazsız adam geçti. Yüzünü pınarlardan yıkadı, hemen pınarlar kurudu, ağaçları da çürüdü. Ey İsa Namazın terki dinin tahrib olmasına değil, aynı zaman da beldeleri de tahrib eder.

İmam Semerkandi anlatıyor. Namaz emri gelince Şeytan bir çığlık attı, bütün yardımcıları yanına üşüştü. Sana ne oldu niye böyle feryad ettin? Müminlerin saadetini temin eden çok önemli bir ibadet emri geldi. Pekala onları bundan nasıl uzaklaştırabiliriz? Namaz vakti gelince durmadan onları meşgul edin çünkü rahmet namazın ilk vakitlerinde nazil olur. Ya biz bunu başaramazsak? Onlardan biri namaza durduğunda sizlerden tam dört kişi gidip, biri sağında, biri solunda, biri üstünde, biri de altında dursun, sağdaki ona “sağa bak, soldaki sola bak, üsteki yukarıya bak, alttaki de aşağı bak desin ve onu bu şekilde oyalasın. Şayet bunu başaramazsanız, yani onunla başa çıkamazsanız, o kılmış olduğu namaz dört yüz namazın yerine kaim olur ve böylece o nisbette sevaba nail olur.

Her iki gözü de kör olmuş bir adam cemaate devam eder. Namaza gider gelirken, yollarda hayli zahmet çeker, namaza ancak düşe kalka yetişebilir. Hanımı ona devamlı olarak “Sakat sakat cemaate gidip geliyorsun, namazını evde kılsana” diye çıkışır. Bir gece son derece müteessir olarak uyuya kalmış ve sabah olunca o kılmış olduğu cemaat namazları hürmetine gözlerinin açılmış olduğunu görür ve sevinir.

Hırsızlar Hz Ebubekir’in ra dört yüz devesi ile kırk kölesini çalmışlar. Peygamberimiz asm onu ziyaret ettiğinde üzgün görür, Nen var ya Ebubekir, der. O da başına gelenleri anlatınca, Resülü Ekrem asm şöyle buyurur” Sandım ki iftitah tekbirini kaçırdın”, o tekbiri kaçırmak o kadar büyük bir vebal midir, yeryüzündeki bütün develerin çalınmasından bile ağır…

İbrahim Ethem Allah’a niyazda bulunur. “Ya Rabbi bana cennetteki arkadaşımı göster. “Rüyasında kendisine senin cennetteki arkadaşın falan yerde koyun otlatan zenci bir kadındır, denilir. Uyanınca doğru o kadına gider. Esselamüaleyki, der. Ve aleykümselam İbrahim, der. Benim İbrahim olduğumu sana kim söyledi? Senin cennette eşin olacağımı kim söyledi ise o söyledi. Bana biraz vazeder misin? Sakın gece namazını kaçırmayasın. Çünkü bu namaz kulu Rabbine yakınlaştırır, Allah’ı sevdiğini iddia ediyorsan bil ki sana uyku yasaktır.

Devamlı olarak her gece teheccüd namazına kalkan bir adam bir akşam uyuya kalmış teheccüde kalkamamış.“Haydi kalk namaz kıl bilmiyor musun, cennetin anahtarı gece namazını kılanların elindedir. Çünkü ahirette cennet muhafızları onlar olacaklardır”, sesi ile uyanıp fırlamış.

İmam Birgivi hazretleri Osmanlı devrinde yetişmiş büyük zatlardandır. Birgün devrin şeyhülislamının verdiği fetvaya kızar, alır, yırtar. Bu duruma muttali olan Şeyhülislam onu huzuruna çağırtır. Birgivi fetvahaneye girdiğinde Şeyhülislam namazdadır. Namazda olan Şeyhülislama selam verip bir yerde oturur. Namazı bitirince “Be adam hem verdiğimiz fetvayı yırtarsın, hem de namazda duran bir adama selam verirsin, bu kadar cahil misin?” der. Dediğiniz doğrudur ama ben namazda durana selam vermedim ki, nasıl olur namaz kılıyordum ben. Hayır siz namaz kılmıyordunuz. Ya ne yapıyordum? Siz yatıp kalkıyordunuz. Zira o esnada şu duvara bir pencere açıp açmamayı hesap ediyordunuz. Şeyhülislam bu cevaba dona kalır, gerçekten onu düşünmektedir. Hemen İmamın ellerine kapanır ve affını rica eder.

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Önceki yazıyı okuyun:
Şanlıurfa Bediüzzaman Mevlidi yarın

Şanlıurfa Bediüzzaman Mevlidi yarın Şanlıurfalı Risale-i Nur Gönüllüleri tarafından organize edilen mevlide Bediüzzaman Hazretlerinin hayattaki …

Kapat