Oh! Tehlike Geçti… / Ubeydullah GARİB

KABARCIK Ubeydullah GARİB

Oh! Tehlike Geçti…

Bulunduğum beldeye doğru yaklaşmakta olan bir kasırga haberiyle karşı karşıya kalsam;

Önce haberin doğruluğuna;

Sonra da haber kaynağının güvenilirliğine bakarım.

Kasırga uyarısı, yetkili ve güvenilir kişiler tarafından yapılmışsa, oyalanmadan korunma tedbirlerini almaya girişirim.

Malum, böylesi bir felakette, bazen dakikalar, hatta saniyeler önem kazanır.

Bir an evvel tehlikeden uzaklaşmak gerekir.

Duruma göre evimi barkımı terk eder, canımı kurtarmaya bakarım.

Şimdi ben, varsayım değil, gerçek bir kasırga uyarısıyla karşı karşıyayım:

Kıyamet kasırgası!..

Bütün dünyayı etkileyecek bir felaket uyarısı yapılıyor!

Haberin kaynağı çok ciddi!

Uyarı, sadece bir iki değil, bir çok merkezden yapılıyor!

Beni doğrudan ilgilendiren tehlike karşısında ilgisiz kalmam mümkün olabilir mi?

Tedbir almadan durabilir miyim?

“Hele bir gelsin bakalım, o zaman çaresine bakarız!” diyebilir miyim?

 

Böylesi hayati uyarının birinci kaynağı Hz. Muhammed (as)!..

Toplumu tarafından “emin, güvenilir” ilan edilen müstesna insan.

Bir Yahudi alimi (Abdullah İbni Selam) onu görür görmez “Bu yüzde yalan olamaz!” diye iman etmekten kendini alamamış.”

 

Ahlakı güzel… endamı güzel …siması güzel… güzeller güzeli…

Bu derece ciddi haberinde yalancı olabilir mi? (haşa!)

 

Hz. Musa, Hz. İsa, Hz. Nuh , Hz. İbrahim… Aynı haberi veren arkadaşlarından bazıları…

Ayrıca 124 bin Peygamber yoldaşı…

 

Yalancı olabilirler mi?(haşa!)

 

Aynı haberi tasdik eden Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali…

İlaveten 120 bin sahabe arkadaşı…

 

Yalan tasdikçisi olabilirler mi?(haşa!)

 

Abdulkadir Geylani, Şah-ı Nakşibend, Ahmed Bedevi, Şazeli, Maruf-ı Kerhi…

Aynı uyarıya parmak basan milyonlar candaşı…

 

Yalanda birleşebilirler mi? (haşa!)

 

Hz. Mevlana, İmam-ı Gazali, Yunus Emre, İbrahim Hakkı…

Ve onların milyarlar haber doğrulayıcı kardeşi…

 

Yalan destekçisi olabilirler mi? (haşa!)

 

Kuran, Tevrat, İncil, Zebur…

Ve diğer Sahifeler…

 

Yalan haber vermiş olabilirler mi?..(haşa!)

 

Yalan ihtimali asla ve asla mümkün değil… Şu halde verilen haberlerin hepsi doğru:

“Kıyamet yaklaştı!” diyorlar…

Doğrudur.

“Ahiret var!” diyorlar…

Doğrudur.

“Cennet var!” diyorlar…

Doğrudur.

“Hesap var!” diyorlar…

Doğrudur.

“Cehennem var!” diyorlar

Doğrudur.

 

Uyarı da, uyaranlar da çok ciddi!..

Haber kesin!..

Ama benim umarsamazlığım niçin?

 

Bir kamyon hızla üzerime geliyor; ben de gözümü indiriveriyorum:

“ Oh! Tehlike geçti…” diyorum

 

Rabbim, Efendim, Mevlam!

Nefsim hakkında aczimi itiraf ediyorum!

Habib’inin (as) duasıyla sana sığınıyorum…

Onun sadasıyla sana yalvarıyorum:

“Allah’ım beni göz açıp kapayıncaya kadar nefsimin eline bırakma!”