Ana Sayfa / Namaz için Arama Sonuçları (Sayfa 118)

Namaz için Arama Sonuçları

Nuayman b. Amr ve Tebessüm

Yazar: A. Ali URAL “Çok gülmek kalbi öldürür,”1 hadisine dayanarak yüzümüzü asamayız. “Çok” kelimesine dayanarak tebessüm etmek yakışır bize. Su bile çok içildiğinde zehre dönüşüyor. “Çok gülmeyin,” sözünü “Gülmeyin,” olarak anlamak olsa olsa sevimsizleştirir bizi. Güler yüzlü bir peygamberin ümmetine asık suratlı olmak yakışmaz. Hz. Ali, “Kişiyi asık suratlılıktan kurtaran şakalaşmada …

Devamını Oku »

40 Hadiste Çocuk

“İnsan ölünce şu üçü dışında amellerinin sevabı kesilir: Sadaka-î câriye (faydası süregelen hayır), kendisinden faydalanılan ilim ve arkasından dua eden hayırlı bir evlât.” (Müslim, Vasiyyet, 14)   “Aziz ve Yüce olan Allah, annelere saygısızlık etmeyi, kız çocuklarını diri diri gömmeyi, hak etmediğini istemeyi size haram kılmıştır. Sizin için üç şeyi de …

Devamını Oku »

Bediüzzaman’ın Hayatından Üç Tablo

Yazar: Dr. Veli Sırım Bediüzzaman Said Nursî’yi öncelikle eserlerinden okuyarak tanıyanları bekleyen en şaşırtıcı tablo, hiç şüphesiz onun hayatını okudukları zaman gerçekleşiyor. Özellikle de yabancı akademisyenler ve araştırmacılar için bu şaşkınlık en had seviyelerde gerçekleşiyor. Neden mi? Çünkü Risalelerin hemen her satırında sükûnet, selâmet ve dinginlik söz konusu. Her cümlesi, asıl …

Devamını Oku »

Dijital Çağda Sözün Âdâbına Dâir

Yazar: Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Zamanında bir adam pazardan pamuk alır. Eve geldiğinde hanımı; “Esnaf tartıda hile yapıyor, adamı aldatıyor…” türünden bir şeyler söyleyince, adam karısını boşayıverir. Herkes şaşkındır. Sorarlar: “–Sen ehl-i iffet hanımını ne diye boşadın, bu iş sana yakıştı mı?” Cevap da davranış gibi garip ve düşündürücüdür: “–Hanımım, pamuk …

Devamını Oku »

Kalbi Temiz Mümeyyiz

Sondaki yazıyı da okumanızı tavsiye ederiz.  MÜMEYYİZ  Yedi yaş ile buluğ çağı arasında bulunan çocuk. Çocuk yedi yaşından itibaren tam vücub ehliyetini almıştır ve lehine ve aleyhine olan hak ve mükellefiyetlere sahibtir. Ancak bu devirde çocuğun aklı tam manasıyla olgunlaşmadığı için eda ehliyeti eksiktir. İmanı ve yaptığı diğer bedeni ibadetler …

Devamını Oku »

Ferâsetle İlgili Âyet ve Hadisler

Feraset Konulu Âyet-i Kerîmeler “Ey iman edenler! Şayet Allah’dan ittika ederseniz, o size furkân (hem zahir, hem batında hak olanı olmayandan, iyiyi kötüden, temizi habisten ayırt edici bir marifet ve nur) verir.” (Enfâl, 29) “Bu (Kur’an), mümin bir toplum için Rab­binizden gelen basiretlerdir (kalp gözlerini açan beyanlardır), hidayet rehberidir, rahmettir.” …

Devamını Oku »

Gençlik Rehberi

Risale-i Nur Külliyatı’ndan GENÇLİK REHBERİ Müellifi Bedîüzzaman Said Nursî   ÖN SÖZ Bu Gençlik Rehberi, yeni harfle basıldığı gibi eski harfle Isparta’da dahi teksir edilip hükûmetin ve zabıtanın ilişmemesi ve her tarafta iştiyakla okunması ve intişarı gösteriyor ki bu Rehber’in millete, hususan gençlere çok menfaati var. Yalnız Ankara’nın Emniyet Müdürü elli …

Devamını Oku »

1980’lerden Günümüze İslamcı Müziğin Sosyolojik Analizi

Yazar: Cemal ÖZEL Akademisyen Makalenin tamamını indirip okumak isterseniz TIKLAYINIZ Müminin Müzikle İmtihanı: 1980 Sonrası Toplum, Din ve Müzik  1980’ler ve sonrası Türkiye’de aşırılıkların görüldüğü, zıtlıkların bir arada yaşandığı yıllardır. Dışarıda bir yandan komünist bloğun dağıldığı yani siyasî alternatiflerin çökmesiyle siyasal açıdan tekilleşen; öte yandan kolay seyahat, medya, TV ve …

