Ana Sayfa / Namaz için Arama Sonuçları (Sayfa 132)

Namaz için Arama Sonuçları

Kur’an-ı Kerim’deki İşaretler ve Anlamları

KUR’AN-I KERÎM’DE BULUNAN İŞARETLER 1. Bu gördüğünüz şekil, sûre başlarında bulunur. İçinde sûrenin adı, âyet sayısı ve nerede nâzil olduğu yazılır. 2. Hizib gülleri. Bu şekil, cüz başlarını, secdeleri ve hizipleri belirtmek için kullanılır. 20 sayfaya bir cüz denir. Her 20 sayfada bulunur ve içinde   yazar. Her cüz 4 hizbe ayrılır. Her …

Devamını Oku »

Emirdağ Lâhikası – II s.51-70

بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا Çok sevgili Üstadımız Efendimiz! “Risale-i Nur imha edilmez!” diye yazılan ayn-ı hakikat parçayı Başbakan, Adliye Bakanına ev adresleriyle; yine diğer bakanların da resmî adreslerine gönderdik. Görüştüğümüz mebuslara veriyoruz. Hepsi de bu hususta çalışacaklarını söylüyorlar. Isparta mebusu Senirkentli Tahsin Tola, …

Devamını Oku »

Peygamberler Tarihi -24 : Hz. Zekeriyya (as)

Kur’an’da Adı Geçen Peygamberler ve Hayatları HZ. ZEKERİYYA Aleyhisselâm Kur’an’da adı gelen peygamberlerden biri. Soyu Davud (a.s)’a dayanmaktadır. Kur’an’da anılan dualarından (Meryem, 16/6) anlaşıldığına göre, soyu daha sonra Yakub (a.s)’a varmaktadır (el-Kurtubi, Ahkamu’l-Kur’an, Kahire 1967, XI, 82; er-Razi, Mefatihu’l-Gayb, Mısır 1937, V, 769).  Zekeriyya (a.s) İsrailoğullarının peygamberi olduğu gibi, aynı …

Devamını Oku »

Kastamonu Terakkî-i Zirâiyye Şirket-i Osmaniyyesi

Kastamonu Terakki-i Zirâiye Şirket-i Osmaniyesi (14 Mart 1909)  Kastamonu Rehber-i Terakkî Şirketi, Kastamonu Terakkî-i Zirâiye Şirket-i Osmaniyesi, Ziraat ve Ticaret Şirketi, Kastamonu İslâm Teavün Şirketi, Kastamonu Vesait-i Nakliye Şirketi, Türk Kazanç Yurdu Şirketi, Kastamonu Millî Ticaret Anonim Şirketi, Kastamonu Kendir Şirketi, İpekçilik-Arıcılık Şirketi… Yukarıda adı geçen şirketler Osmanlı döneminde Kastamonu’da …

Devamını Oku »

Akşam Yazarı: Fitnecilerin Amacı Müslümanları Risale-i Nur’dan Uzak Tutmak!

‘Dellâl-ı Kur’an’ olan Bediüzzaman ile ‘Ulu Hakan’ Abdülhamid Han arasındaki fitneciler!.. Bediüzzaman Said Nursi her daim tartışılan, sürekli gündemde olan ve birileri tarafından “kasten” olumsuzluklarla nazarlarda tutulmak istenilen bir şahsiyettir. Bediüzzaman’ın kişiliği, karakteri ve inancı hakkında, kendi sözüne ve beyanlarına “itibar” edilmeyerek;  ne idüğü belirsiz kişiler tarafından o zat-ı muhtereme …

Devamını Oku »

İman ve İstikamet Üzerine

İman ve İstikamet Niceleri geldi geçti. Nice toplumlar, nice milletler, nice insanlar… Kimileri dünyasını abad etti, kimileri dünyasını harab etti. Kimileri iman etti, iman edilmesi gerekenlere iman etti ve ahretlerini abad etti, kimileri ahireti unuttu asıl hayatlarını harab etti. Sıra bizde. Şimdi sorumuz kendimize şu. Bizde bu dünyada kaybedenlerden olup …

Devamını Oku »

Emirdağ Lâhikası – II s.27-50

Aziz kardeşim! Evvela: Bin mâşâallah, Sözler mecmuasında yanlışlar yok gibidir. Birkaç kelime var ki leffen gönderildi. Sâniyen: Eğer münasip görseniz gönderdiğim bu elli lirayı benim hesabıma mahkemedeki mecmuaların bedeline benim için alınız, gönderiniz. Eğer münasip görmezseniz bu defaki gönderdiğiniz mecmuaların bana mahsus olacak kısmının fiyatına alınız. Sâlisen: Şimdilik Tarihçe-i Hayat’ı mebuslara parasız vermemek …

Devamını Oku »

