Ana Sayfa / Delil için Arama Sonuçları (Sayfa 111)

Delil için Arama Sonuçları

Zaruriyat-ı Diniyye Nelerdir?

ZARÛRÂT-I DİNİYYE Bir Müslüman için din yönünden bilinmesi gereken, Hz. Muhammed (s.a.s)’in Allah tarafından tebliğ edip haber verdiği kesin olarak belli esas, hüküm ve haberler. Zaruret, sözlükte; ihtiyaç, çaresiz sıkıntı, meşakkat demektir. Çoğulu “zarurat” ve “zarair” dir. Zarurat-ı diniyye tamlaması; “dine ait zaruretler” yani “dine ait olup bilinmesi ve inanılması …

Devamını Oku »

Tutarsızlıklarımızın Sebebi / M. Numan ÖZEL

İnsan, bir çok işleve sahip olan bir sistem demektir. Ama bu sistem o kadar çetrefillidir ki bir anı bir anını tutmamaktadır. On sekiz bin alem dürülmüş paket program olarak insan ismi verilen sisteme takılmıştır. Temsilde hata olmasın sistemin ana kartı insan; on sekiz bin âlem ise paket programdır. Bu sistem …

Devamını Oku »

Zaruret; Muztar Kalma / Izdırar Hâli

IZDIRAR Şiddetli sıkıntıya düşmek, bir şeye muhtaç olmak. Aynı kökten bir isim olan zaruret kelimesi “şiddetli sıkıntı” anlamına gelir. “Zaruret beni şunu yapmaya mecbur etti”, “Filan şuna ve şuna muzdar kaldı, yani şiddetli sıkıntı yüzünden şunları şunları yapmak zorunda kaldı” denir (İbn Manzur, Lisanü’l-Arab, Beyrut 1955, IV, 483). Dinde ıztırar …

Devamını Oku »

Bir İç Kararması Olarak Günah

Yazar: Ahmet TÜRKBEN Günah bir iç yöneliş, bir sakınca, bir engel ve cezayı gerektiren bir suçtu. İlahî sınırların ihlâliydi günah; haddi aşmak ve hudûdullahı çiğnemekti.                                                      …

Devamını Oku »

Tecessüs ve Tahassüs Hakkında

1. Makale TECESSÜS Herhangi bir şeyin iç yüzünü, gizli tarafını, kusurunu araştırma, araştırma merakı, merak. Arapça bir kelime olan tecessüs, “cesse” fiilinin “tefa’ale” babının masdarıdır. Casus kelimesi de aynı kökten türetilmiştir. Tecessüs, daha çok kötülükleri, kusurları araştırmada kullanılan bir tabirdir. Tahassus kelimesi ise daha çok hayırda kullanılır. Nitekim Allah Teala …

Devamını Oku »

Cennet Nedir? Nasıl Bir Yerdir?

CENNET Ağaçlı bahçe; yeşillikleri bol bostan; sık dal ve yaprakları ile yeri gölgelendiren hurmalık ve bağlık. Peygamberlerin davetine uyarak iman edip, dünya ve ahirete ait işleri, kulluk vazifelerini elden geldiği kadar güzel bir şekilde yapan temiz ve müttaki kişiler için hazırlanmış bir huzur ve saadet yurdudur. Kısaca ahiretteki nimetler yurdunun …

Devamını Oku »

Kütüb-ü Sitte’den Alım-Satım Konulu Hadis-i Şerifler

Kütüb-ü Sitte’den Alım-Satım, Ticaret Konulu Hadis-i Şerifler KAZANCA TEŞVİK 6618 – Mikdam İbnu Ma’dikerb ez-Zübeydi (R.a) anlatıyor: “Resulullah (S.a.v) buyurdular ki: “Kişi elinin emeğiyle kazandığından daha temiz bir kazanç elde etmemiştir. Kişinin nefsine, ailesine, çocuğuna ve hizmetçisine harcadığı sadakadır.” 6619 – İbnu Ömer (R.a) anlatıyor: “Resulullah (S.a.v) buyurdular ki: “Emin, …

Devamını Oku »

Rahman ve Rahîm isimlerini öyle bir nur-u a’zam görüyorum ki…

Sekizinci Mektub ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ isimleri ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ e girdiklerinin ve her mübarek şey’in başında zikredilmelerinin çok hikmetleri var. Onların beyanını başka vakte talikan, şimdilik kendime ait bir hissimi söyleyeceğim: Kardeşim ben ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ isimlerini öyle bir nur-u a’zam görüyorum ki, bütün …

Devamını Oku »

İslâmiyet, iltizamdır; iman, iz’andır.