Devamını Oku »

İhmal Edilen Bir Kul Hakkı

Yazar: Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI ÖRFÎ CÂHİLİYYE Yıllar önce müftülükte vazife yaptığım zamanlar. Zaman zaman fetvâ soranlar olurdu. Genç bir adam geldi. Dedi ki: “–Babam birkaç sene evvel öldü. Mîrâsı taksim ederken, analığımıza kötü bir bahçe verdik. Şimdi analığım da öldü. Bahçe kimin olacak?” Dedim: “–Analığınızın vârisleri kim ise onlara kalacak.” …

Devamını Oku »

Osmanlı Dönemi Fetvãlarında Çevre Kirliliği

Emine ARSLAN Vaiz, İstanbul Müftülüğü FETVALAR BİR SORU ÜZERİNE VERİLDİĞİ İÇİN, MÜFTÜDEN GENELLİKLE UĞRANILAN BİR ZARARIN TELAFİ YOLLARININ VEYA VERİLEN KARŞILIĞIN HAKKANİYETE UYGUN OLUP OLMADIĞININ AÇIKLANMASI İSTENMİŞTİR. “ZARAR İZÂLE OLUNUR”. “ZARAR Bİ-KADERİ’L-İMKÂN İZÂLE OLUNUR” VE “ZARAR VE MUKABELE Bİ’Z-ZARAR YOKTUR” ŞEKLİNDEKİ KAİDELER, FIKHIN HADİSLERDEN NEŞET EDEN TEMEL İLKELERİNDEN BAZILARIDIR. Osmanlı …

Devamını Oku »

Hacda Çarşı Ziyâreti ve Hediyeleşme Âdâbı

Abdulkerim YATGIN İmam – Hatip Şişli Müftülüğü Hac, kutlu çağrıya icabettir. Sevdiklerini geride bırakıp Sevgili’ye doğru yolculuktur. Çekilen çile ile beraber arınmak; Sevgili ile kurulan sevgiye dair irtibattır. Hac hayatta bir dönüm noktasıdır. Bu nokta-yı nazardan hacla ilgili her âdet bir ritüele dönüşür. Hac, kişinin malından, zamanından, kendisinden özveride bulunmak …

Devamını Oku »

Haklılık, Hakk’a Ayarlı…

Yazar: Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Nasreddin Hoca’nın kadılık yapacağı tutmuş. Aralarında anlaşmazlık olan iki köylü gelmişler. Biri anlatmış anlatmış; “–Haklı değil miyim hocam?!.” diye sormuş, hoca demiş ki: “–Haklısın.” Sonra öbür taraf almış sazı eline, o da kendi bakış açısından anlatmış, anlatmış ve sormuş: “–Haklı değil miyim hocam?” Hoca ona da …

Devamını Oku »

Allah’tan Kullarına Sorular – 5

Allah’tan Kullarına Sorular! -5: KIYASLAMA ve EŞİTLİK SUALLERİ Yazar: Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI İnsan zihni, kıyaslamalar yaparak düşünür. Eşyalar, şahıslar ve hâdiseler arasında benzerlikler ve zıtlıklar kurar. Sebep ve netice bakımından değerlendirir. Birçok şeyi ancak zıddıyla anlar. Bu sebeple Kur’ân-ı Kerim’de «ikili» bir ifade üslûbu vardır: Îman ve küfür, samimiyet ve …

Devamını Oku »

Bediüzzaman’ın Estetik Dünyası – VIII

Form ve Biçim Biçim ve sûret kavramı bizim kültürümüzde organize edilmemiştir. Sanatımız olduğu tartışılmaz ama, bize göre bir sanat felsefemiz yoktur. Sanat felsefesi kitapları batı sanatına dizayn edilmiştir. Olaylar, insanlar, eserler, örneklemeler tamamen Avrupa sanat arenasınındır. Terminoloji de ona göre şekillenmiştir. Bununla birlikte oldukça bölük pörçük şekilde form ve biçim …

Devamını Oku »

Allah’tan Kullarına Sorular – 3

Yazar: Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Önceki bölüm için tıklayınız DAHA GÜZEL HÜKMEDEN KİM VAR? CEVAPSIZ SUALLER   İlzâm edici, yani muhatabı susturan, çaresiz bırakan sualleri; peygamberler de kavimlerine tevcih etmişlerdir. Bu sualler, muhatapların iç dünyasında titreşimler meydana getirir. Kimisi inadına devam eder, kimisi boynunu büküp hakikati kabul eder. Putlara tapanlara sualler: …

Devamını Oku »