Aile Saadeti İçin 18 İslâm Ölçüsü

Aile; akrabalık ilişkisiyle birbirine bağlanan fertlerin bir araya getirdiği topluluğa denmektedir. Ailenin en önemli iki unsuru kadın ve erkektir. İslam’ın öngördüğü kutsal bir bağ olan evlilik, karı-koca arasındaki hayat müşterekliğinin adıdır. Bu birliktelik, karı koca ve çocuklardan oluşan küçük bir topluluk olabileceği gibi bir aile reisi başkanlığında eş, çocuk, torun, …

Devamını Oku »

Mahrem, Nâmahrem Terimleri ve Nâmahreme Bakmak Üzerine

Mahrem ve Nâmahrem Nedir?  Sözlükte “helâl olmayan, yasaklanan şey” mânasındaki mahrem kelimesi, fıkıh terimi olarak kendileriyle evlenilmesi dinen yasaklanmış bulunan belli derecelerdeki akrabayı ifade eder. Farsça bir terkip olan nâmahrem ise “aralarında evlenme yasağı bulunmayan kişiler” demektir. Kur’ân-ı Kerîm’de geçmeyen mahrem kelimesinin hadislerde hem sözlük hem terim anlamında kullanıldığı görülür …

Devamını Oku »

11 Maddede Evlâdın Annesine ve Babasına Karşı Edebi

Purkusur tarafından hazırlanmıştır. “Bismillâhirrahmânirrahim.” Ebu Hureyre (Radyallâhu Anh)  şöyle dedi: Bir adam: -“Ya Rasûlallah! Kendisine güzel sohbet etmeme en hakkı olan kimdir?” dedi. Rasûlallah (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: –“Annendir, sonra annendir, sonra annendir, sonra babandır. Sonra da derece derece olan kimselerdir. (Yani yakın akrabalarındır.)” (Müslim 2548/2) Anne babana karşı şu edeplere …

Devamını Oku »

Vahyin Geliş Şekilleri

Yazar: Osman Sonsak VAHYİN GELİŞ ŞEKİLLERİ İLK VAHİY “(O sayılı günler) Ramazan ayıdır ki, insanlara doğru yolu göstermek ve hidayet ile furkandan (hak ile bâtılı ayıran hükümlerden) apaçık deliller olmak üzere, Kur’ân onda indirilmiştir.”[1] Ve “Şüphe yok ki biz onu (o Kur’ân’ı), Kadir Gecesinde indirdik.” [2] ayetlerinde ifade edildiği üzere Kur’ân, Ramazan ayında Kadir …

Devamını Oku »

Emirdağ Lâhikası – II s.6-26

Risale-i Nur Külliyatı’ndan Yirmi Yedinci Mektup’tan EMİRDAĞ LÂHİKASI – 2 (Emirdağ’ında ve Isparta’da Son İkametlerinde Yazılan Mektuplardır) Müellifi Bedîüzzaman Said Nursî Emirdağ Lâhikası-I ile bu Emirdağ Lâhikası-II arasında Nur Müellifi Üstadımız Hazretleri bazı talebeleriyle Afyon hapsine sevk ile orada muhakeme edilmiş ve Afyon hapsinde kaldığı yirmi ay zarfında yazdıkları mektup …

Devamını Oku »

‘Hayat Tarzımız Tehlikede’: Âdâb-ı Muaşeret / Değer Çatışması

‘Hayat Tarzımız Tehlikede’: Âdâb-ı Muaşeret / Değer Çatışması Yazar: Fatma TUNÇ YAŞAR Değerler Eğitimi Merkezi Terlikler kapıda mı? Kapalı kapılar ardında mı?” Dina Rizk Khoury 18. yüzyıl Musul kadının ev içi ve kamusal yaşamını anlamak için bu soruyu sormuş ve terliklerin kapının önünde ya da kapının ardında olmasını Musullu kadının …

Devamını Oku »

İstanbul’daki Hususi Mekteplerde Ahlâk Anlayışı (1873-1922)

Yazan: Dr. Nuri GÜÇTEKİN Araştırmacı, Yazar “İstanbul’daki Hususi Mekteplerin kuruluş amaçlarının birçoğunda Müslüman çocukların iyi terbiye, dinî ahlak prensibi içinde yetiştirme gayreti, yabancı okullarla rekabet ve onlara ihtiyaç kalmaması kavramı yani dönemin eğitim felsefesi olan “ahlaklı bir nesil yetiştirme ideali” açık olarak görülmektedir.” Hususi Mektepler, Türk ve Müslümanlar tarafından kendi …

Devamını Oku »

Emirdağ Lâhikası – I s.271-288

Aziz, sıddık kardeşim Re’fet Bey! Evvela: Bazı bize temas eden cüz’î hâdiseler münasebetiyle bir hakikati beyan etmek şiddetle ruhuma ihtar edildi. Şöyle ki: Risale-i Nur hiçbir şeye âlet olamadığını ve rıza-yı İlahiyeden başka hiçbir maksada vesile olamadığını ve doğrudan doğruya her şeyden evvel iman hakikatlerini ders vermek ve bîçare zayıfların ve …

Devamını Oku »