Ulema-i İslâm ortasında “İslâm” ve “iman”ın farkları çok medar-ı bahsolmuş. Bir kısmı “İkisi birdir”, diğer kısmı “İkisi bir değil, fakat biri birisiz olmaz” demişler ve bunun gibi çok muhtelif fikirler beyan etmişler. Ben şöyle bir fark anladım ki: İslâmiyet, iltizamdır; iman, iz’andır. Tabir-i diğerle: İslâmiyet, hakka tarafgirlik ve teslim ve …

Devamını Oku »

Yaşamaktan mı Yaşamamaktan mı? YAŞLANMAK

Yazar: Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Tasavvufta mürşid için kullanılan kelimeler: Şeyh: Arapçada yaşlı, büyük. Pîr: Farsçada yaşlı. Baba, Dede: Türkçemizde malûm aile büyükleri. Bir kültürün, bir mefhumu nasıl adlandırdığı önemli bir ipucudur. O mefhumun o kültürdeki yerini bu ipuçlarından hareketle anlayabiliriz. Mürşid kelimesine sıfat olarak gelen ve «olgun» demek olan «kâmil» …

Devamını Oku »

Seddi Zülkarneyn ve Yecüc Mecüc / Vehbi KARA

Birçok tefsirci ve tarihçi, Kuran’da geçen Seddi Zulkarneyn ve Yecüc, Mecüc üzerinde durmuş, çeşitli açıklamalarda bulunmuşlardır. Ne yazık ki yapılan açıklamaların birçoğu İsrailiyyattan, kitap ehlinin haberlerinden ve mitoloji, söylenti ve sözlerden ibarettir. Kuran’da geçmesi nedeniyle; esasta kimse itiraz edememiş lakin ayrıntıları konusunda çeşitli araştırmalar, tarihçiler ve tefsirciler arasında büyük ihtilaflar …

Devamını Oku »

Deizm ve Deistler Hakkında

Deizm ve Deistler-1 Deizm, Allah’ın varlığına ve sebeplerden ilk sebep olduğuna inan bir düşünce ekolüdür. Allah’ın kainat ve sebepler üstündeki tedbir ve tasarrufunu kabul etmeyip, bu tedbir ve tasarrufu sebeplere havale ederler. Allah’ın dinine ve elçisine, dolayısı ile emir ve yasaklarına da inanmazlar, hatta dini insanlar arasında nizaya bir sebep olarak …

Devamını Oku »

On Altıncı Mektup ( Evhamlı Sorulara Cevaplar )

Onaltıncı Mektub ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ ﺍَﻟَّﺬِﻳﻦَ ﻗَﺎﻝَ ﻟَﻬُﻢُ ﺍﻟﻨَّﺎﺱُ ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﻗَﺪْ ﺟَﻤَﻌُﻮﺍ ﻟَﻜُﻢْ ﻓَﺎﺧْﺸَﻮْﻫُﻢْ ﻓَﺰَﺍﺩَﻫُﻢْ ﺍِﻳﻤَﺎﻧًﺎ ﻭَ ﻗَﺎﻟُﻮﺍ ﺣَﺴْﺒُﻨَﺎ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻭَﻧِﻌْﻢَ ﺍﻟْﻮَﻛِﻴﻞُ [Şu mektub ﻓَﻘُﻮﻟﺎَ ﻟَﻪُ ﻗَﻮْﻟﺎً ﻟَﻴِّﻨًﺎ sırrına mazhar olmuş, şiddetli yazılmamış.] Çoklar tarafından sarihan ve manen gelen bir suale cevabdır. Şu cevabı vermek benim için hoş …

Devamını Oku »

Aksâ’dan Koşarak Gelen

Yazar: Hatice TURAN “Onlara, elçilerin geldiği şu şehir halkını misal ver. Onlara iki elçi göndermiştik. İkisini de yalanlayınca Biz de üçüncüsüyle onları destekledik. Onlar: Biz size gönderilmiş elçileriz, dediler.” (Yasin 36/13-14) Meşhur rivayete göre gönderilen üç elçi Hz. İsa (a.s)’nın havarileri Yuhanna, Pavlus ve Şem’unü’s-Safa; şehir Antakya, şehid edilen kişi …

Devamını Oku »

Sünneti İnkâr Fitnesi ve Fitnenin Öncüleri

SÜNNETİ İNKAR FİTNESİ “Oryantalistler, uzun bir süre edebiyat, tarih vb. alanlarda araştırmalar yaptılar. Ancak onların hadislere yönelmesi son dönemlere denk gelmektedir. Bu konuda kayda değer ilk ve son denebilecek çalışma ünlü oryantalist Goldziher’in ger-çekleştirdiği çalışmadır. Goldziher, çalışmasını 1890’da “İslamî Araştırmalar” adı altında Almanca olarak yayımladı. Yazıldığı günden bu yana Goldziher’in …

Devamını Oku »