Öğretici Elzemdir

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Saatçıoğlu
Hilâl Mecmuası, Mart 1963 · 37. Sayı

İslâmiyette ruhanîlik yoktur, bu itibarla din adamları kalkmalıdır, fikrini ileri sürenlerin düşünce tarzlarında yanlışlık olduğunda şüphe yoktur. Bütün dinler Allah tarafından memur edilen elçiler vasıtası ile tebliğ ve tefsîr edilmiştir. Bu elçiler Peygamberlerdir.

Bunlardan bir kısmı muayyen bir kavim için, bir kısmı ise bütün insanlık älemine gönderilmişler.

Birinci gruptakiler NEBÎ ikinci gruptakiler hem NEBİ ve hem de RESÛL’DÜR. İki Cihan pevgamberi̇ Hazreti MUHAMMED MUSTAFA (S.A.) bütün beşeriyete İslâm Dinini tebşir, tebliğ ve evâmir-i ilâhiyeyi öğretmek için gönderilmiştir. Allah’ın emir ve nehiyleri insanlara Peygamberler vasıtası ile bildirilmiştir. Muhterem, Aziz, Lâtîf, Ákıl ve tam bir ahlâk timsali olan Hazreti Muhammed (S.A.) gerek fikir ve gerekse hareketleri ile insanlığa nümune olmuştur. Çünkü O’nun ahlâkı Kur’an’dan ibarettir. O, insanları Allah’ın emrine davet etmiş, Allah’ın yasak kıldıklarını yapmamayı tebliğ etmiştir.

Bir insanın doğru yolu bulabilmesi için daima irşad ediciye ihtiyacı vardır. Din adamları olmazsa İslâm kaidelerini kim öğretecektir? 

Talebelerin yetişmesi için öğretmene, askerlerin talim ve terbiye görmesi için kumandana ihtiyaç yok mudur? Diyebilir miyiz: Türk doğuştan askerdir, kendi kendilerine askerliği ögrensinler, kumandana ne lüzum var? Buna verilecek cevap nasıl “hayır” ise din adamlarına lüzum olmadığına verilecek cevap da “hayır”dan iharettir.

İslamiyette ruhanîlik voktur, deniliyor. Çok doğru, fakat İslam din âlimlerinden hangisi ruhanîlik iddia etmiştir?İslåmiyette din adamlarıma kudsiyet atfedilmemiştir. Her şey Allah’tandır, hiç bir din adamı bir şahsın günahlarını affetmeğe muktedir değildir. Din adamlarımız da bu yolu asla ihtiyar etmemiştir. Ettiği takdirde sapıklık mevcut olacağından İslâmî kaideler inhiraf edilmiş olur. İslâm’ın din adamları günah çıkartma yetkisini hâiz değillerdir. Dinin din adamları tarafından öğretilmesinde Hiristiyanlığın ruhanilik inancı ile hiç bir ilgisi yoktur. İslâmlar kendileri dinini öğrensin, Kur’an okusun, deniliyor; peki Kur’an’ın ulviyeti her türlü şüpheden âzâde olan İslâm dinini kim öğretecek? Din adamlarının vazifesi, formülü İslâm olan kimseleri irşat etmek ve onlara dinlerinin inceliklerini öğretmektir. Bu hususu ruhanilik gibi bir mantık silsilesi ile izaha kalkışmak doğru değildir.

Her millet doğru yolu seçmek ve inancına bağlanmak mecburiyetindedir. Allahsız ve
inançsız fikrini ileri süren Komünist ideolojidir. 

İslâm dininin koyduğu kaideleri tam mânası ile bilirsek, ne maddenin ve ne de hurafelerin esiri oluruz. Madde ve ruha kıymet veren maneviyatın üstünlüğünü kabul eden, her iki dünya için çalışmayı emreden İslâm dini, bizi millet olarak yükseltecek ve ilmi rehber kılacaktır. 

Dinimizi öğrenmek ve kaideleri tatbik etmek icap eder. Ancak bunun dışına çıkmak irticadır. Mühim olan nokta, hakiki âlim ve din adamı yetiştirmektir. Bilgisiz, zayıf bir din adamının İslâmî kaideleri tam manası ile öğretme iktidarı yoktur. Mühim olan nokta İslâmiyette olmıyan hurafe ve terakkiye mâni olan hususlara mâni olmaktır. 

Bizce tam mânası ile İslâm dinini öğreten âlim lâzımdır. Eğer bunları yetiştiremiyorsak ve mevcutlar az ise bunda yaşanılan atmosfer ve yaratılan imkânların mâni rol oynadığını unutmıyalım.

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI

SAATLER VE MANZARALAR Yahya Kemal BEYATLI   Sütunların Dibinde Duâ Edenler Ayasofya’da, ikindiden sonra, yerle …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Abdullah Yeğin (rha): Bir nur, sadakat ve tevazu kahramanı

Bir kardeş, vefatının 7 Temmuz 2016 olduğunu bilmeden bir ilhamla yazıp paylaştığı ve benim de …

Kapat