Ana Sayfa / Namaz için Arama Sonuçları (Sayfa 159)

Namaz için Arama Sonuçları

Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîn

TÂBİÛN /TÂBİÎN Hz. Muhammed (s.a.s)’in sahabilerinin devrine yetişen, onları gören, iman sahibi olduğu halde onlarla beraber bulunan ve iman üzere vefat eden kişiler, sahabeden hadis nakledenler. Arapça bir kelime olan tabiun, “te-bi-e” fiilinden gelmektedir. Bu fiil, birinin izinde yürümek, ona tâbi olmak, beraberinde bulunmak, cemaatın namazda imama tâbi olması gibi …

Devamını Oku »

Meyve Risalesi / 11. Şuâ

On Birinci Şuâ Denizli Hapsinin Bir Meyvesi Zındıka ve küfr-ü mutlaka karşı Risale-i Nur’un bir müdafaanamesidir. Ve bu hapsimizde hakiki müdafaanamemiz dahi budur. Çünkü yalnız buna çalışıyoruz. Bu risale, Denizli Hapishanesinin bir meyvesi ve bir hatırası ve iki cuma gününün mahsulüdür. Said Nursî *** Meyve Risalesi بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ …

Devamını Oku »

Gör (Şiir) / Şevket ÖZSOY

“Kiminle konuştuğunuzu bilseydiniz, namazdan hiç ayrılmazdınız.” (Hadis-i Şerif, Tirmizî) “Namaz mü’minin mîrâcı,” mîraçta ihsân’ı gör İkâme eyleyip anda, Rahmet-i Rahmân’ı gör Kelâm eyle Rabb’in ile, Sûre-i Fâtihâ’da Tahiyyat’ta Nebî ile (sav), sohbet-i cânân’ı gör Allahüekber diyerek, huşû ile kıl edâ “Vele zikrullâhi ekber”, zikirde ikrâmı gör (1) Yönün kıble, kıblen …

Devamını Oku »

8 Madde ile Furkan Sûresi’nde Rahman’ın Has Kulları

Hazırlayan: Hatice AKBAŞ Yüce Rabb’imiz Kur’an-ı Kerim’in 25. Suresi olan Furkan Suresi’nin son kısmında kendisi için özel olan bir grup insandan bahsetmektedir. “İbadurrahman” kelimesi ile ifade edilen bu kullar çeşitli kategorilere ayrılmıştır.(..) “İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin yüksek makamlarıyla mükâfatlandırılacak ve orada esenlik dileği ve selâmla karşılanacaklardır.” (Furkan Suresi,75. ayet) …

Devamını Oku »

Hadis Tercümelerinde Dikkat Edilmesi Gereken 15 Kural

Prof. Dr. Nebi Bozkurt “Hadislerin Tercüme ve Yorumlarında Uyulması Gereken Kurallar” adlı makalesinde hadis tercümesinde dikkat edilmesi gereken hususları ele almaktadır. Hadis-i şerifler, bizlere Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin örnekliğini, sözleri, fiilleri ve takrirleriyle günümüze taşıyan; Kur’an’ı ve dinimizi anlamamızda yegâne yardımcımız ve kaynağımızdır. Günümüzde pek çok insan hadis-i …

Devamını Oku »

Âyetü’l-Kübra: Kâinattan hâlıkını soran bir seyyahın müşahedatıdır / 7. Şua

Yedinci Şuâ Âyetü’l-Kübra MÜHİM BİR İHTAR VE BİR İFADE-İ MERAM Bu ehemmiyetli risalenin herkes her bir meselesini anlamaz. Fakat hissesiz de kalmaz. Büyük bir bahçeye giren bir kimsenin, o bahçenin bütün meyvelerine elleri yetişmez. Fakat eline girdiği miktar yeter. O bahçe yalnız onun için değil belki elleri uzun olanların hisseleri …

Devamını Oku »

Şehitlik ve mertebeleri hakkında

1. Şehid Kimdir? Allah yolunda canını feda eden bir Müslümana şehid denir. Şehidlik, İslâm’da en büyük mertebedir. Şehidlerin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yücedir. Âhirette en büyük rütbenin peygamberlikten sonra şehidlik olduğu belirtilmiştir. Bunun içindir ki, şehidlerin bütün günah ve kusurları Allah tarafından afvedilmektedir. Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en mühim …

Devamını Oku »

