Ana Sayfa / Muhammed için Arama Sonuçları (Sayfa 176)

Muhammed için Arama Sonuçları

Asr-ı Saadet’te Hadisler Yazılmadı mı? / Prof Dr. M. Yaşar KANDEMİR

Asr-ı Saadet’te Hadisler Yazılmadı mı? Prof Dr. M. Yaşar KANDEMİR Dinimizin iki ana kaynağı vardır. Biri Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerim, diğeri Rasûlullah Efendimiz’in sözleri ve yaşayışı demek olan hadis-i şerifler. Biz Kur’an’ın tek bir harfi bile değişmeden, hadislerin ise, beşer tarihinde bir benzeri daha görülmeyen orijinal ve güvenli bir şekilde …

Devamını Oku »

Nakîbül-Eşrâflık / Ahmed Said GÜNDÜZ

Evet, Âl-i Beytin efrâdı ise, itikâd ve îman husûsunda sâirlerden çok ileri olmasa da, yine teslîm ve iltizâm ve tarafgirlikte çok ileridedirler. Çünkü İslâmiyet’e fıtraten ve neslen ve cibilliyeten taraftardırlar. Cibillî taraftarlık zaîf de olsa, şansız da olsa, hattâ haksız da olsa, bırakılmaz. Nerede kaldı ki, gâyet kuvvetli gâyet hakîkatli …

Devamını Oku »

Sorularla Ashab-ı Kehf / Zafer KARLI

SORULARLA ESHAB-I KEHF —Eshab-ı Kehf ne demektir? Eshâb, Arapça bir kelime olup, sahip kelimesinin çoğuludur. Sahib, dost, arkadaş, yârân manalarına gelmektedir. Buna göre eshâb, dostlar, yaranlar, arkadaşlar anlamına gelmektedir. Kehf ise, dağlarda oyulmuş ev gibi yerlere denmektedir. Genellikle bunu ifade için mağara kelimesi kullanılır. Küçüğüne Gâr, büyüğüne de Kehf denir. …

Devamını Oku »

Tanrının Mührü / Mehmet Ali Bulut 

Bir santimetre karelik bir tuval düşünün. Sadece üç ana unsur kullanacaksınız. Bu unsurlar, spiral, daire ve üçgendir. Bu üç şekli kullanarak biri diğerine asla benzemeyen sayısız formlar oluşturacaksınız. Mümkün mü? Asla! Ama tanrı sanatında mümkün. Başparmağınızın ucunu inceleyin. Bu üç şekilden birini bulacaksınız. Bu şekiller öyle dizayn edilmiş ki asla …

Devamını Oku »

Ha-yır ma-yır no-lamaz değil HAYR / Hasan ERDOĞAN

Hem de Ha – yırcıları da şok edecek bir kahir ekseriyetle EVET olacak referandum neticesi inşaallah. Necib Fazıl’ın dediği gibi: “Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes Ey kahpe rüzgar nereden esersen es” Artık reis-i cumhurumuzun dediği gibi prangalar atılacak, hedefe varılacak inşaallah. Bu asil millet tekrar eski şevket ve …

Devamını Oku »

Seyyid Sofrasından Hasoda Sofasına / Talha UĞURLUEL

2005 yılının temmuz ayı Mekke’de çekim yaptığımız günler. O akşam bizi özel bir program bekliyor. Zira Mekke’de bulunan Seyidleri ziyarete gideceğiz. Haftada bir gün bir araya gelen bu kişiler hadis dersi yapıyorlarmış. Bizler de hem bu hadis dersine katılacak, hemde kendileri ile kısa bir çekim yapacağız. Yatsı Namazı sonrası bindiğimiz …

Devamını Oku »

Diyanet Elmalılı tefsirine sansür uygulamış

Diyanet Elmalılı’ya sansür uygulamış Elmalılı Hamdi Yazır’ın tefsiri üzerine bir çalışma yapan akademisyen Necmi Atik, Diyanet İşleri’nin Elmalılı’nın rızasını almadan ve yazdığı önsözü de tamamen çıkararak söz konusu eseri bastığını tespit etti. Atik, o dönemki Diyanet’in bir yıl sonra ise önsözü sansürleyerek ve eklemeler yaparak tefsirle birlikte yeniden bastığını söyleyerek, …

Devamını Oku »

İffeti yeniden hatırlamak / Murat Çiftkaya

Bugün dinî terbiyeden mahrum kimi anneler, genç kızlarına tavsiyelerde bulunurken ne yazık ki keyfî ve geçici “ahlâkî” kuralları, yani “son kerte”den uzak durulmasını vurguluyorlar. İffetle bağının unutulması bekâreti tek başına bir değer veya namus simgesi haline getirdi. Her türlü gayrimeşrû ilişkiyi yaşayarak iffetini kaybeden ama bekâretini “koruyan” ya da cerrahi …

Devamını Oku »

Fâsıkların Özellikleri

Fâsıkların özellikleri َلَّذ۪ينَ يَنْقُضُونَ عَهْدَ اللّٰهِ مِنْ بَعْدِ م۪يثَاقِه۪ۖ وَيَقْطَعُونَ مَٓا اَمَرَ اللّٰهُ بِه۪ٓ اَنْ يُوصَلَ وَيُفْسِدُونَ فِي الْاَرْضِۜ اُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ O fâsıklar, sözleştikten sonra Allah’ın ahdini bozanlar, Allah’ın birleştirilmesini emrettiği şeyi kesenler ve yeryüzünde bozgunculuk yapanlardır. Onlar, hüsrana düşmüş olanların tâ kendileridir. Bakara, 2:27 ♦♦♦ Hani Rabbin, Âdem …

Devamını Oku »

Kâinatın Nurdan İşçileri / Zafer ZENGİN

“MELEKLER” Semâvât âlemi, yeryüzüne ayak bastığı günden beri âdemoğlunun hep ilgisini çekmiştir. “Acaba orada yaşayanlar var mı? Varsa kimlerdir? Yaşam biçimleri nasıldır? Onlarla irtibat kurmak mümkün müdür? Ne ile uğraşırlar?” gibi sorular insanoğlunu bugüne kadar hep meşgul etmiştir. Gerek semâvî dinlerde gerekse diğer inanışlarda semâvât sakinlerine farklı isimler verilerek değişik …

Devamını Oku »

“Sen meleksen, ben de Halil’im! / Osman Nuri TOPBAŞ

Leylâ’nın Mahallesi’nin Bekçisi Leylâ’sı uğrunda ve onun aşkı ile çöllere düşen Mecnûn, salyaları akan, tüyleri dökülmüş bir köpeği seviyor, okşuyor ve gözlerinden öpüyordu. Bu hali gören birisi dayanamadı; Mecnûn’a bağırdı: “A akılsız adam! Bu ne sersemliktir! Bu hayvanı, ne sarılmış öpüyorsun? Mecnûn cevap verdi: “Sen ne anlarsın?! Bu köpeğin ne …

Devamını Oku »

Tevbe Suresindeki Haram Aylar Hangileridir? / Zafer KARLI

Hicretin 9. yılında nazil olmaya başlayan Tevbe Suresi Mâide sûresinden sonra, Nasr sûresinden önce Medine’de nazil olmuştur. Bu sûrenin ilk âyetleri, Rasûlullah (s.a.v.)’a, Tebûk seferinden dönüşü esnasında indi. (1) Bu sırada Rasûlullah (s.a.v.) ile Ehl-i kitap arasında anlaşmalar olduğu gibi, onunla müşrikler arasında da anlaşma ve sözleşmeler vardı. Fakat müşrikler …

Devamını Oku »

Kâinatın Şifresi ve Bunu Unutturanlar / Vehbi KARA

Bırakın yeryüzünü kâinatın en ücra köşesine dahi gitseniz her kapıyı açacak sizi koruyacak bir parola ve şifre vardır. Bu söz ise “La ilahe İllallah’tır”. Bu sözün kıymetini anlatmak için denizler mürekkep ağaçlar kalem ve gezegenler sayfa olsa yetmez. Allah’a inanmanın ve ona ortak koşmamanın ifadesi olan bu söz ile ilgili …

Devamını Oku »

İnsandan insana vefa yoktur / Mustafa ORAL

Her güne yeni bir güneşle uyanıyoruz. Her gün yepyeni yüzü ile bizi selamlasa da her zaman aynı güzellikle cevap veremiyoruz. Bazen öyle sıkılıyoruz ki “Uyanmasaydık daha iyiydi”, diyoruz. Kıyamet günü güneş batıdan doğacak. Herkesin kıyameti kendinedir. Her gün binlerce insan için güneş batıdan doğuyor. Âlemi değişiyor. Ahirete gidiyor. Bazımız içinse …

Devamını Oku »

Kur’ân-ı Kerim, Peygamber Efendimiz ve Risale-i Nur

Kur’ân ve Risale-i Nur Risale-i Nur’un bütün bahisleri bir veya birkaç Kur’ân âyetinin tefsiridir. Bununla beraber, Risale-i Nur, bir âyeti tefsir ederken, “Bu âyetin mânâsı bundan ibarettir” anlamına gelebilecek ifadeleri hiçbir zaman kullanmaz. Onun yerine, “Âyetin binler mânâsından biri de budur” diyerek, o âyet hakkında daha önce yapılmış veya daha sonra …

Devamını Oku »