Teşehhüdün hakikatlerinin yüzer nüktesinden yalnız iki nüktesi / 6. Şua

Altıncı Şuâ Yalnız iki nüktedir. بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ Namazdaki teşehhüdde bulunan اَلتَّحِيَّاتُ اَلْمُبَارَكَاتُ اَلصَّلَوَاتُ اَلطَّيِّبَاتُ لِلّٰهِ … اِلٰى اٰخِره nin iki noktasına gelen iki suale iki cevaptır. Teşehhüdün sair hakikatlerinin beyanı başka vakte ta’lik edilerek bu Altıncı Şuâ’da yüzer nüktesinden yalnız iki nüktesi muhtasar bir surette beyan edilecek. Birinci …

Devamını Oku »

Bediüzzaman Hazretlerinin Okuduğu Ezkâr ve Münacaatlar -1

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, vaktinin büyük bir kısmını Risale-i Nur’ların telifine, tashihine veya Risale-i Nur hizmetiyle alakalı sair işlere hasreder, geri kalan zamanlarında ise bazı virdlerle meşgul olurdu. Risale-i Nur’a ait işlerin olduğu zamanlarda tüm meşguliyetini bırakır evvela hizmetin işini tamamlardı. Bu durum Tarihçe-i Hayat’ta şöyle anlatılır: Üstad çok hasta …

Devamını Oku »

Filistin: Tarihin Mütemadiyen Yazıldığı Ülke

Prof. Dr. Ahmet KAVAS | İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Birleşmiş Milletlerin 1945 yılındaki kuruluşundan bugüne kadar aradan geçen 72 yıl içinde sıralarına üye olarak oturan nice ülke temsilcisi var ki haritalarda belirtilen isimleriyle geçirdikleri tarihî süreçleri bile iki asır, hatta bir asır dahi geriye götürülememektedir. Ama bir ülke var …

Devamını Oku »

Müslümanca Yaşama Üslûbu

Prof. Dr. M. Yaşar Kandemir Kur’ân-ı Kerîm, iyi insanı belirlemek için bir fotoğraf çizmiştir. Resûl-i Ekrem sallallâhu aleyhi ve sellem de, âdeta bu fotoğrafın içine girerek onu canlandırmıştır. O günden bu güne Kur’an ve Sünnet çizgisinde yürüyen İslâm büyükleri, o müstesna yaşama üslûplarıyla, bu fotoğrafı yansıtmaya devam edegelmişlerdir. Bu çizginin günümüzde de …

Devamını Oku »

“Ağabeyim melekleri gördüğü hâlde ben niçin göremiyorum?”

İki kardeşten biri olan Ahmed-i Bîcân hazretleri bir gün bir câmide vaaz etmekte iken vaaz ettiği kürsüden bir ara başını kaldırdı. Câminin giriş kapısında ağabeyini gördü. Ayakta bekliyor ve kendisine tebessüm ediyordu. Onun içeri girip bir yere oturmamasına hayret etmişti. Sonra mânevî bir huzurla vaazına devâm etti. Ağabeyinin bu şekilde beklemesi bir türlü aklından …

Devamını Oku »

5. Şua / Şualar

Beşinci Şuâ Otuz sene evvel yazılan matbu “Muhakemat-ı Bedîiye”de bahsedilen Sedd-i Zülkarneyn ve Ye’cüc Me’cüc ve sair eşrat-ı kıyametten yirmi mesele, o Muhakemat’a bir tetimme olarak on üç sene (Hâşiye[1]) evvel bir kısım müsveddesi yazılmış idi. Aziz bir dostumun hatırı için tebyiz edildi, Beşinci Şuâ oldu. Otuz Birinci Mektup’tan Otuz …

Devamını Oku »

“Ben Kur’ânın çırağıyım, siz de onun çırağı olun” / Ömer ÖZCAN

  Mehmed Metin Ağabey Mehmed Metin ağabey, 1335 (1915) tarihinde, Konya’nın Beyşehir İlçesinin Eğirler Köyünde doğmuştur. 1943’de Bediüzzaman ve Risale-i Nurları tanımış ve 1954’e kadar Konya bölgesinde Nur hizmetlerinde bulunmuştur. 54’ten itibaren İzmir’de ikâmet etmiş; DDY’den emekli olduktan sonra İzmir’in Basmane semtinde otel işletmiştir.  “Gönen Palas” adındaki bu otel; o, …

Devamını Oku »

Secde nedir? Nasıl secde yapılır? Mezheplere göre secde ile ilgili meseleler

Secde Nedir? Secde sözlükte “itaat, teslimiyet ve tevazu içinde eğilmek, yere kapanmak, yüzü yere sürmek” anlamına gelir. Namazda Secde Namazın her rek‘atında belirli uzuvları yere veya yere bitişik bir mahalle koyarak iki defa yere kapanmak namazın rükünlerindendir. Hz. Peygamber’in uygulamasına en uygun secde yüz, eller, dizler ve ayak parmaklarının üzerine …

Devamını Oku »